Gündem Ortadoğu, gündem savaş… Peki ya; her kafadan çıkan sese ne demeli?

SOSYOLOJİK AÇIDAN BAKAR İSEK!?!...
Üstadım, net ifadeler ile konuya dair sözler etmiş.. Göz atalım istedim.
Hep bahsediyorum; ‘ Adamın Dibi, Ali Kayadibi’ diyerek.. Sizler de az çok tanıdınıız Ali ağabeyimi.. 
Bakın, o nereden bakış aralamış bu meseleye..
“Savaş iletişimi..” demiş önce, ardından da;
“Soykırım, savaş suçu, uluslararası hukuk ihlali...” vurgusu yapmış yekten..
Dahası dedikleri var elbet.. Belki de çoğumuzun düşüncelerine tercümanlık etmiş Adamın Dibi..
“İnsan muhayyilesine sığan her türlü melânet ve ihanetin sahneye konulduğu bir savaş hali var.
Hürriyet gazetesinde bir haberde yer alıyor; Filistinli anne feryat ediyor: Ben nereye gideyim!
Bu feryat tüm Filistinlilerin feryadıdır. Bu kadın Filistin asıllı ABD vatandaşı olduğu için Amerikan CNN televizyonunun yayınına alındı.
Bütün dünya, İsrail'in arkasında gibi görünüyor.” Ifadeleri ile bir kaç gün ncesinin haberine dikkat çzekmiş Ali ağabey..
Anlatımı sürüyordu, ifadelerine dönecek olur isek şayet, hayli anlaşılır ve net’ ti..
Mesela kurudğu şu cümlesi; “ABD tüm askeri ve siyasi gücünü gösterdi.
Yaranmak isteyenler durur mu?
AB ülkeleri sessizce ‘tek sesli’ demokrasisini işletiyor.
Arap ülkelerine gelince; her zamanki gibi... Devletin din olduğu bu ülkeleri yönetenler egemen güçlerini kaybetmekten korkuyor.” diyerek, patlatıyordu.. Bence de dikkat kesilmemiz gereken yorumunu..
Bir başlık daha açıyordu satır arasında.. “İLETİŞİM SAVAŞI” diyerek..
Ve hazır olun şimdi, durumu bence tüm çıplaklığıyla özetleyen fadeler geliyor.. Hem de; net bir dille..
Ali ağabey; “Sosyolojik bakış açısıyla bugün yaşananlar onlarca yıl önceden öngörülen bir durum.
Tam 22 yıl önce bir TV' de ana haber bülteni sonrası yorum yapıyordum.
Körfez Savaşı' nda Saddam'ın devrilmesi, heykellerinin Irak halkı tarafından azgın şehvetle yıkılmasıyla ilgili yorumlarımda bunun bir Amerikan propaganda yöntemi olduğunu anlatmıştım.
Bazıları tepki gösterdi. Yok Saddam'ı masum göstermek istemişim de, yok Irak halkının isyancı gösterilerek aşağılamışım da...
Oysa ABD'nin savaş iletişimine askeri strateji kadar önem verip yatırım yaptığını da anlattım.
Şimdi Allah aşkına taraf mıyız?
Gazeteci objektif dil kullanımı ve bakış açısıyla hareket etmeli.” Diyşerek, kimimize göre dün gibi, kimilerimize göre ise çoktan hafızalardan silinmiş yaşanılanlardan söz ediyordu..
Bakış açılarını bir biri ardına sıralıyordu Adamın Dibi.. Misal, şu cümlesi eşliğnide gelen durum özeti;
“Ben ilahiyat lisansını tamamladım, din sosyolojisi özel ilgi alanım, yan dal akademik etkinliğim iletişim bilimleri, az çok değişik disiplinlerin ana hatlarında gezinirim. İzninizle söz söyleme hakkım var.
Bu yazımdaki konu teolojik çatışma alanının dışında; uluslarası iletişim savaşı...
İsrail'in Gazze'ye insani yardım ulaşmasını bile engellemesi savaş suçu, insanlık dışı...
Pekiyi Amerika bu konuda neden duyarlılığı artırıcı bir iletişim alanı açmıyor. Sadece Filistinli bir kadını Amerikan CNN televizyonuna çıkarıyor. O da kendi vatandaşı.
Gerçeği manüpule ederek çocuklarıyla yaşadığı sıkışmışlığın Hamas yüzünden olduğunu imâ ediyor.
İletişim, savaşta kimin kazandığından çok kimin haklı olduğunu akıllara mermi gibi çakıyor. Unutmayın!”
San satırda geçen benzetmeye takıldınız mı sizlerde? Ben takıldım şahsen..
İletişim ile ilgili o vurgu, ‘mıh’ gibi çakılıverdi şu an zihnime..