Türk dünyası ve Kıbrıs Türkleri için verdiği mücadele ve yaptığı çalışmalar dolayısı ile Çanakkale Onsekizmart Üniversitesi tarafından Fahri Doktora ünvanı verildi.  Ayrıca KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar,    “Mavi Vatan İçerisinde KKTC’nin Stratejik Önemi ve Konumu” konulu ilk dersi verdi.

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İÇDAŞ Kara Yusuf Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen törene Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Vali İlhami Aktaş, Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Cüneyt Erenoğlu, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, il müdürleri, siyasi parti temsilcileri, çok sayıda akademik personel ve öğrenci katıldı.  Törenin açılış konuşmasını   rektör Erenoğlu yaptı. Erenoğlu, yeni akademik yılın başarılı geçmesini diledi, dünyada ve özellikle Filistin’deki insanlık onuruna aykırı saldırıları kınadı, bir an önce son bulması temennisinde bulundu. Erenoğlu, üniversite ve çalışmaları hakkında da bilgi verdi. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın konuşması öncesinde, Cumhurbaşkanlığı tarafından hazırlanan Kıbrıs’taki iki devletli çözümü içeren  yeni siyaset ve son gelişmelerle ilgili video gösterimi yapıldı. Cumhurbaşkanı Tatar’ın özgeçmişinin okunmasının ardından Cumhurbaşkanı Tatar’a fahri doktora tevdi edildi. Cumhurbaşkanı Tatar, daha sonra üniversitede yeni akademik yılın açılış dersini verdi.

“Mavi Vatan İçerisinde KKTC’nin Stratejik Önemi ve Konumu” konulu ilk dersinde Ersin Tatar “Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi adı üstünde, tarih 18 Mart 1915, sayıları 250 bine yanaşan  şehitlerimizi anma günü. Ayrıca tarihte milletimiz için bir dönüm noktası olan  Çanakkale Deniz zaferinin tarihini taşıyan bu üniversiteden aldığım bu unvan için teşekkür ediyorum. Okul yıllarında Mustafa Kemal Atatürk’ün bir yarbay olarak sahneye çıkmasında, liderliği, kahramanlığı ve yol göstericiliği ile  ‘Ben size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum’ deyişi ile     Nusrat mayın gemisi ve Seyit onbaşı gibi nicelerinin kahramanlıkları ile  İngilizleri ve diğer güçlerş püskürtmeleri. Ondan sonraki süreçteki  kurtuluş savaşı ve Bu yıl Cumhuriyetin 100. Yılını kutluyoruz” dedi.

Hukuki Bir Mesele Değil Siyasi Bir Karardır

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs hükümetinin Avrupa Birliği’ne alınmasının Türkiye Cumhuriyeti'ni Kıbrıs'tan çıkartmak olduğunu söyleyerek, “Doğu Akdeniz'deki doğalgaz zenginlikleri, jeostratejik, jeopolitik gelişmelerle; Doğu Akdeniz'in stratejik öneminin arttığı bugünlerde, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'den dışlanması elbette ne Türkiye Cumhuriyeti'nin ne Kıbrıs Türk halkının kabul edeceği bir şey değildir. Dolayısıyla biz özellikle Annan Planı dediğimiz uluslararası kapsamlı Birleşmiş Devletlerin 2004 yılında hazırlayıp sunduğu bir plan. Bize yaratacağı sıkıntılara rağmen bizlerin ‘evet’ demesi Rumların buna ‘hayır’ demesine rağmen onların tek taraflı Avrupa Birliği’ne alınmalarıyla 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuruluş esaslarının ihlal edildiğini görüyoruz. Çünkü o anlaşmada Türkiye ve Yunanistan’ın birlikte üye olmadıkları herhangi bir devletler topluluğuna Kıbrıs giremez şeklinde açık ve net hükümler vardır. Nasıl olur da Türkiye Cumhuriyeti Avrupa Birliği'ne üye olmamasına rağmen Kıbrıs tek taraflı olarak Avrupa birliğine anlıyor ve orada Yunanistan'la birlikte Kıbrıs Cumhuriyeti dengeleri aleyhimize dönüştürebiliyor? Çünkü Kıbrıs o kadar milletimiz için önemli bir ada ve ada etrafındaki Mavi Vatan’daki hakkımız açısından kabul edilebilir bir şey değildir. Biz bunu sürekli olarak muhataplarımızla paylaştığımızda; bu hukuki bir mesele değil, bu siyasi bir karardı” dedi.

Kıbrıs’ta 2 Devletli Çözüm

Kuzey Kıbrıs Cumhurbaşkanı Ersin Tatar “Siyasi bir karara Kıbrıs Avrupa Birliği’ne alarak Türkiye'yi dışlamak ve Türkiye'nin garantör ülke olduğu, Kıbrıs meselesinde bizlerin hakkını çiğnemek süreciyle yapılan büyük bir haksızlık. Ama işte bugünlerde savunduğumuz siyaset, bir bakıma bunun bir yansıması olarak ortaya çıkmıştır. Madem Kıbrıs Cumhuriyeti, Avrupa Birliği’ne alınıyor, bizlerin hakkı, hukuku o şekilde çiğnenmektedir. Artık Kıbrıs'ta federal temelde bir ortaklık çözüm şekli değil. Kıbrıs'ta artık yeni siyasetin gereği 2 devletli çözüm. Yani Kıbrıs'ta bir anlaşma olacaksa, 2 devletin iş biriyle bir anlaşmanın olabileceğini Kuzey Kıbrıs Türkiye Cumhuriyeti’nin de mutlak surette egemen bir devlet olarak bu anlaşmanın bir parçası olması gerekiyor. Bir anlaşmadan sonra mutlaka Kıbrıs Türk halkının da kendi bağımsızlığı ve özgürlüğünün sürdürebilmesi ve garantör ülke Türkiye ile garantörlüğün devamı için, Türk askerinin adada caydırıcı güç olarak devamı için, mutlak surette Kıbrıs Türk halkının söz sahibi olabilmesi için işte yeni siyaseti gündeme getirdik” dedi.

Mavi Vatanda Hakkımız Korumak İçin Kuzey Kıbrıs’ın Varlığının Kalması Gerekiyor

Kıbrıslı Türklerin Avrupa Birliği meselesiyle çekip, Türkiye ile bağların kapatılması amaçlandığını söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, “Türkiye'nin garantörünün modası geçtiği için Türkiye'nin garantörünü ortadan kaldırması, Türk askerini alandan çekilmesi. Filistin'de olayları görüyoruz. Filistin halkının sivil ve masum insanlarına, çoluk çocuğa yapılanları gördük. Dolayısıyla Kıbrıs'ta da bizlerin Doğu Akdeniz'deki varlığımızın sürdürebilmesi için, milli değerlerin, bekanın; hem yavru vatan hem anavatan, hem ‘Mavi Vatan'da hakkımızın hukukumuzun korunması için mutlak surette Kıbrıs’ın kuzeyindeki egemen Türk devletinin yaşaması gerekiyor. Bütün bunlar milli siyasetin bir parçası olarak ‘Mavi Vatan'da bizler için vazgeçilmez değerler olduğunu, buradan bir kez daha paylaşıyorum. Değerli arkadaşlar, değerli öğrenciler,  sizler için Kıbrıs meselesi elbette çok önemlidir diye düşünüyorum. Çünkü gelecekte Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetecek olan değerli gençler sizlersiniz. Dolayısıyla Çanakkale'de yaşananlar, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu yolunda milletimizin fedakarlıkları, şehitlerimiz, ödenen bedeller, bir Cumhuriyet.  Ama aynı değerleri taşıyan Doğu Akdeniz'de da bir Türk devleti, onun adı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin de yaşatılması, güçlendirilmesi ve kendi egemenlik hakları ile kıyı, karasuları haklarıyla, ekonomik münhasır bölge hakkıyla, hukukuyla sadece Kıbrıs’ın kendi toprak parçası değil, aynı zamanda ‘Mavi Vatan'daki bütün bu hak ve hukuk, hem güvenlik meselelerinde hem jeostratejik, jeopolitik aynı zamanda doğal kaynaklar, hem hava sahası bağlamında Türkiye'nin de güvenliği için fevkalade önemli olduğunu sizlere paylaşmak istiyorum. Kıbrıs bizimdir, tarihtir, milletin bir parçasıdır, Kıbrıs’ın geleceği parlaktır. Kıbrıs, Doğu Akdeniz için çok önemlidir. Kıbrıs'a hep birlikte sahip çıkmamız ve Türk Devletler Teşkilatı’nın söylediğin gibi ‘en güneydeki bir Türk Devlet’i olarak orada bütün Türk dünyasının temsilcisi olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin güçlendirilmesi, milli menfaatlerinizi ve ulusal çıkarlarımızın bir gereğidir” dedi.

Yapılan konuşmanın ardından KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve beraberindeki protokol üyeleri ÇOMÜ Terzioğlu Yerleşkesi’nde bin 52 kişilik kapasiteye sahip yurdun temel atma törenine geçti. Burada konuşan Cumhurbaşkanı Tatar, yeni yurdum tüm öğrenciler için hayırlı olsun temennisinde bulundu. Konuşmanın ardından Cumhurbaşkanı Tatar ve beraberindekiler, hazırlanan stanttaki butonlara basarak hizmet binasının temel atma törenini gerçekleştirdi. Törenin ardından Cumhurbaşkanı Tatar, ÇOMÜ Rektörü Cüneyt Erenoğlu'nu makamında ziyaret etti.

Cuma Deren – Şerife Erdem