İYİ Parti, kuruluş itibariyle MHP’den kopanların kurduğu Türk Milliyetçisi bir partidir.

Fakat bir MHP’de değildir.
Tıpkı Özal’ın ANAP’ı, Demirel’in Doğru Yolu, Ecevit’in DSP’si gibi  İYİ Parti de Meral Akşener’in partisidir.
İYİ Partiye MHP benzetmesi yapmak haksızlık olacaktır. 
İYİ Parti yalın bir Türk Milliyetçiliğinden ziyade, bir bütün olarak Atatürk’ün yolundan giden bir partidir. Demokrattır, laiktir sosyal hukuktan ve hukukun üstünlüğünden, Türk Milletinden ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinden yana kesin taraf olan bir partidir.
Üzerindeki tüm baskılara rağmen İYİ Partinin programı ve izlediği politik çizgi oldukça nettir.
Dahil olduğu altılı masanın dört partisi (CHP, DEVA, Saadet Partisi ve Gelecek Partisi) HDP ile iletişim halinde olsa da İYİ Parti kesin olarak HDP’nin karşındadır ve bırakın aynı çatı altında olmayı, adının bile HDP ile yan yana anılmasına ve yazılmasına şiddetle karşıdır.
Sayın Akşener Kasım 2012’de;
“Biz aylardır ne diyoruz? HDP'yi PKK'nın yanında konumlandırıyoruz. HDP, PKK ile arasına mesafe koymalıdır, diyoruz. Kürdistan söylemi terör örgütünün. Bizim açımızdan şaşırtıcı bir şey yok.” Demiş ve 2023 yılına gelene kadar da söylemlerine devam etmiştir.
Mesela Nisan 2022’de;
“Aptalca bir şey var. İYİ Parti’yi terbiye etmek için Cumhur İttifakı bileşenlerinin bizi HDP ile masaya oturmakla suçlarken kullandıkları dili hiç fark etmiyorlar. Bizi rencide etmek için, bizi terbiye etmek için kullandıkları o pis dil Kürtlere küfür-hakaret halinde gidiyor. Çok açık söyleyeyim HDP ile biz masada değiliz. Bunu HDP de söylüyor zaten. O masada HDP olsa biz olmayız. Şunu söyleyeyim, HDP’ye bağırayım İYİ Parti’yi zora sokayım diyerek bu ülkenin has evladı Kürtlere hakaret etmenin, benim kalbimi yaraladığını söylüyorum.” Demiş.
Eylül 2022’te de aynı yönde beyanatlarını sürdürerek;
“HDP’nin olduğu masada biz olmayız. Bizim olduğumuz masada da HDP olmaz. Bu hassasiyetimiz devam edecek. Parti yetkilileri konuyla ilgili, parti hassasiyetleriyle ilgili gerekli açıklamalar yaptı”  demiştir.
Buna rağmen HDP ısrarla CHP’yle süregiden yakın ilişki yumağına Saadet Partini, DEVA Partisini ve Gelecek Partisini de ekleyerek, AKP karşıtlığından da istifade ederek İYİ Partiyi baskılama, köşeye sıkıştırma planları yapmaktadır. Fakat gerek HDP ve gerekse HDP ile siyasal işbirliği peşinde koşanlar İYİ Partinin kararlı ve istikrarlı duruşu karşında çaresizlikle ikileme düşmektedir.
HDP ve HDP ile işbirliği arayışında olan siyasi partiler 2023 seçimleri öncesinde İYİ Parti sendromu yaşamaktadır. Bu cenah, İYİ Parti’yi ajite etmek içinde AKP ve Erdoğan karşıtlığına sığınmaktadır.  
Cezaevinde bulunan Selahattin Demirtaş “ HDP bir buçuk yıldır herkese ama özellikle Altılı Masa'ya “Ortak aday çıkarmaya hazırız” diyor. Fakat bu çağrıların muhataplarından “Biz de ortak adaya hazırız” gibi tek cümlelik bir cevap bile gelmiyor. Bildiğim kadarıyla HDP ile Altılı Masa'nın dört partisi arasında yapılmış görüşmelerde de ortak adaya açık olunduğu şeklinde net bir mesaj verilmiyor. Hal böyle olunca HDP seçime adaysız gitmemek için mecburen hazırlıklarını yapıyor ve bunu da açıklıyor. Şimdi zannedersiniz ki, HDP ile Altılı Masa arasında ortak aday çıkarma konusunda bir anlaşma, uzlaşma veya protokol vardı da HDP durup dururken bunu bozdu ve nedenle bazı dostlarımız HDP’ye çok kızıyor. Hiçbir HDP’li, Süleyman Soylu'nun yerine Yavuz Ağıralioğlu’nu kendi oylarıyla getirmek istemez. “HDP kapatılmalıdır” diyen Uğur Poyraz’ı, Bekir Bozdağ'ın yerine HDP'liler oylarıyla seçmez, seçemez. HDP’ye bakanlık vatana ihanettir mealinde konuşan Müsavat Dervişoğlu kardeşi gibi MİT’in başkan yardımcılığına HDP oylarıyla gelemez. Daha fazla uzatmayayım “HDP masada olursa biz kalkarız” diyeni HDP oylarıyla başbakan mı yapacağız? İşte bunları ve birçok ilkesel çözüm başlıklarını oturup HDP ile konuşmaları gerekir.” Diyerek İYİ Partiye aba altından sopa göstermekten de geri durmuyor.
HDP’li Pervin Buldan mealen “ 4-5 ay sonra ülke bir seçime gidecek ve bu seçim tarihi bir seçimdir, geçmiş dönemlerde yaşanan seçimlere benzememektedir. Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı diye iki ayrı kutbun söz konusu olsa da vallahi kimse kusura bakmasın sevgili arkadaşlarım, HDP şamar oğlanı değildir ve hiçbir masanın yandaşı da değildir, olmayacaktır. Türkiye'deki adaletin, demokrasinin, barışın, özgürlüklerin kırıntısının bile kalmadığı ve konuşulmadığı bir dönemde, şimdi herkesin gözünün HDP'nin oylarında olduğu bir dönemde acaba hangi tarafı destekleyecek, kime oy verecek Kürtler dedikleri bir zamanda çıktık. Emek ve Özgürlük İttifakı kendi adayıyla “varım, buradayım, burada olmaya devam edeceğim” diyor “diye beyanatlar vermektedir.
Görüldüğü üzere Pervin Buldan da, “görüyorsunuz işte biz AKP’ye karşı duruyoruz ama bizi Millet ittifakı(İYİ Parti) resmen kale almıyor “ mesajlarını vermekten de geri durmamaktadır.
İYİ Parti ve HDP arasında bu gerilim yaşanırken; AKP, DEVA ve Gelecek Partisi ve CHP, kapatılması halinde HDP tabanının oylarını kapma yarışı içine girmektedirler.
Sonuç olarak AKP ve MHP,  Millet İttifakının içindeki HDP ile iltisaklı partileri  ve HDP 2023 seçimlerine hazırlıkta İYİ Parti sendromu  yaşamaktadır.
Kim ne yaşarsa yaşasın İYİ Parti kesinlikle doğru yoldadır. İYİ Parti, Türk Milletine ve devletine namlu doğrultanlarla saf tutmamalıdır.