Birileri de kirişi kırmış, kaçıyormuş…

Birileri de kirişi kırmış, kaçıyormuş…
Dünyanın gözü kulağı orada da, biz ayrı bir bakıştayız.. Dualar ediyoruz,  her daim Muzaffer olsunlar diye. Şükürler olsun ki, Azerbaycan ordusunda moraller yerinde.. Dünyü ajansları böyle diyor haberlerinde.
Bu arada, Ermenistan kaçışta.. Terki diyar eylemişler hem cepheyi, hem de askeri araçlarını konuşlandırdıkları bölgeleri.
Detayları oturduğum yerden almıyorum elbette. Ajansları tarıyor, kaleme alınan haberleri dikktle okuyorum.
Önce, Moraller yerinde diyerek, Azerbaycan Ordusuna ilişkin yazılanlar diyeyim.
Bölgeden detayları verenler, abonesi olduğumuz İHA’ nın acar muhabirleri. Murat Delice - Kamil Nadirli
 Azerbaycan'ın, işgal altındaki topraklarını kurtarmaya yönelik Ermenistan'a karşı yürütülen karşı operasyonların devam ettiğinden söz eder iken iki acar muhabir;
“Azerbaycan ordusunda görev alan askerlerin morali yerinde.” başlığı atıyorlardı.
Haliyle ilgimi çekti ve keyifle okudum kalemle alınanları. Haberde geçen şu cümle pek güzel geldi gözüme.
Şöyle idi o cümle; “Ermenistan tarafından işgal edilen topraklarını kurtarmaya yönelik operasyonlarını sürdüren Azerbaycan ordusu Ermenistan'a ait hedefleri vurmaya devam ediyor.
 Ermenistan'a ait tank, ikmal noktaları tek tek vuruluyor.
Ermenistan' a karşı başarılı bir operasyon sürdüren Azerbaycan ordusunda da askerlerin morali yerinde. Ermenistan tarafından işgal edilen Azerbaycan topraklarını geri almak savaşmaya hazır olduğu belirten asker, ‘Samimi olarak söyleyebilirim ki, Ermenistan ordusunu yok etmek için sabırsızlanıyoruz. İlerlemek için komutanlarımızın talimatlarını bekliyoruz. Azerbaycan bayrağını Şuşa’da Karabağ'ımızda dalgalandıracağız’ diyordu..”  
 Çok sayıda Azerbaycan vatandaşı da görev almak üzere gönüllü olarak orduya katılıyor. Bunu duymayan kalmamıştır dünyada. Sıra da gençler…
 Azerbaycan Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada ise, 27 Eylül’den itibaren başlayan çatışmalarda Ermenistan ordusunu cephe hattı boyunca Azerbaycan’ın mevzilerini ve sivil yerleşim birimlerini hedef aldığını ve saldırılarda ölen ve yaralanan sivillerin de olduğu belirtiliyordu.
Peki ya, karşı taraf.. Kaçanlar, kirişi kıranlar. Bu konuda da bir habere takıldı gözlerim. Kaçanlar anlatılıyordu bu haberde. Ne yalan söyleyeyim, keyifle, zevkle okudum detayları.
Dilerseniz sizler de bir göz atıverin.. Şöyle geliyordu balık;
“Cepheden kaçan Ermeni ordusuna ait askeri araçlar ve kamyonlar ilk kez görüntülendi”
Sınırlar ötesinden bu detaylar.   BAKÜ ‘ den.. Hber kayanğı yine İHA.. İyi ki abone olmuşuz yahu biz İHA’ ya..
Güzel gelişmeler, güzel havadisler bunlar. O halde paylaşmak greek..
Habere giriş cümlesi;  “Azerbaycan’ın Ermenistan’ın işgalindeki toprakları kurtarmaya yönelik başlattığı karşı saldırıda Azerbaycan ordusu tarafından ele geçirilen askeri araçlar ve kamyonlar ilk kez görüntülendi. “
Vallahi pek güzel gelişmeyi anlatıyor bu haber. Nasıl keyif almam ben şimdi…
 Haberde; Azerbaycan’ın işgal altındaki topraklarını geri almaya yönelik Ermenistan’a yönelik başlattığı karşı saldırının ilerleyen günlerinden bahisle,  Azerbaycan ordusunun, Ermenistan’ı kaçırdığından söz ediliyor. Ve de Ermenilerin cephede bıraktığı askeri araçları, Azerbaycan Ordusu’ nun  ele geçirdiğinden...
Hey Maşaallah deme de dur şimdi…! Ele geçirilen askeri araçlar orduya ait bir alanda görüntülenmiş..
 12’den fazla olan kamyon ve araçlarda çatışma izleri net şekilde.. Tamamının tahribata uğradığı  da görülmüş..Beter olsunlar, daha da beter..

BİR ÖNEMLİ KONU, BİR ÖNEMLİ SÖZ…
Böyle diyorum, Akdeniz halen ısınık vaziyette. Akdeniz hikayesi ve o hikayeyi soruna çevirenler malum.. Denilecek söz çok da, ben asıl okkalı iadeler diyeyim şimdi..
Bakan Dönmez’ in net ve sert sözü; "Akdeniz’de ne kimsenin hakkını yeriz ne de hakkımızdan vazgeçeriz"
Bu adar açık işte konu..  Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, "Akdeniz’de ne kimsenin hakkını yeriz ne de hakkımızdan vazgeçeriz" diyerek kalmamış sadece. Dahası güzel sözler de etmiş..
 Birleşmiş Milletler (BM) tarafından yayımlanan ve Türkiye ile Libya arasındaki deniz sınırı anlaşmasını tescil eden son gelişme üzerine konuşmuş sayın bakan..
Resmi sosyal medya hesabı üzerinden paylaşımda bulunmuş ve demiş ki;
"Meşru Libya hükümeti ile imzaladığımız deniz sınırı anlaşmamız BM tarafından tescil edildi.
Böylece uluslararası hukuka, hak ve adalete dayalı Akdeniz politikamız daha da güç kazandı. Hep söylediğimiz gibi Akdeniz’de ne kimsenin hakkını yeriz ne de hakkımızdan vazgeçeriz"
Bu arada, Milli Savuma Bakanlığı’ndan da bir çıkış vardı..
"Türkiye ve Libya arasında deniz yetki alanlarını belirleyen anlaşma BM tarafından tescil edildi. Libya ile 500 yıllık ortak tarihe dayalı çok yönlü ilişkilerimiz ve BM tarafından tanınan Milli Mutabakat Hükümetine eğitim, yardım ve danışmanlık desteğimiz devam edecek" ifadesi eşliğinde.
Akdeniz kadar, hatta daha da çok Azerbaycan’ da bizler için önemli.. Gelişmeler memnuniyetv erici.. Bu nedenle paylaşayım, edindiğim bilgileri aktarayım derdindeyim.. Bu tutumumdan dolayı, her ne kadar birileri eleştiri getirse de bendenize, ben de  pek de tın bu denilenler..
Azerbaycan, dualarım sizlerle… Bilin ki tüm Türkiye yanınızda..!