Bilen bilir ama ben yine de sinopsisin yani işin Türkçesiyle tümbakışın ne olduğunu da kısaca yazayım.

Sinopsis terimi genellikle sinema sektöründe film senaristlerinin eserlerini çok kısa özetidir de diyebiliriz.
Sinopsis, senaryonun bütününü okumaya gerek kalmadan filmin konuyu bir bakışta anlayacağımız kısa bir öyküdür.
Özellikle de kamera önünde ve arkasında çalışanlara çekilecek filmin konusunu anlatır
Büyük masraf gerektiren, pahalı prodüksiyonların maliyetini hesaplamada da üç aşağı beş yukarı faturanın tahmini tutarını da ortaya koyar.
Şimdi gelin hep beraber yirmi yıldan fazladır Türkiye’de sahnelenen siyasetin oyununun film senaryosunu yazmaya kalkışalım mı?
Böyle bir senaryo çok uzun metrajlı dizi film olurdu. Her halde aynı zamanda da çok büyük, kalabalık ve pahalı bir prodüksiyon olurdu.
Biz şimdi sayfalar dolusu senaryo yazmak yerine kamera önünde ve arkasında filimde veya film yapımında görev alacak insanlarla, yapımcıların anlayacağı bir sayfayı geçmeyen bir sinopsis yazalım.
Aşağıda yazacağım senaryo sinopsisin hiçbir kişiyle, kurumla, siyasetle, cemaatle tarikatla ilgisi, ilişiği ve bağı yoktur. Tamamen hayal ürünü bir senaryodur.
Filmin adı; “ANADOLU FEDERAL DEVLETİ NASIL KURULDU?”
2070’li yıllarda hala sürüp giden terör saldırıları ve ekonomik krizlerle boğuşan Türkiye aradığı huzuru sağlayacak siyasal iktidarı ardı ardına yaptığı seçimlerle de sağlayamaz. Çünkü ABD ve Avrupa devletleri Türkiye’ye karşı özel bir ilgi ve hassasiyetleri vardır ve Türkiye asla Türklere bırakılmayacak kadar önemli bir ülkedir.
Çok enteresan şekilde Türkiye’de aşırı millici davranış sergileyen koalisyon hükumeti iktidardadır ve acilen iktidardan düşürülmesi veya uzaklaştırılması şarttı.  Çünkü ABD ve Avrupa 2041 körfez savaşından sonra Irak ve Suriye’nin kuzeyinde  Akdeniz’de kıyısı olan bağımsız bir Kürt devleti kurmak peşindedir.
Hem Türk halkının sempatisini kazanmak için ve hem de içine  sızdırdığı ajanları vasıtasıyla KÜLO terör örgütünü Türkiye’de daha aktif kullanmak için;  artık hiçbir işe yaramayan, başına buyruk hareket eden HÜLO’yu Türkiye’ye paketleyerek Türk halkında ve KÜLO terör örgütü üzerinde şok etkisi yaratmaya karar alır.
Öncelikle SÜLO oldukça maceralı şekilde Türkiye’ye teslim edilirken, ABD’nin Türkiye’deki ve dünyadaki en büyük STÖ görünümlü dinci istihbarat örgütü ATÖ’yü de Türk halkına şirin göstermek öncelikli hedeftir.
Çok büyük bir depremle ekonomisi iyice çöken Türkiye’ye ABD’nın de adamı olan  Cemal Batır’ı  kurtarıcı olarak Türkiye’deki siyasal iktidara fısıldanır ve Cemal Batır Türkiye’ de göreve başlar. Ve Cemal Batır, koalisyon hükumetinin ATM Partisi lideri ile el ele iktidardan düşürür.
ABD bu sırada ATÖ vasıtasıyla ve özel ajanlarıyla Türkiye’de yeni bir iktidar planlaması ve siyasal çalışma yaparak ATÖ kontrol ve desteğinde yeni bir hükumet kurdurur.
ABD, kendi istihbarat örgütü de olan ATÖ kontrolünde kurulan yeni beyaz Güvercinler Parti eliyle Suriye ve Irak kuzeyini sadece Kürtlerin içinde yaşayacağı bir bölge devleti haline getirmek için  bu bölgede yaşayan Arapları, Türkleri ve diğer halkları Irak ve Suriye’den kolayca Türkiye’ye defetmek için Türkiye’nin Suriye hudut boyundaki hudut duvarlarını ve mayın tarlalarını kaldırtır ve aynı zamanda da ABD askerlerinin Irak’a girmesi için Türk topraklarında geçiş müsaadesi çıkarttırmaya çalışır . Fakat Türkiye’deki  hala güçlü figür olan Atatürkçüler ve Türk Milliyetçisi askerler ve diğer ulusalcı yapılar Meclis Kararıyla ABD askerlerinin Türk topraklarına girmesine engel olur.
ABD yılar yıllar evvel acı bir tecrübe yaşamıştır. Acısını hala hissetmektedir. Çünkü yıllar geçse de yeni kurulan ATÖ örgütünün ve Güvercin partisinin karşında hala çok güçlü bir Türk Milliyetçisi ve Atatürkçü devlet geleneğini olduğunu görmüştür ve ATÖ ve militanlarıyla bu yapıları tasfiye etmek için hemen harekete geçer. Türk ordusu yargısı ve Güvercin partisine kışt diyeceklerle ATÖ örgütüne tehlike olacak bütün kişi ve kurumları tasfiye eder.
Ancak ATÖ örgütünün para göz yönetici ve militanları Güvercin Partisi vasıtasıyla devleti ve halkı daha fazla soyabilmek için Devlet Başkanına ve ok yetkili kişlere kumpas kurar. 
Devlet başkanını koruma gayreti içindeki devletin kadim sistemleri harekete geçer ve ATÖ’nün ordu içindeki militanlarının darbe girişimlerini kanlı şekilde bastırır. ATÖ örgütü büyük bir tasfiye sürecine girer. ATÖ yargıçlarının suçsuz yere mahkûm ettiği asker ve siviller salıverilir.
Ancak Güvercin partisinde de gereğinden fazla özgüven kimseye güvenmeme gibi bir araz ortaya çıkar. Güvercin Partisi hala tehlikenin farkında değildir.
Ancak ATÖ örgütünün lağv olmasıyla birlikte ABD başka örgütleri devreye alınır. ATÖ örgütünün boşalttığı yerler adeta parsel parsel yağma edilir. ABD derhal harekete geçer ve METÖ, KETÖ, ÇETÖ ve benzeri örgütler el altından destekleyerek ülke ve devlet içerinde güçlendirir fakat düşük kapasiteli cahil örgüt yönetici ve müritleri  gemiyi iyice azıya alır. Arık devlet tamamen Güvercin Partisi iktidarda olsa da METÖ, KETÖ, ÇETÖ ve benzeri örgütlerin kontrolündedir.
Bu örgütler bir yandan kendi içlerinden ölümcül iktidar mücadelesi verirken diğer yandan da Türkiye’de yeni bir devlet kurmak üzere birlikte hareket ederler. Fakat hepsinin aklında ATÖ’nün uğradığı akıbette gözlerinin önündedir.
ABD, Türkiye’ye Afganistan’dan Suriye’den kaçak yolla paralı askerlerini yığmaya başar. ABD’nin esas hedefi dışarıdan çökertemediği Kemalist Türkiye’yi ve Türk Milliyetçiliğini bu kez anayasa değişikliği ile ılımlı İslam devleti haline getirmeye karar verir.
Güvercin Partinin devleti yönetim biçiminden memnun olan ABD ve AB devletleri, arada bir Güvercin Partisi liderlerine saldırsalar da esas altın vuruşu Güvercin Partini iktidarda tutacak olan Muhalefet Partileri üzerinden Türkiye’de siyasal bir operasyon yapar ve muhalefeti çökertir ve darmadağın eder.
Artık Türkiye’de her şey yeni bir devlet düzeni için hazırdır. Türkiye’de Türksüz ve Atatürksüz bir devlet için tek engel anayasanın değişmez maddelerini değiştirmek veya yok etmektir.
Yeni Türkiye’nin kurulması ile birlikte Türkiye artık Türklerin ve Atatürk sevdalılarının devleti olmaktan çıkacak ve Yugoslavya modeline federatif devlete döndürülecektir.
ABD ve AB’nin yıllardır Irak ve Suriye’de kurmaya çalıştığı bölgesel  Kürt devletçiğini de  yeni anaysa değişimi sonrasında Yeni Türkiye Federal Cumhuriyeti  devletine ve hemen sonrasında da Anadolu  Federal Cumhuriyeti’ne dönüştürerek ABD’nin hizmetkarı, İsrail Fedaisi ve AB’nin sömürgesi haline getirilir.