Aşağıdaki yazıyı yıllar yıllar önce kaleme almıştım. Bugünlerde iyice hayat çekilmez olmaya başladı ya. O nedenle tanrı parçacığı daha da önemli hale geldi. İster insanlarda isterse devlette siyasette

Hayatın günden güne zorlaştığı günler içinde  tanrı parçacığının varlığını sorgulamak çağımız insanın en önemli işi olmalıdır.
TANRI PARÇACIĞI
İnsanoğlu ,yaradılışı itibarıyla devlet gibi üç erkten oluşur.
Yasama, yürütme, yargı  üçlemesi çağdaş ve modern bir devlet tanımlaması ise
Beden, akıl ve ruh da ahlaklı ve akıllı bir  insan tanımıdır...
Yasama, bedendir.
Yürütme, akıldır.
Yargı, ruhtur. Yani vicdandır.
Akıl ve beden yöreseldir, dünyevidir. Ruh ise evrenseldir.
Hiç bir zaman biri diğerinin işine karışmamalıdır.
Beden, aklın ve ruhun hamalıdır. Bakım ister, ihtiyaçlarının sürekli giderilmesi bekler. Soğuğa, sıcağa, açlığa, susuzluğa, yorgunluğa dayanamaz. Güvenli ortamda sorunsuzca yaşamak için akıldan ve ruhdan sevi saygı ve hürmet bekler.
Akıl insanın içindeki en delişmen parçadır. Kontrolü ve istekleri sonsuzdur.
Akıl bedenin işine karışmaya başladığında,
Akıl  bedeni kendine tek iş edindiğinde,
Beden beden olmaktan çıkar, aklın maskarası, kölesi olur.
Beden ile uğraşan akıl şekilcidir. Üretken değildir.
Bedeni kullanarak kendini pazarlamaya, yüceltmeye çalışır.
Akıl, bedeni kendi şahsi çıkarları için kullanmaya başladığında,
Beden aklın kölesi olduğunda, beden artık aklın fahişesidir.
Akıl, akılsız olunca; bedenin dışı görünüşü, şekli şemali ile uğraşır.
Diktatörleşen akla teslim olan beden;
Ya kanser illetine yakalanmış gibi günden güne, içten içi boşalacak, nihayetinde yığılıp kalacak, toprak olup yok olacak,
Ya da aklı bloke ederek, aklı aciz bırakarak, kendini kurtarmaya çalışacaktır.
Sağlıklı bir akıl, düşünmek içindir.
Düşünmeyen bir aklı tespit eden,  yakalayan şeytan ,bedeni cehenneme  yani kötülüklere hazırlar.
Kültürsüz, görgüsüz ve demokrasinden bihaber ortamda yetişen ve gelişen bir akıl, fitnenin, fesadın, huzursuzluğun, kalleşliğin, sahtekarlığın yani kötülüğün anasıdır.
Bu nedenle beden,  insan üçlemenin en zayıf halkasıdır.
Aklın bedeni ele geçirdiği noktada ruh sessizdir.
Seyreder ve asla varlığını göstermez.
Çünkü şeytanın olduğu yerde ruh olmaz,ruh barınamaz.
Ruh her zaman, bahar mevsimi gibi  tomur tomur tomurcuktur.
Her güzel ortamda muhteşem çiçekler açar.
Ruh, iyiliğe ve güzelliğe çalışan aklın olduğu yerlerde varlık gösterir ve aklı yüceltir, bedeni korur.
Ruh huzurdur,
Ruh güvendir,
Ruh gelecektir,
Ruh üretmektir.
Ruh adalettir,iyiliktir.
Ruh, VİCDANDIR,
Ruh, bedendeki TANRI PARÇACIĞIDIR.
Ruhu bozuk adamda vicdan dolayısı ile TANRI PARÇACIĞI bulunmaz.
Devletlerde ise;
Yargı TANRI PARÇACIĞI'dır.
Yürütme ise Akıl.
Meclis ise Bedendir.
Fikri olarak Atatürk, Türk Milletinin Tanrı Parçacığıdır.
Bu topraklarda Atatürk'e saldıran ve inkar edenlerde, Türk Milletine, Türk Devletine, Türk ordusuna ihanet edenlerde TANRI PARÇACIĞI olmaz.
Olsa olsa iblisin ruhu olur.