Bütün gece kulak ağrısı yaşayan kızımın başında internette kulak hastalıkları hakkında öğrenmediğim hiçbirşey kalmadı desem yeridir.

Yaşamayan bilmez bu acıyı hadi buyrun beraber öğrenelim kulak hastalıkları ile ilgili bulduklarımı
Kulak Nedir? Kulağın Görevleri Nelerdir?
Kulak; kabaca dış kulak, iç kulak ve orta kulak olarak üç bölüme ayrılan bir duyu organıdır. Kulaklar sayesinde kişi, dışarıdan gelen sesleri işitebilir. Bunun yanında kulağın vücut dengesini sağlama gibi önemli bir görevi daha bulunmaktadır. Kulakta rahatsızlıklar ortaya çıktığında ise görece küçük olan bu organdaki problemler bütün vücudu kötü etkileyebilmekte ve yaşam kalitesini oldukça düşürebilmektedir. Kulakta ortaya çıkan hastalıkların tedavisi için, bir kulak burun boğaz hastalıkları (KBB) doktoruna başvurmak gerekmektedir.
Kulak Hastalıkları Nelerdir?
Günümüzde bilindiği kadarıyla kişinin hayatını olumsuz etkileyen birçok kulak hastalığı bulunmaktadır. Bu kulak hastalıkları; kulak çınlaması, otoskleroz, kolesteatom, dış kulak iltihabı, orta kulak iltihabı, kulakta aşırı kir oluşumu, kulak zarı delinmesi, vertigo, akustik nörinom, meniere, dış kulakta oluşan egzama, kulak nezlesi ve kulakta sıvı toplanması şeklinde sıralanabilir. 
Meniere 
İnsanlar arasında iç kulak tansiyonu olarak da bilinen meniere hastalığı aşırı basınç sebebiyle iç kulakta meydana gelen bir hastalıktır. İç kulak hastalıkları arasında en çok karşılaşılan hastalıklardan birisidir. Meniere hastalığı olan kişilerde iç kulakta bulunan ve dengeyi sağlamakla görevli olan yapılar zarar görür. Bu hastalığın en sık rastlanan belirtileri aniden gelen vertigo atakları, işitme kaybı ve kulak çınlamasıdır. Meniere hastalığının sebebi günümüzde tam olarak bilinememektedir ancak çeşitli alerjik reaksiyonlar veya enfeksiyonlar sebebiyle hastalığın tetiklendiği farz edilmektedir.
Kulak Tıkanıklığı
 Kulak tıkanıklığı çoğu durumda bir hastalığın sonucu olarak değil, kulak salgısının dış kulak bölgesinde birikmesi sonucunda ortaya çıkmaktadır. Salgılanan bu sıvı çoğunlukla vücut tarafından otomatik şekilde dışarı atılmaktadır. Fakat kulak yolunun dar olması veya kulağın içine yabancı bir cisim sokulması gibi durumlarda bu düzen bozulmaktadır. Özellikle kulakları temizlemek amacıyla yapılan çeşitli hareketler sebebiyle kulakta bulunan salgı aslında kulağın daha da derinlerine itilmekte ve böylelikle kulakta tıkanıklık oluşmaktadır.
Eğer kişinin kulağının iç kısmında kalan salgı miktarı belirli bir sınırı geçerse kişide uzun süreli kulak ağrıları, geçmeyen tıkanıklık ve işitme kaybı gibi durumlar ortaya çıkmaktadır. Bu yüzden kulakta geçmeyen bir tıkanıklık hissedildiği zaman vakit kaybetmeden bir kulak burun boğaz doktoruna başvurmak en doğrusu olacaktır. Kulak burun boğaz doktoru kulağın iç kısmına doğru itilmiş olan salgıyı çıkartacak ve kulak tıkanıklığı probleminizi tedavi edecektir.
Dış Kulak İltihabı
Dış kulak iltihabı genellikle kirli sulardan, havuz veya deniz gibi yerlerden kulağa geçen bakterilerin (Pseudomonas aeruginosa) ortaya çıkardığı bir hastalıktır. Kimi zaman ise mantarların sebep olduğu bu hastalık dış kulak hastalıkları arasında yer almaktadır ve kişide işitme kaybı, kulak kaşıntısı, kulakta şişme, kulakta kızarıklık, kulak akıntısı ve geçmeyen şiddetli kulak ağrısı şeklinde kendisini göstermektedir. 
Dış kulak iltihabı temelde mantarlar ve bakteriler yüzünden oluşsa da kulağın iç kısmının ince bir yapıya sahip olması, uzun süre biriken kulak kiri, sıcak ve nemli iklimlerde yaşanması, düzenli olarak temizlenmeyen havuzlarda yüzmek gibi çeşitli durumlar tarafından tetiklenebilen bir hastalıktır. İltihap görülen bölgede kimi zaman sarı kimi zaman yeşil renkli bir akıntı görülür ve genelde kulak bölgesinden kötü kokular gelir. Kişi kulağının tıkandığını hisseder ve elini kulağının dış kısmına götürdüğünde ağrı hisseder. Kulak çevresinde döküntüler de görülebilir. Dış kulak iltihabının tedavisi için genellikle antibiyotik tedavisi tavsiye edilmektedir. Bunun yanı sıra, çeşitli ağrı kesiciler ve kulak damlalarıyla da hastalık tedavi edilmeye çalışılır.
Orta Kulak İltihabı (Otitis Media)
Orta kulak hastalıkları arasındaki en yaygın hastalıklardan birisi de orta kulak iltihabıdır. Orta kulak iltihabı genellikle tekrar nüksetme eğiliminde olan bir hastalıktır. Orta kulak iltihabı her yaşta ve cinsiyette yaygın olarak görülen bir hastalıktır. 1-2 yaşındaki bebeklerde görülme ihtimali ise diğer yaşlara göre çok daha yüksektir. Orta kulakta iltihap oluşumunun önüne geçmenin en iyi yolu kulak temizliğidir. Kulak temizliği yapan kişilerde orta kulak iltihabı görülme sıklığının oldukça düştüğü kanıtlanmıştır. 
Orta kulak iltihabının belirtilerine geldiğimizde ise karşımıza şiddetli bir kulak ağrısı, ağrı sebebiyle ortaya çıkan sinirli ruh hali, yatar pozisyona geçildiğinde başlayan kulak ağrısı, yüksek ateş ve kulaktan akan sarı renkli akıntı gibi belirtiler çıkar. Orta kulak iltihabı belirtileri eğer hafif seyrediyorsa ve kişide yüksek ateş belirtisi yoksa iltihap kendiliğinden iyileşebilir. Ancak belli bir müddet geçtiği halde hastalık iyileşmemişse daha da gecikmeden bir kulak burun boğaz doktoruna başvurmak gerekir. Hastalığın tedavisi için genellikle iltihap kırıcı antibiyotikler yazılmaktadır. Eğer kulak zarında iltihaptan dolayı bir zedelenme veya yırtılma gibi durumlar oluşmuşsa antibiyotiğin yanında çeşitli kulak damlalarının kullanılması da tavsiye edilebilmektedir. 
Kulak Çınlaması
Kulak çınlaması hastalığı, tinnitus olarak da bilinmektedir. Aslında tek başına bir hastalık değildir, diğer hastalıkların bir semptomu olarak görülmektedir. Kulak çınlaması olan kişiler kulaklarında sebepsiz yere bir cızırtı veya siren sesine benzer bir ses duyduklarını söylerler. Kulak çınlaması genellikle yüksek gürültüye maruz kalan kişilerde ortaya çıkmaktadır. 
Bununla beraber boyun kireçlenmesi, kulak travması, kulakta oluşan enfeksiyonlar, yoğun kulak kiri, hamilelik, tiroit hastalıkları ve kullanılan çeşitli ilaçlar sebebiyle de kişide kulak çınlaması görülebilir. Kulak çınlaması tedavisinin özel bir yöntemi yoktur. Asıl olarak kulak çınlamasının altında yatan diğer hastalıkların tedavi edilmesi gerekir ve böylelikle kulak çınlaması da son bulacaktır. Bunun yanında kulak çınlaması olan kişilerin az tuz kullanması, stresten, gerginlikten uzak durması ve yüksek sesli ortamlarda bulunmaması gerekir.
Vertigo
Vertigo kulak hastalığı, en temel belirti olarak baş dönmesiyle kendini gösterir. Bu baş dönmesi ise genellikle iç kulakta ortaya çıkan problemlerden kaynaklanmaktadır. Bunu diğer iç kulak hastalıkları belirtileri olan işitme kaybı, kulak çınlaması gibi semptomlar takip eder. Ayrıca vertigo hastalarında mide bulantısı ve kusma da görülür. Vertigo hastaları, hastalığı genellikle ataklar şeklinde hisseder. Hastada birkaç gün boyunca oldukça ağır bir baş dönmesi, kulakta uğuldama gibi belirtiler görülür. Daha sonra bu durum kendiliğinden düzelir ancak bir süre sonra bir döngü halinde tekrar eder.
Kulak Hastalıklarının Nedenleri Nelerdir?
Kulak hastalıkları belirtileri ve kulak hastalıklarının sebepleri kişinin durumuna ve hastalığın doğasına göre çok farklı şekillerde yorumlanabilmektedir. Mevsimsel sebeplerden ve ani hava değişimlerinden dolayı kulak hastalığı ortaya çıkabileceği gibi enfeksiyon ya da aşırı yüksek gürültüye maruz kalma gibi durumlarda da kişide kulak hastalıklarının oluşumu tetiklenebilir. Bunlara ek olarak soğuk algınlığı veya grip geçiren kişilerde de çeşitli kulak ağrılarının görülmesi yaygın bir durumdur. 
Kulak Hastalıkları Belirtileri Nelerdir?
Kulak hastalıklarının belirtileri arasında en sık görülen belirti kulakta çınlama, iç kulak ağrısı ve kulak kiridir. Birçok sinsi hastalığın aksine kulak hastalıklarının belirtileri çoğu durumda hastalık ilerlemeden ortaya çıkar. İlk belirti genellikle kulakta rahatsız edici bir ağrı şeklinde kendisini gösterir. Bu belirtiler tedavi edilmeden ilerlediğinde veya tedavi edilse bile tedavi yetersiz geldiğinde bu ağrılar iltihaba dönüşebilir ve kulaktan sıvı akabilir. Bununla birlikte kişide günden güne artan işitme sorunları ve bir kulağın daha az duyması gibi sorunlar ortaya çıkabilmektedir. Dengede durmada güçlük, baş dönmesi ve kulak tıkanıklığı gibi belirtiler de kesinlikle ciddiye alınması gereken belirtiler olarak göze çarpmaktadır.