.
Bu benim edindiğim bir bilgi. Üstelik, tamamen doğal kaynaklı sıcaklık.
Öyle, hormon, katkı vesaire içermeden hem de.
Yaz nedeniyle gelecek bir sıcaklık.
Açıklama, Meteoroloji 2. Bölge Müdürlüğü Tahmin ve Erken Uyarı Merkezi’nden geliyordu dün. Sıcak, daha da sıcak olacak diyerek hem de…
Aslına bakarsanız, tam olarak ‘Yüksek Sıcaklık Uyarısı’ ifadesiyle geliyordu konu başlığı. Şimdi bahsedeceğim bu açıklamanın.
Ben de, gazetecilik icabı kendim atıverdim başlığımı. ‘Sıcak, daha da sıcak olacak’ diye.
“Hava sıcaklıklarının bu hafta sonuna kadar artacağı ve bölge genelinde mevsim normallerinin 5 ila 8 °C üzerinde seyredeceği tahmin ediliyor” denilirken, insanın sorası geliyor;
“Başka ne tahmin edilebilir di ki….?’ diye. Öyle ya, Yaz yazlığını, kış kışlığını yapacak. Öyle değil mi….?
Dahası bir anlatımda daha bulunabilirim lakin, havalar zaten sıcak, ortamı daha da ısındırmayayım…
Meteoroloji; “Yaklaşık iki haftadır bölgemiz genelinde ve özellikle iç kesimlerde gök gürültülü sağanak yağışlara neden olan sistem hafta sonu beklentilere uygun olarak etkisini kaybetti.” Bilgisini ekliyordu ardından da;
“Bu hafta sonuna kadar bölgemiz genelinde havanın genellikle az bulutlu ve açık geçeceği, 26 Haziran çarşamba günü” hatırlatmasıyla yarından söz ederek,
“Manisa’nın doğu kesimlerinde parçalı çok bulutlu ve kısa süreli yerel gök gürültülü sağanak yağışlı olması tahmin ediliyor.” diyordu. Manisa yaşadı. Allahtan oralarda hava biraz serinleyecek. Aksi taktirde, düşündüğümü siz de düşündünüz mü şuan…?
Gelelim, Yüksek sıcaklık Uyarısı başlığı altında gelen diğer uyarı ve anlatımlara.
“Bu hafta boyunca hava sıcaklıklarının bölgemiz genelinde artacağı ve mevsim normallerinin 5 ila 8 derece üzerinde seyredeceği tahmin ediliyor.
Ancak hafta sonunda Cumartesi gününden itibaren Karadeniz üzerinden gelmesi beklenilen serin ve yağışlı sistem ile birlikte mevsim normalleri üzerinde seyreden hava sıcaklıklarının azalacağı ve mevsim normalleri seviyesine ineceği bekleniyor.”
Hoppala… Aşırı sıcak, yüksek sıcaklık uyarısı diye başlamış iken güne, bir üst satırda aktarılan güzel ve serinletecek beklentiyi sona bıraktım. Benim ki de iş…
Allah bir yandan verecek derdi, bir yandan da şükür çektirecek. Tam da böyle bir haftadayız vesselam.
Uyarıyla karışık, güzelliklerden de bahsedilen bir açıklama aslında Meteoroloji’nin dedikleri.
“Bölgemizin kıyı kesimlerinde yüksek sıcaklık ile birlikte yüksek nem de beklenmektedir.” Vurgusu, Çanakkale’ ye verilecek kötü haberlerden sadece bir tanesi bence. Çünkü Boğaz ve beraberinde hissettiğimiz nem’i anlatmaya gerek yok diye düşünenlerdenim. Anlatmaya gerek yok, her gün misliyle yaşıyoruz öyle değil mi…?
Meteoroloji de ben gibi düşünüyor olmalı, şöyle diyordu açıklamasında;
“Bu durum hissedilen sıcaklıkların yüksek olmasına neden olacağından meydana gelebilecek sıcak çarpması gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmalıdır.”
Bir bu eksikti. Şimdi de sıcağın çarpma tehlikesi. Bu aralar öyle çok ki, çarpan çarpana.
Eh keyiflilerimiz, su’ da yaşam sürenlerimiz diyeceğim. Bunu derken, aklınıza balık ve türleri gelmesin. Deniz canlılarından söz etmiyorum. Sabah girip denize, akşama dek kalanlar. Tatil keyfindekiler yani. Onlar için hava hoş. Hatta on numara. Güneş ve kum, daha sı mis gibi tatil. Yanacak olan biz çalışanlarız kısacası.
Lakin, benim bir önemli hatırlatmam olacak. Üstelik herkese. Sahil şeridinde tatilin keyfini sürdürenlere ulaşır mıyım bilemiyorum fakat, beni duyan, yazılarımı okuyanlar, tanıdığı var ise tatilciler arasında söyleyiversin bir zahmet.
Şimdilik tatilcileri bir kenara bırakıp, bari siz dinleyin beni. Baylar bayanlar. Kuşları, kedi, köpekleri unutmayalım bu aylarda. Öyle bir tas su bırakıp bir kenera, ‘tamam oldu’ deyip geçmeyelim.
Sıcaklık ile birlikte, su kısa sürede buharlaşıveriyor. Mümkün ise, gün içinde birden fazla kez balkona, evimizin önüne, işyerimizin çevresine, kafalerde, çay bahçelerinde bir değil, birkaç tas su ikram edelim, Kuş’a Kedi’ ye, Köpek’ lere.