Sizleri bilmem ama, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ)’ nin farkındalık yaratmaktan usanmayan topluluğu bana yine alkış tutturdu.

Vekillik yaptığı yıllarda daha dünyada olmadığımdan, Milletvekili kişiliğine ilişkin pek de yorumda bulunamayacağım bir ismi, Mezarı başında anıp Kadına Seçme ve Seçilme Hakkı’ nın verilişinin yıl dönümünde okkalı bir mesaja daha imza atmış ÇOMÜLÜ’ lü gençler.
Merhume Politikacı Zekiye Gülşen’i, yadetmişler…
Öyle bir hanımefendiydi ki kendileri, 90’ lı yıllarda gönül verdiği partisinin devamı olan Doğru Yol’ un bıçağının kestiği dönemde, yine seçim bölgesi için istiyordu ‘Ne istiyor sa’ Başkentten.
Adam gibi adam diye tanımladığımız isimler vardır ya, Rahmetle Zekiye anne için bu bağlamda bu anlatım ‘devede kulak’ kalır.
Coğrafyamızda, hatırı sayılır, kişiliğine diyecek tek olumsuz cümle bulunamayan durumlarda, kadın için, ‘Osmanlı’ benzetmesi yapılır bilindiği üzere. İşte öyle bir isimdi Zekiye anne….
Alkışlamaya doyamadığım bu güzide topluluk, son nazik etkinliği ile önemli bir çalışma gerçekleştirmiş. Hem de Mezarlıkta.
Ve de aslında, bir Ders işlenmiş, herkese açık ayrıca…
Geçtiğimiz haftalarda onların köy çocuklarına ilişkin duyarlılığından bahsettiğim bu yeni neslin temsilcisi isimler, düşünüleni hayata geçirmeleri ile de göze çarpan, kısacısı Çılgın Türk gençleri oldular bana göre.
Hayata geçirdikleri her  programlarını dikkatle takip etmeye başladığım, ÇOMÜ’ nün çılgın fikirli topluluğu, belki Temcit Pilavı gibi olacak ama, hakikaten alkışları hak ediyor…

MEZARLIKTA DERS…
Bu da mı nereden çıktı? Ortaya çıkan bir şey yok aslında.
Verilen ders hepimize aslında.  Bu dersten bizlerde payımıza düşeni belki alacağız.
Tam da gününde, Türk kadınının önemini anlatmış ÇOMÜ’ nün çılgın fikirli gençleri.
Dedim ya, Kadına seçme ve seçilme hakkının verilişinin yıl dönümünde, Çanakkale’ nin ilk ve bugün itibariyle kadın Milletvekili Merhume Zekiye Gülşen’ in kabri başında, günümüz Türk kadınları adeta ‘Senin izindeyiz’ mesajı vererek anmışlar. Beraberindeki erkek öğrenci arkadaşları ile.
TBMM’ nin kadın vekillerinden Zekiye anne için, Kabristanlıkta ki bu anlamlı etkinliğe katılan isimlerden hiç birinin, belki de siyasete atılma düşüncesi yok.
Birkaç etkinlikleri ardından kısa sohbette bulunduğum gençler, bunu açıkça dile getirmiş ve haklı nedenlerini de söylemişlerdi.
Hiç o noktaya eğilmeden, politika ya atılma derdinde olmadığını bildiğim gençlerin, düşünüp hayata geçirdikleri bu özel anları aktarayım kısaca.
ÇOMÜ Halkla İlişkiler Topluluğu, Kadınlara Seçme ve Seçilme Hakkı verilişinin yıldönümünü TBMM’ nin ilk ve tek Çanakkale’ li kadın Milletvekili Zekiye annenin memleketi Lapseki’ de kutlamışlar.
‘Mezarlık ta, kutlama mı olur?’ denildiğini duyar gibiyim. Elbet te amaç kutlama yapmak değildi.
Öte dünyaya göçse bile, bir ismin asla unutulmayacağını göstermekti…
Çanakkale’nin tek kadın milletvekili Zekiye Gülşen’i mezarı başında anıp, Kadınlara Seçme ve Seçilme Hakkı verilişinin 82. yıldönümünde anlamlı bir çalışmaya imza atan Topluluk, ailesi dışında o’nu tanıyanların ‘bayramdan, bayram’a ziyaret ettiği kabri başında dualar edip, kuruyan çiçeklerin dallarını, Selvilerden dökülen kuru dalları temizlemişler önce.
Hiç tanımadıkları Zekiye annenin kabrinin toprağını düzenlemiş, mevsime uygun çiçeklerle süslemişler bir de…
Onsekiz Mart’ lı gençler,  Şehitler coğrafyasının tek kadın milletvekili olma özelliğini de halen taşıyan Merhume Zekiye annenin olası düşündüklerine de tercüman olmuşlar adeta.
 Demişler ki; “Kadınlarımıza bu hakkı veren Atatürk’ü saygıyla anıyoruz”
Sağlıklı yıllarında bir çok kez birebir sohbet ettiğim Zekiye anne, tam da böyle söylerdi.
Kolay değil elbet. Adı dünyaca bilinen bir kentin,  Kadın Milletvekili olmak. Hem de onca yıldan sonra halen ‘ Tek kadın milletvekilimiz Gülşen’ diye anılmak.
Gençlerin, Kabristanlık ziyaretinde üzerlerine basarak dillendirdiği bir konu daha vardı.
O’ da, “Geçen 82 yıl içinde Çanakkale’de sadece 1 kadın milletvekilinin çıkması üzüntü vericidir” değerlendirmesi ile  aktarılan.
Çanakkale’nin son 50 yıl boyunca nüfusunun yarısından fazlası kadın olmasına karşın, Siyasi partilerin listesinde genelde seçilemeyecek sıralarda neden kadınlara yer verilir, bunu da anlamak elbette imkansız.
Kimse merak buyurmasın, ÇOMÜ’ nün gençleri bu konuda da laf etmiş. Nasıl mı? Aynen şöyle;
“Oysa kadınlar yönetimde yoktur. Çanakkale’de bir kadın belediye başkanı yoktur. Kadın muhtar sayısı % 10’u geçmez. Bununla birlikte kadın parti başkanı, kadın muhtarlar, kadın dernekleri vardır. Bu umut vericidir.
Daha fazla olmalıdır. Buna dikkat çekmek istedik. Bu ay içinde “Haydi Kadınlar Yönetime” isimli bir program düzenleyeceğiz. Umarız yönetime kadın eli daha fazla dokunur”  sözleriyle elbet.
Gelinde alkışlamayın gençleri. Ne de güzel tespitlerle anlatmışlar bir gerçeği.  
Topluluk Başkanı Batıhan Alay’ ın da bir değerlendirnmesi olmuş Lapseki kabristanılğında.
Kadınların yönetimdeki yerine dikkat çekip, ‘Alayına’ der gibi sitem etmiş aslında, Kadın yönetici ya da siyasetçinin önünü açmayan hemcinslerine.
İşte Topluluk başkanı Alay’ ın o sözleri;
“Kadınların yönetimi aileden başlar. Ulu Önder Atatürk bu anlamda kadınlara seçilme hakkı vererek bunu toplumsal boyuta taşımıştır. Eski Türklerden bu yana kadınlar önemli bir yere sahip olmuştur.
Medeni olarak gördüğümüz Avrupa’dan bile daha önceki bir  tarihte, kadınlarımız bu hakka sahip olmuştur. Üstelik tam 82 yıl önce.
Bugün ise, yine aynı tarihte bir milletvekilimizin mezarını ziyaret etmekten ve kendisini unutmamış olmaktan onur duyuyoruz”
Mezarlıkta verilen ders, buydu özetle…