.


Gazeteci Banu Avar’ ın sosyal medya paylaşımındaki anlatımına ve detaylara bakınca, “Bizim tespitimiz gibi…” demeden edemedim ‘haklı’ olarak.
Bazı isimler, biralar Çanakkale sokaklarındaydılar, sanki ‘olay’ ararcasına.
Merak etmiştik o zaman da, ‘Acaba işleri neydi burada..?”
İkili, üçlü, hatta dörtlü beşli sohbetlerimizin çoğunda, adından söz ettiklerimizdi; “tesadüf değil bu buluşma. Planlı, bilinçli buradalar” ifadeleriyle bahsettiklerimiz.
Arada bir bahsettiğimiz önemli bir mesele daha var ki; o’da Üst akıl üzerine…
Üst akıl, adeta üst seçmiş Çanakkale’yi, artık neden ise..?
Aklımıza bu ve benzeri deli soruları getirenler bir yana, sosyal medya turunda iken ne göreyim..! Meslektaşım Banu Avar hanımefendi, bence de  mükemmel bir detayı yakalamış  ve yazıvermiş iki satır. (elbette ki ANLAYANA…)
Avar ‘ ın; “Aşağıda ilanını gördüğünüz ‘Çalıştay’ ne tesadüf Berlin’dekiyle aynı tarihte. İçerik aynı!” vurgusu yapıyor ve bahsettiği Çalıştay’ ın afişini de ekliyordu paylaşımına
Yazıya dökülen detaylar, satır arası ifadeler, ne yalan söyleyeyim pek dikkat çekiciydi. Dilerseniz bahsetmeye devam edeyim Meslektaşımın anlatımından.
İlgimi çeken o cümle, yani;“Aşağıda ilanını gördüğünüz ‘Çalıştay’ ne tesadüf Berlin’dekiyle aynı tarihte. İçerik aynı!” vurgusu ardından, devamı şu ide ile  geliyordu;
 
“Etnik gökkuşağı konsorsiyumu. Germen himayesinde bölücülüğün yelpazesi hem geniş hem de çok renkli oluyor. Her türlü alt kimlikten ve mezhepten, sömürge aydınından kotalar oluşturulmuş.
Şimdilik Türkiye'de iş biraz daha örtülü ve utangaçca gidiyor. Ama aynı kurgu ve stratejinin yansıması.”
Gazeteci Avar’ın bahsettiği ve hafta sonunda gerçekleşen çalıştaya ait afişte isimleri sıralanan katılımcılar bir hayli dikkat çekti. Neden mi..? Dedim ya başta; bahsedilenlerden birileri, bir aralar Çanakkale’deydi. Ve sanki sokak ta; ‘olay’ arıyorlardı. Benimki de iş şimdi. Ne vakitlere gitti benim kafa.
Döneyim Gazeteci Avar’ ın paylaşımında yer bulan, bahsettiği afişteki o vurguya“Berlin'de 21-22 Eylül'de Demokratik Türkiye için Toplumsal Sözleşme Arayış Konferansı düzenlenecek.
Mercure Hotel'deki konferansın programı şöyle: 21 Eylül, Cumartesi 09.00-09.15     Açılış: Kürtçe, Türkçe”
Bu arada dikkat kesildiğim bir başka detay daha vardı bendenizin. Gerçi o isim de şimdilerde sınır ötesinde taa Alamanya’larda. Avukatı da tanıdık.., 
Kürtçe Türkçe açılışla gerçekleşecek bu etkilikten, saat saat, gün gün ve yapılacaklar detaylıca geçiyordu bahsettiğim paylaşımda. Misel, günler ve saatleri şöyle geliyordu;
“09.15-11.00  Konu: Bir araya Geliş ve Toplumsal Sözleşme Perspektifi  (Her Konuşmacı 7 Dakika)Moderatör: Engin Sustam (Baris Akademisyeni)
Konuşmacılar: Can Dündar , Latife Akyüz,  Prof Dr. Ahmet İnsel, Hatip Dicle ,  Prof Eser Karakaş,  Berivan Aslan, Ergun Babahan , Gökay Akbulut, Turgut Öker                                        
11.00-11.30     Ara… 11.30-13.00  Konu: Türkiye nereye gidiyor?  Moderatör: Nil Mutluer (Barış Akademisyeni) Konuşmacılar: Ali Şeker (CHP Milletvekili), Prof Dr. Mithat Sancar (HDP Milletvekili), Cihangir İslam (Saadet Partisi Milletvekili)        
13.30-14.30     Öğle Yemeği    14.30- 20.00    Çalışma Grupları- Çalışma grupları önceden belirlenen konular temelinde yapılacak ve her grup üç kişi tarafından yönetilecektir. (Sekretarya konferansa öneri olarak sunacak)                                                                                  
22 Eylül, Pazar 09.00-12.30     Çalışma Gruplarının Sunumu                                                                     12.30-14.30     Öğle Yemeği   14.30-18.00     Sonuç Bildirisi, Kararlar ve Kararların Takibi için Örgütleme Sonuç Bildirisinin Okunması– Mustafa Altıoklar (Yönetmen/Yazar) Konferans Asistanları:  Hayko Bağdat ve Pınar Şenoğuz."
Bir de, ‘ÇAĞRICILAR’dan söz ediliyordu ve Berlin Konferansının çağrıcıları, 54  isim.. İsim isim sıralanıyordu o paylaşımda. Bir aralar isimleri Çanakkale’de pek sık duyulanlar vardı ismi geçenler arasında.
 İyisi mi, paylaşımdan söz edeyim, kendimce yorumları bir kıyıya bırakıp. Öyle ya, derdim olay molay çıkarmak değil sonuçta. Sadece bahsediyorum, değil mi…?
İsimler ve uğraşları şöyle geçiyordu o paylaşımda; "1. Dr. MUSTAFA ALTIOKLAR  (Yönetmen, Yazar ) 2. PROF. NEŞE ÖZGEN (Akademisyen- USE) 3. CELAL BASLANGIÇ (Gazeteci) 4. BARBAROS ŞANSAL (Yazar, Terzi) 5. LATİFE AKYÜZ (Bilim İnsanı -Sosyolog-FRANKFURT) 6. HATİP DİCLE (Siyasetçi) 7. DOC. NAZAN ÜSTÜNDAĞ (Barış Akademisyeni) 8. RAGIP DURAN (Gazeteci) 9. ASLI TELLİ (Barış Akademisyeni) 10. RAGIP ZARAKOLU (Gazeteci) 11. HAYKO BAĞDAT (Gazeteci, Yazar) 12. FERHAT TUNÇ (Sanatçı) 13. DOC. Dr. ENGİN SUSTAM (Barış Akademisyeni) 14. PINAR SENOGUZ (Barış Akademisyeni) 15. Doc. Dr. SELİM ESKİİZMİRLİLER (Barış Akademisyeni) 16. AHMET NESİN (Gazeteci) 17. MUSTAFA SARISÜLÜK (Gezi Ailesi) 18. ERK ACARER (Gazeteci) 19. İSMAİL ÖZEN OTTO (Sporcu)20. NAZMİ KIRIK (Sinemacı) 21. ÖNDER  ÇAKAR (Sinemacı) 22. RUŞEN BUDAK (Sendikacı) 23. MUZAFFER KAYA (Barış Akademisyeni)   24. UTKU SAYAN (Barış Akademisyeni) 25. GÖKAY AKBULUT (Federal Almanya Milletvekili) 26.SERDAR BENLI (Danimarka Sosyalist Halk partisi Genel Başkan Yardımcısı)27. HAKAN TAŞ (Berlin Eyalet Parlamenteri) 28. BERİVAN ASLAN (Avusturya Yeşiller Partisi adına Siyasetçi ve Hukukçu) 29. MEMET KILIÇ (Avukat ve Federal Almanya Parlamentosu Yeşiller Eski Milletvekili)30. İBRAHİM DOĞUS)Londra-Lambeth Belediye Başkanı) 31. KEMAL HÜR (Gazeteci) 32. SAFTER CINAR (Sendikacı) 33. NURSEL AYDOĞAN (HDP Önceki Dönem Milletvekili) 34. MEHMET ALİ CANKAYA (AABK- Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu 2. Başkanı)35. MUTI SUMAKOGLU (AAAF- Avrupa Arap Alevi Federasyonu)36. AZMİ BERBEROGLU (Avrupa Demokratik Çerkes Platformu37. SAYAD TEKIN, ERMENİLER (NOR-ZARTONK Sözcüsü) 38. LATİFE FEGAN (İsveç Kadın Barış Hareketi Sözcüsü)39. FATOŞ GÖKSUNGUR (Avrupa Demokratik Kürdistanlılar Toplum Kongresi Eşbaşkanı)40. YÜKSEL KOÇ (Avrupa Demokratik Kürdistanlılar Toplum Kongresi Eşbaşkanı)41. A. MAHİR OFCAN (ALTERNATIF/Avrupa Karadenizliler İnisiyatifi)  42. AZİZ GERGIN (ESU- Avrupa Süryaniler Birliği)43. TUNCAY YILMAZ (SYKP Sosyalist Yeniden Kurtuluş Partisi Kurucu Es Başkanı) 44. BESİME KONCA TJK-E (Avrupa Kadın Hareketi) 45. AVRUPA HALKEVCİLER 46. İRFAN KESKİN (Türkiye Yeşil Sol Parti Temsilcisi) 47. METİN AYÇİÇEK (ASM (Avrupa Sürgünler Meclisi) 48. MEMİLİ GÜNGÖR (Dersimi Yeniden İnşa Kongresi) 49. KEMAL KIRAN (FİDEF -Federal Almanya İşçi Dernekleri Federasyonu) 51. SÜLEYMAN SEVER (Kurdische Gemeinde Stutgart e.V) 52. AZİZ TUNÇ, (Yazar ve MARDEF-Maraş Demokratik Dernekler Federasyonu Eşbaşkanı) 53. KULTİST (Kültür İnisiyatifi İstanbul Sanatçılar Derneği) 54. SERHAT ÇETİNKAYA (KKP-Kürdistan Komünist Partisi Temsilcisi)."
Bunca anlatımın geçtiği paylaşıma, bir de çok dikkat çeken yorumlar gelmişti. Sayın meslektaşım Banu Avar’ ın sosyalden aktardıklarına.
Sanıyorum, ben gibi dikkatlice okunmuş bu paylaşım. Sonra da, yazan yazana..
Misal bir yoruma imzasını, Anıl Vural atmış. Demiş ki; Ülkemizde iktidar veya devlet bu insanları çağırıp sorunlarını dinlemiş mi? Neden toplum ortak payda veya ortak yaşam alanı adı altında bir münazara ya katılma gereği duymuş? Şöyle farklı bir açıdan bakalım... Milli kuruluşlar, hazine arazilerini, bankaları, kitleri vb kuruluş ve Cumhuriyet tarihinin kalkınmada en önemli katkısı bulunan kuruluşlarda dahil yabancı sermaye ye verilmesi kararını veren kim? Bölücü?”
BANU AVAR’ dan yanıt gelmiş. Nasıl mı aynen öyle;  “Anıl Vural Her iki cenah da bölücüdür”
Bu karşılığa, Anıl Vural yazmış bu kez; “BANU AVAR banu hocam, ülkemizin ve insanlarımızın sosyolojik akla ve gerçek tarihi bilgiye ihtiyacı var. Toplumumuz da şuan o kadar çok kirli bilgi var ki duyduğum da inanamıyorum. Genç nesli!, yeni nesli geçtim, bize yol gösterecek akıl hocalığı yapacak yaştaki yetişkinler bunları konuşur olmuş. Eğer bu ülkede yaşayacaksak bir olup diri olacaksak ilk önce toplum yapısını ve tarihimizi çok iyi biliyor olmalıyız. En büyük darbeyi ve zararı kendi yönetiminden gelen bir ülkeden bahsediyorum. Ütopya thomas more u okuyan insan hadi canım olamaz böyle şeyler diyor ya kendi ülkemiz de hergün yok canım daha neler dediğim herşey doğru çıkar hale geldi. Üstteki yorumu yapma gereği duydum. Çünkü hemen CHP Atatürk İmamoğlu nu suçlayan tayfa çökmüş buraya. Ben kimseyi savunmuyorum hiç bir parti toplum faydasına çalışmıyor. Bulundukları konumu koltukları korur hale gelmişler. Sözüm şu ki sizin tarihi bilginize ve sosyolojik paylaşımlarınıza da ihtiyacımız var. “ifadeleriyle.
Sosyal medyada, insanlık halinden olacak, hemen her paylaşıma yorum yağar bilindiği üzere. Tıpkı, bahsettiklerim gibi.
İşte bir yenisi: Salih Gungor,  BANU AVAR’a  çözüm üretmeliyiz.” Diye yazmış, 
Daha ları da vardı yorumların. Mesela, Avar’ ın takipçilerinden Fatoş Yaşar; “İmamlar birliğine bir duyuru yapıyor, Ekrem, (KONSTANTİNOPOL) İstanbul büyükşehir belediye başkanı diyerek. Papandreuyu davet ediyor, Beylikdüzünde iken Papndreuya VEFA madalyası takıyor. Benim bu ilişkileri midem kaldırmıyor. kaldıranlara da sözüm yok. bb ne hakla ve ne sıfatla Yunan başbakanına madalya takar?” diye soruyordu.
 
Öyle dikkat çekici ifadelerle geliyordu ki daha sı yorumlar, hangisinden bahsetmek gerek, ya da hangini önemsiz gibi saymak gerek, hakikaten zordu. Mesela; Nural Sevindik,  Fatoş Yaşar’e hitaben diyordu;
“ İmamoğlu nereye koşuyor diye sormak lazım , İmamoğlu nun attığı adımlar bana , Banu Hanım ın dediği gibi emperyalistler tarafından şekillendirilmiş , dizayn edilmiş muhalefeti akla getiriyor , İmamoğlu şu anda adeta ana muhalefet genel başkanı gibi davranıyor , emperyalistler , iktidarın başını kullanabildikleri kadar kullandılar , sanırım şimdi sırada İmamoğlu var , ana muhalefette çokça etnik köken muhabbeti var , adeta Türk otoritesi , Türk / Kürt otoritesine evrilmeye çalışılıyor , Kürtler alt kimlik olmaktan çıkarılıp , Türk otoritesine dahil edilmeye , eşitlenmeye çalışılıyor , bunu da yeni anayasa ile yapacaklar , iktidarı muhalefeti fark etmiyor , Kaftancıoğlu denen Ermenici , Kürtçü , Türk düşmanı bayan ,İmamoğlu nun sağ kolu durumunda , Kandilli de Sevinç İnönünün ev sahipliğinde bir buluşma gerçekleştiriliyor , toplantıda kim ararsan var , Kürtçü Ahmet Türk , Celal Doğan , Yunanistan eski başbakanı Papandreu , Canan Kaftancıoğlu , hayırdır , ne toplantısı bu , demokrasi i hukuk , vicdan diyorlar ama anayasanın değiştirilemez ilk dört maddesi bizim için elzemdir demiyorlar , konuşmalarında Atatürk , Türklük vurgusu yapmaktan kaçınıyorlar , o zaman ne farlı var İmamoğlu nun ,şimdiki iktidardan , şimdiki iktidar siyasal İslam , ümmetçilik üzerinden ülkeyi bölmeye çalıştı , Soros soslu ana muhalefette sanırım halkların kardeşliği üzerinden bölmeye çalışacak Türkiyeyi , iktidarın ve muhalefetin hali buysa , o zaman biz Türk milleti olarak kime güvenelim !!!”  diye de ekliyordu.
Sınır ötesi bir konudan, sınırlar içine uzanan sözler böyleydi ve fazlası da vardı. Ne var ki; bana ayrılan sayfa sınırlı.
Şansımı zorlayıp, şu denilenlerden de söz ederek, günü noktalayayım isi mi..Ahmet Akyel şöyle yazıyordu Avar’a; "ORTAK AKIL OLUŞMASI" İÇİN "ŞAHSİ MENFAATLER YERİNE ,VATAN VE MİLLET MENFAATLERİ DÜŞÜNÜLMELİDİR. "MEVZU BAHİS VATANSA, GERİSİ TEFERRUATTIR."BU ANLAMLI SÖZ, ÖRNEKTİR. AKILLARDAN ÇIKMAMALIDIR.”
Böyle idi büyük harflerle vurgulanan.  Hadi gelin de, bu sözü eden Başbuğ ATATÜRK’ e  bir kez daha hayran kalmayın..?