Siyasette 'Tek adam' karşıtı söylemleri ile anılan CHP' de, Kaybedilen Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında, Çanakkale siyasetini kapsayacak şekilde adeta kartlar yeniden karıldı.Çanakkale il örgütünün isteyip, ancak Genel Merkez' de görevli bir kurmayın  sunduğu isim, Milletvekilliği aday adayılğı  nedeniyle ettiği istifa ile boşalan  İl Başkanlık görevine atanmştı.
İstifa ile boşalan Başkanlık koltuğuna oturması için, o günlerde CHP il yönetimi kendi arasında bir seçim yapmış, Doğan Ateş' in ismi öne çıkmıştı.
Başkent Ankara' da karar alan Genel Merkez,  Çanakkale İl Başkanlığı için, İl örgütünün kendi arasında  seçtiği Doğan Ateş-'i  değil,  Partinin o günlerdeki  bir kurmayının sunduğu ismi, Sabiha Güler Koçer'i  göreve atamıştı.
"ASIL DEĞİŞİM VE YENİLENME,ÇANAKKALE'DE OLMALI..."
Eski başkan Ural, daha önce de ismi genel merkeze sunulmasına rağmen Ateş’in ilk seferde neden atamasının gerçekleşmediğini sorgulayan sözler etti.
Asıl değişim ve yenilenmenin, Çanakkale’de olması gerektiğini savundu.
Kentin nitelikli ve etik değerleri olan siyaset anlayışıyla yönetilmesi gerektiğinin altını çizen Ural,  barışın ve özgürlüklerin kentinde baskı ve ‘ben bilirim’ anlayışına son verilmesi gerektiğini söyledi.
----------------------------------------
5 AY GECİKMELİ ONAY ÇIKTI,
ESKİ BAŞKAN SORULARLA GELDİ..
----------------------------------------
Ankara, Çanakkale' nin seçtiğine 5 ay sonra onay verdi. CHP İl Yönetimi, İl Başkanı Metin Ümit Ural ' ın vekil aday adaylığı nedeniyle istifası ile boşalan koltuğunda  görmek istediği Doğan Ateş adını, aylar sonra Genel Merkeze kabul ettirdi. 
Yaşanan bu gelişme üzerine, eski Bşakan Ural, çok çarpıcı sorularla geldi, 'neden?' diyerek altını çizdikklerine yanıt aradı.
"ASIL DEĞİŞİM VE YENİLENME,ÇANAKKALE'DE OLMALI..."
Eski başkan Ural, daha önce de ismi genel merkeze sunulmasına rağmen Ateş’in ilk seferde neden atamasının gerçekleşmediğini sorgulayan sözler etti.
Asıl değişim ve yenilenmenin, Çanakkale’de olması gerektiğini savundu.
Kentin nitelikli ve etik değerleri olan siyaset anlayışıyla yönetilmesi gerektiğinin altını çizen Ural,  barışın ve özgürlüklerin kentinde baskı ve ‘ben bilirim’ anlayışına son verilmesi gerektiğini söyledi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)' nde,  yeni il başkanı görevlendirilen isim için, eski başkan Metin Ümit Ural çarpıcı ifadeler ile sesini yükseltti.
CHP Çanakkale İl Başkanı olarak Doğan Ateş’in görevlendirilmesinin ardından, eski il başkanlarından Metin Ümit Ural, Genel merkez tarafından atanan Sabiha Güler Koçer' in, 5 ay gibi kısa sürede istifa kararı alarak, 24 Haziran tarihinde görevinden ayrıldığına dikkat çekti.
Koçer’in istifasıyla boşalan koltuk için, Çankakle örgütününü  bekleyişi kısa sürdü.
CHP  İl yönetim kurulu tarafından, adı başkanlık için  sunulan İl Sekreteri Doğan Ateş 5 ay sonra göreve gledi.
Eski başkan Ural, daha önce de ismi genel merkeze sunulmasına rağmen Ateş’in ilk seferde neden atamasının gerçekleşmediğini sorgulayan sözler etti.
Asıl değişim ve yenilenmenin, Çanakkale’de olması gerektiğini savundu.
Kentin nitelikli ve etik değerleri olan siyaset anlayışıyla yönetilmesi gerektiğinin altını çizen Ural,  barışın ve özgürlüklerin kentinde baskı ve ‘ben bilirim’ anlayışına son verilmesi gerektiğini söyledi.
"YORUMU SİZLERE BIRAKIYORUM"
Açıklamasında; “Değerli yol arkadaşlarım, sevgili Çanakkaleli hemşerilerim; bir konuda sorgulama ve neden böyle bir uygulama ile karşılaşıldı konusunda bilgilendirme yapma ihtiyacı hissederek sizlerle paylaşmak istedim.
Yorumu sizlere bırakıyorum.   CHP Parti içi seçimlerde 2020 yılı il kongresinde seçilerek il başkanlığımda il yönetim kurulumuz göreve geldi. 34 ay gibi bir süre görevde kaldım ve genel seçimlerde Çanakkale’mize hizmet amaçlı görevimden istifa ederek milletvekili aday adayı oldum. Partimiz tüzüğü gereği il yönetim kurulu kendi içinde seçimle dışarıdan veya içerden bir arkadaşımızı seçerek öneride bulunur ve genel merkez onayıyla yeni il başkanı göreve gelir demesine rağmen, bu dönemde bir genelgeyle bu askıya alındı. Çanakkale siyaseti her dönem ve bu seçimde de olduğu gibi maalesef olması gerekeni değil keyfiyet bir kararla gereğini yaptı.   İl Yönetim Kurulu kendi içinden bir aday üzerinde mutabakata giderek öneride bulunmasına rağmen Çanakkale siyasi elitleri, seçilmişleri, belirleyicileri her dönemde önde olanları, kapalı kapılar ardında anlaştıklarını söyleyerek il yönetim kurulunca önerilen Sn. Doğan Ateş’in İl başkanı olmasını uygun görmediklerini söyleyerek atanmasını engellediler. Neden acaba?  " diye konuştu.
Ural, yaşanılan sürece değindi,  "Ardından il yönetim kurulu üyesi bir kadın arkadaşımızı Sn. Güler Koçer’i uygun görüp atatarak il başkanı olmasını sağladılar.
Atanarak göreve getirilen il başkanımız bu görevini seçim sürecinde yürüterek nedenini bile açıklamadan Kurban Bayramı öncesi istifa ederek görevi bıraktı. Halen bir açıklama bile yok!   İl yönetim kurulumuz tüzük gereği yapılması gerekeni yaparak 5 ay önce kabul görmeyen İl Sekreterimiz Sn. Doğan Ateş’i tekrar İl Başkanı seçip genel merkez onayına sunup onaylatarak yeni il başkanımız belirlenmiş oldu.
Kendisini ve birlikte seçimle yönetime gelmiş il yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımı kutluyor çalışmalarında başarılar diliyorum.   İşte sorularım şimdi, bu kent daha önceki yazılarımda da söylediğim gibi; neden siyaseten bu ve buna benzer olumsuzluklarla sürekli yüz yüze kalıyor, neden bunları yaşıyor?
Neden 5 ay önce il başkanı olması gerektiği halde istenmeyen kabul görmeyen il başkanımız şimdi kabul görüyor? Neden seçilmişler siyaseti istediği gibi tasarlayıp yönetiyor? Neden yetkiyi alana kadar sosyal demokrat olan elitler yetkiyi ele geçirince her konuda karar verici ve istediğini yapan adam oluyor? Ve neden bu kentin sol, sosyal demokrat partilileri her yapılanı kabulleniyor ve tepki göstermiyor, anlamış değilim. 
 İşte asıl değişim ve yenilenme Çanakkale’mizde olmalı, bu kent nitelikli ve etik değerleri olan siyaset anlayışıyla yönetilmeli, barışın ve özgürlüklerin kentinde baskı ve ben bilirim anlayışına son verilmelidir. Çok zor değil istersek başarabiliriz, hep yönetilen ve kabul eden değil, karar veren ve yöneten olmalıyız. Biz istersek başarabiliriz.”  
Şerife Erdem