.

Siyaset kamuoyu hiç gündemsiz kalmıyor. Gün geçmiyor ki tartışma konularına bir yenisi ekleniyor. Birinin tartışması sonlanmadan, bir yenisi tartışmaya açılıyor. Bu nedenle, siyaset hep renkli..
 
CHP’ li kadın siyasetçi, Merkez ilçe Belediye Başkan yardımcısı Rebiye Ünüvar’ ın; “Çanakkale Kamuoyunun Bilgisine...!” vurgusu ile bir paylaşımı vardı, sosyalden gelen.
Hemen altında da bir baba savunma.. Bir kadın siyasetçiden..
 
Görevinden ayrıldığı dönemi hatırlıyorum da, şahsen ben de o kadın siyasetçiyi savunmuştum yazıya döktüğüm kendice düşüncelerimde.. Savumaya çalıştığım isim, CHP’ in eski Çan İlçe Başkanı Av. Ümran Aydın’ dı..
 
Şimdi bahsedeceğim konuya döneyim.
 
“Şahsımla ilgili  yalan, karalama, iftira, kara propaganda yapanlara cevabımdır” diyor ve ekliyordu  Kadın Başkan yardımcısı Ünüvar;
 
“- Hırsından yalan ve iftiranın bir şiddet türü olduğunu unutanlar…
 
- Mevcut iktidarın yarattığı iklimin arkasına sığınıp, sosyal medyayı sopa olarak kullananlar ve şantaj aracı yapanlar,
 
- Olaya, olguya, belgeye, bilgiye ve gerçeğe dayalı değil koltuk altında dosya gezdirdiğini fısıldayanlar,
 
Siz her kimseniz! Sol kültürde yalancılık, iftira, jurnalcilik yoktur. Mertlik, dürüstlük ve ahlaklı olmak vardır.
 
Sizleri önce ilahi adalete sonra da Çanakkale Kamuoyu’nun vicdanına havale ediyorum.” diye..
 
Siyasetçi eleştirilecek elbet.  Lakin, iftira, kara propaganda vesaire nereye kadar.30’ a merdiven dayadığım mesleğimde, ne denilenleri işitti kulaklarım.. Ne kumpasları canlı yayınlarda izledik daha geçen senelerde.
 
Siyasette, seçmene dokunmak yerine, laf üretip oy avı niyeti, artık tutmuyor millette..
 
Eskilerden bir söz vardır hatırımda kalan; “belden aşağı siyaset olmaz..” Politikanın kurtları böyle dererdi geçmişte.. Yeni siyasetçiler de buna göre şekillendirirlerdi siyasetlerini.. Eskiden di elbet hatırda kalanlar, halen şapka çıkarılanlar..
 
Yıllar geçti teknoloji gibi, siyasette değişime uğradı, siyasetçi de..
Eski siyaset ve siyasetçiierin o tartışmasız saygınlığını aramayanımız yok,haksız mıyım..?
 
Kadın politikacının çarpıcı bu çıkışına, destek veren bir kadın siyasetçiydi. Sayın Ünüvar’ ın paylaşımını hemen altındaydı dedikleri.
 
CHP’ nin Çan eski ilçe Başkanlarından Av. Ümran Aydın; “Omuzlara basarak yükselmeyi değil, kendi başarı ve çalışkanlığınız ile ilerlemeyi tercih etmedikçe, ülkemiz aydınlık yarınlarına ulaşamaz.
 
Kadın siyasetçilerimiz değerli ve önemli, önemle sahip çıkalım..” diyerek veriyordu, bence de en okkalı desteği..
 
SÖZLER NET VE HAYLİ AĞIR..
PEKİ YA, İTTİFAK NE OLACAK..?
 
İyi Parti Genel İdare Kurulu Üyesi ve Mahalli İdareler Kurulu Başkan Yardımcısı Rıdvan Uz, önceki gün Partisinin Ezine’deki ilçe kongresinde bazı ifadeler kullanmış..
Bu sözleri, ittifak çatladı, ittifakta deprem gibi, türlü türlü değerlendirmelere yol aç
CHP’li Çanakkale Belediyesi’ni hayli sert sözlerle eleştiriyor ve 80’e merdiven dayamış başkan ifadesini de kullanmış sayın Uz, CHP’ li Başkan Gökhan için...
 “Biz bütün ilçelerde Cumhuriyet Halk Partisi’nin belediye başkanları ile uyum içerisinde çalışma sürdürürken Çanakkale Belediyesi ile sürdüremiyoruz.
Sebebi şu; ahde vefa yok”  şeklinde özetlenebilecek dediklerinin devamı, öyle böyle değilmiş..
Tam olarak dediklerini, konuşmasını anlatır video görüntüden  tekraren dinledim.. Öyle böyle değildi, zehir zemberek sözleri..
Çanakkale Merkez İlçe Belediyesi Başkanı, sayın  Ülgür Gökhan’a anımsattığı bir konuda; Millet İttifakı'nın yerel seçimlerde elde ettiği başarının,  İyi Parti sayesinde kazanıldığı  vurgusuydu.
Ve diyordu ki sayın Uz;  “CHP, İyi Parti sayesinde Türkiye rekoru kırarak yüzde 61’le Çanakkale merkezde bir Belediye Başkanı seçti. Bunun bütün argümanları ortada. Bu başarıyı sağlayan da İyi Parti ailesi.”
Ardından, altını çizdiği başarının parçası, partililerine hitaben; “ Sizler olmasaydınız İstanbul yoktu, Antalya yoktu, Adana yoktu, Başkent Ankara yoktu. İstanbul’da ilk yerel seçimde 784 bin CHP’li sandığa gitmedi. Umutsuzluktan dolayı ilk seçimde sandığa gitmemişlerdi.” Şeklinde sözleri geliyordu sayın Uz’ un..
Dikkat kesildiğim ve ne yalan söyleyeyim; “Ne oldu da bu sözler edildi?” sorusunu da aklıma düşürdüğüm sonrası denilenleri, aynen aktarayım.. Bakalım sizlerin yorumu ne olacak..!
  “80’e merdiven dayamış bir belediye başkanı var” şeklindeki vurgusu, en başta en çok dikkat kesildiğimdi..
İYİ Parti kurmayı Uz; “Biz Millet İttifakı ruhuyla hareket ederken, bu ruha zarar vermeyin” diye ekliyor ve devam ettiriyordu sözlerini.
Şöyle ki ;“Seçim öncesi Çanakkale merkez anket sonuçlarında CHP adayının kazanması çok zor gözüküyordu. Bu anket hem iktidar partisinin elinde, hem bizim, hem de CHP’nin elinde vardır. Seçim sonucunda bizim desteğimizle Türkiye rekoru kıran ve seçilen Ülgür Gökhan oldu yüzde 61 ile. Peki sonra ne oldu?
Bütün ilçelerde Cumhuriyet Halk Partisi’nin biz belediye başkanları ile uyum içerisinde çalışma sürdürürken Çanakkale Belediyesi ile sürdüremiyoruz. Sebebi şu; ahde vefa yok.
 80’e merdiven dayamış bir belediye başkanı var. ‘Nasıl olsa bir daha belediye başkanı olmayacağım, bu vefayı göstermesem de olur’ mantığı işledi. Fakat bizlerin sorumluluğu bir pay veya koltuk verilsin anlamında değildi, biz buna hiç anlatamadık.
Bizlerin sorumluluğu; sizlere, sizden fazla oy taşıyan İyi Parti ailesinin, İyi Parti’ye gönül verenlerin getirmiş olduğu oyların vebaliyle, bu sorumlulukla biz size yanlış yaptığınız noktada şerhimizi koyuyoruz. Belediye meclis üyelerimizle, teşkilatlarımızla ilçe ve il yöneticilerimizle şerhimizi koyuyoruz. Çünkü bu Millet İttifakının adayıdır, CHP ne kadar oy verdiyse bizim arkadaşlarımız da İyi Partililer de o kadar oy vermiştir. Yapılan her yanlışın da hesabını sorma hakkımız vardır. Bu hakkımızı sonuna kadar da kullanacağımızı buradan ilan ediyorum”  diyordu Uz..
Bu denilenleri yorumlamaya kalksam, düşünceme tercüman olabilecek ifade bulamayacağım...
İyisi mi susayım.. Ne demişler, söz gümüş ise, sükut altın’ dır.. Altın der iken altın madencilerine destek olduğumu falan düşünenler çıkabilir. Yanlış anladınız.. Atalarımın sözüne sahip çıktım. Bütün Mesele bu..!