Sevgi olunca anlatılan, dikkat kesilmemek ne mümkün???

Hiç işittiniz mi daha evvel bir trakyalının kaleminden, aşkına ettiği sözleri?...
'Yok, hayır...' ise yanıtınız, buyurun size bir Trakyalı'nın kaleminden, konuştuğu gibi yazdıkları...
"Nufut Gözlü Sevgilim Asibe...
Te büle akşam oldu mu epten akılcımı alır, gözümü göğnümü bir oş edersin beyav... " diye başlayan cümleler..
Ve hemen ardından, yine koünuştuğu gibi kağıda yazdıkları..
"Abe Allah belacımı versin seni çok severim...." deyişi..
Dahası; "Yatmaz mıyım yatacıma abe bi direm uyku girmez güzlerime..
Dünerim şu tarafa dünerim bu tarafa ep gene silinmez ayalin beya..." şeklindeki tatlı sözleri..
Nasıl da yüreğe dokunmasını biliyior trakyalı.. Hep derim; "Trakyalı olsun da, çamurdan olsun beya.."
Aşk bu.. Sevda girdimi bi kere gönüle, kalp atışları değişir sevenin.. Düşenmez olur başka bi şeyi, yemek içmek falan unutulur..  
Ve işte, böylesi durumdaki trakyalı, ne de güzel anlatmış yaşadıklarını...
"Ekmekten sudan kesildim artıkın. Tarlada elim çapa tutamaz, kaavede desen ne bi laf ederim, ne de kiyaat oynarım.
Üldürdün beni beyaa... Düşün bobam düşün..
Amet Aganın sıpası gibi önüme baka baka solurum.
Akşamları sizin maallede sülerim 'Yarim sende vifa yokmu' şarkısını.
Duyarsın elbet. Ölmüş nenem bile dinner. 'Anlarım kızanım seni anlarım ama unda u boba varkene vermez sana asibeyi' der ep dilim..
İşte u zaman çeltik tarlasına döner gözlerim.
Epten gene vıcık vıcık olur aalamaktan... Şu boban olcak erifi,  yola getiremez misin beyaa..
Aşıklık çekeriz bilirsin işte. Eriye eriye gündöndü sapına döndük anacını satımının.
Agana da süle düümesin artıkın beni.
Sankim u iç aşık ulmamış. Düver Alla düver, sırtım gırnatacı Asan gibi kapkara oldu beyaa...
Takarım sana cumuriyet altını, alırım uzun tüülü mantu, cazlı düün bilem yaparım taa ne olsun beyaa... "
Verdiği sözler bitmez ki sevenin. Bir biri ardına eder sonrası daha sözlerini..
Trakyalı olsun da, çamurdan olsun Beyaa.. İşte, söz üzerine sözleri garibimin.
"Süle anana akşama çıtlatsın bunları bobana. Yosa atar em vallahi em billahi damarları beynimin. Buzmayasın adamın aklını.
Yarın gece Alil'le Üsiin'i alırım yanıma, atarım seni Ismayıl'ın arabaya undan sonra bulsunlar bakalım bulabilcekle mi..."
Ve atkmış yşartelleri sevgide deliye dönmüş trakyalının. Bir laf daha etmiş mektubunda;
"Te ben adama bu kadan süülerim başkacanada bişey sülemem...
Seni er şeyden çok seven sevgilin; Yolsuzların  Kara Mümin."
Ve mutlu son.. Türk filmi gibi be kızanım..
Bilin bakem ne olmuş? ara Mümin  ve Asibe bu mektupdan 3 ay sonra evlenmişler.
" Sevgi olsun anlatılan yeter ki!..." gerisi hayat işte.. Üle de lyaşanıyor., büle de... Değil mi???