.


Pek de güzel bir noktadan yaklaşıp, yorumlanmış ziyaret. Vallahi, katılmamak elde değil bu sözlere.
Reis’ in ABD ziyareti için, birçok yorum geldi, halen dahi geliyor da. Yok efendim, kur artışı deva etmiş, piyasalara bunun yansıması olmamış, bunların içinde en çok öne çakanlardı dün.
Ekonomi ihtisaslı, dış ilişkiler konusunda uzman sanki konuşanlar. Her kesin dili var, edecek lafını.  Beyni var, düşünecek elbet insanoğlu. Her kafadan ses çıkacak, bu anlamda çaresisiz…
Siyasetin de gündemindeki bu ziyaret için; BBP Genel Başkanı Destici: “Görünen odur ki iletişimde kalmak bazılarının hesaplarını bozmuştur” ifadesiyle yapıyordu değerlendirmesini.
Bu denileni işitip, biraz düşününce;”Vallahi doğru..” deyivermişim ofiste.
Tabii mesai arkadaşlarım arasında bir derin sessizlik. “Acaba ne oldu?” diye.
Her zaman ki gibi, Rutin Başkent haber turunda iken dün,  dikkat kesilerek okuduğum sayın Destici’ nin açıklamasının kaleme alındığı habere verdiğim bahsettiğim bu tepki. Yani; “Vallahi doğru..” deyişimin elbet bir nedeni var. Düşündüm çünkü, dahasını..
Birileri oldukça rahatsız bu durumdan.  Düşününce, detaylıca geliyor o birileri akıllara.
Türkiye Düşmanlıkları bilinen o birilerini, bilmeyen yok değil mi aramızda?
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı sayın Destici’ nin sözlerini haberleştiren, başkentli meslektaşım Mehmet Kalay’ dı. Alayına ‘Kalay’ çekilenleri pek de güzel özetlemişti meslektaşım bu söz edeceğim haberinde.
 Şimdi geleyim o habere; BBP Genel Başkanı Mustafa Destici’ nin, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Amerika ziyaretine ilişkin,  edilen ve bence de mükemmel sözün aktarıldığı satıra.
Sayın Destici;  “Görünen odur ki iletişimde kalmak bazılarının hesaplarını bozmuştur” demiş
Bu sözü açıyordu sonraki satırlar. Yani haberde geçen sonrası şu cümlede;
-Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD ziyaretini değerlendiren Destici,
“Cumhurbaşkanımızın geniş bir heyetle Amerika Birleşik Devletleri ziyareti bütün engellemelere rağmen gerçekleştirilmiştir.
Tek başına bu bile başarıdır. “ ifadesine yer veriliyordu.
Detaylıca düşününce, başarı yorumunun nedeni, sizce de yeterli değil mi?
Aslında sayın Destici, bunun nedenini de ifade ediyordu açıklamasında. Sözü ‘Çünkü’ diye başlıyordu, çünkü..
Ve diyordu ki; “Çünkü meseleleri ancak konuşarak çözebilirsiniz. Kaldı ki son dönemlerde hasmane tutumlarını unutmamak kaydıyla söz konusu olan yıllardır stratejik ortak-müttefik olarak tanımlanan NATO müttefikimiz Washington'dur. Görünen odur ki iletişimde kalmak bazılarının hesaplarını bozmuştur” diye de ekliyordu.
İletişimi koparmamak önemlidir. Bu konuda sözlerimiz de vardır, herkesin malumu; “Koparmayalı irtibatı” diye bildiğimiz ve de vakti gelince ettiğimiz..
Başkent’ te ses veren sayın Destici;  “Öncelikle Cumhurbaşkanı, Amerikan Başkanı’na üslubu ve içeriğiyle eleştiri konusu olan mektubunu diplomatik bir dille takdim etmiştir.” şeklindeki bilgiyi paylaşarak, bence bu konuda söz eden birilerine de ayrı bir gönderme yapmış ya, neyse..
Ardından da; “İki ülke liderleri, aralarında geliştirdikleri özel ilişkiyi ülkelerinin çıkarlarını en üst seviyeye taşımak, tek başına kazanmaktan çok uzlaşmak ve birlikte kazanmak için kullanmışlardır.” diyerek, beğenisini kazanan gözlemini de pek güzel ifade ediyordu.
Şu sözü de pek dikkati çekti. Diyordu ki sayın Destici;
“Medya ve siyaset baskısı altında bunu da başarı hanesine yazmak gerekir”
Bence de, haklı görülecek bir ifade. Art niyetsiz, tamamen objektif özlem bu olmalı işte. Ağzınıza sağlık sayın Destici.
 Dikkat çeken bir diğer vurgu ve hepimizin bir süredir o ya da bu şekilde, bilgi edindiğimiz, hatta araştırmaya can attığımız mevzu. S-400’ ler.
Bu başlık için de, bir ifadesi vardı, BBP Genel başkanı sayın Destici’nin. Haliyle, bu dediklerini de ayrı bir dikkatle okudum bendeniz.
Kamuoyunun ilgi duyduğunu bildiğim bu konuda edilen sözlerden,  o nedenle bahsedeceğim.
 "S-400’ler konusunda defterin kapanmadığı 'bu konuda çalışılacak' ifadeleriyle somutlaşmıştır" diyerek, değerlendirmesini dile getiren sayın Destici;
 “Türkiye, savunmasını ve güvenliğini sağlamak için kararlılığını ortaya koymuştur.
F-35’ler için de görüşmeler sürecektir. Nasıl bir çözüm bulunacak sorusunun cevabı netleşmese de bir şekilde orta noktada buluşmanın iki ülkenin de yararına olacağına liderlerin inandığı böylece ortaya çıkmıştır. “ sözleriyle, savunmanını önemine de ayrı bir dikkat çekiyordu bence.
Ardından da; “Bu görüşme Kürtler ile terör örgütü PKK-YPG yapılanmasının farklı olduğu, terör örgütünün Kürtleri asla temsil etmediği yönündeki görüşlerimizi kayda geçirmek, muhatabımıza Amerikan ve dünya kamuoyuna ifade etmek açısından da bizce faydalı olmuştur. Türkiye, tezlerini delilleriyle masaya koymuştur” şeklinde konuşarak, yine milletçe önemsediğimiz, yorumlarda hem fikirleştiğimiz mevzua ilişkin, objektif yorumunu getiriyordu.
ABD ziyareti ve detayları, milletçe merak ettiklerimiz. Bendeniz de, abonesi olduğumuz İHA’ ınn bülteninden,  konuya dair en çarpıcı değerlendirmeleri bulayım istedim. Buldum da.
Bence, BBP Genel  Başkanı Destici’ nin yorumları, hayli objektif ve bu nedenle çok kayda değerdi.   
 FETÖ ve yaptırımlarla ilgili görüşlerini aktaran sayın Destici, özetle şu ifadeleri kullanmış. Tam olarak dile getireyim istedim;
“Türkiye tezlerini, haklılığını üzerine basa basa dile getirmiştir. Bu mücadeleler uzun solukludur ve boşluk bırakmadan devam etmeyi gerektirir. Öyle de olmuş Amerikan Başkanı’na belki kendi ekibi tarafından anlatılmayan gerçekler ilk ağızdan ifade edilmiştir. Yaptırımlar konusu en azından şimdilik devreden çıkmış, bunun yerine ticaret hacminin 4 katına yani 100 milyar dolara yükseltilmesi konusunda karşılıklı beyanlar olmuştur. Cumhurbaşkanımız ile görüşen Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, Amerikan Senatosu’nda konuya ilişkin bir tasarının gündeme alınmasını zirveden sadece birkaç saat sonra bloke etmiştir.”
ABD ziyaretine dair, çarpıcı ifadeler ve objektif değerlendirmeyi aktardığım için, biliyorum ki birileri pek memnun olmayacak. Lakin, çok ta tıııınnn…!
Ben den bu günlük bu kadar. Haydin hoşça kalın..