Yaşanan kuraklık nedeni ile Orman ve Su bulunan toprakların çok değerli olacağını, bu nedenle vatandaşların tarlalarını satmama tavsiyesinde bulunarak “Pandemide gördünüz, gelişmiş-gelişmemiş ülke farkı olmaksızın, ne kadar gıda, tarım ihtiyacının olduğunu herkes fark etti. Pandeminin ne zaman biteceği belli değil. Dünyanın konjonktüründe muhtemel kuraklıklar var. O yüzden suyun, ormanın olduğu yer çok kıymetli hale gelecek. Bayramiç’in köylerinde yaşayan vatandaşlarımızın mecbur kalmadıkça tarlasını satmamasını ısrarla tavsiye ediyorum” dedi.
Çiftçilerin makine kullanımına geçmesi, süt kalitesi, hayvan sağlığı, iş gücü ve zaman kazanımı amacıyla, Çanakkale Valiliği öncülüğünde  Tarım ve Orman İl Müdürlüğü tarafından tarafından gerçekleştirilen 100 adet Süt Sağım Ünitesi dağıtımı, 30 ton İtalyan çimi dağıtımı ve Küçükbaş Hayvancılığı Destekleme Projesi Sertifika töreni programı gerçekleştirildi.  Tarımın yanı sıra hayvancılığın da gelişmesine katkı  sağlamak amacı ile gerçekleştirilen  programa Ak Parti Grup Başkanvekili  Bülent Turan, Milletvekili Jülide İskenderoğlu, Kaymakam Alper Taş, Belediye Başkan Yard. Ferdi Yılmaz,  Bayramiç Ziraat Odası  Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Pehlivan, Çanakkale Ticaret Borsası Başkanı Kaya Üzen, İl Tarım Ve Orman Müdürü Erdem Karadağ, Çanakkale Orman Bölge Bölge Müdürü V. Yusuf Karartı, Bayramiç Orman Müdürü Zafer Özbek, İlçe Tarım Ve Orman Müdürü İbrahim Çobanoğlu, STK Başkanları, siyasi parti temsilcileri ve muhtarlar katıldı.
 100 adet Süt Sağım Ünitesi dağıtımı, 30 ton İtalyan çimi dağıtımı ve Küçükbaş Hayvancılığı Destekleme Projesi Sertifika töreni programı Saygı Duruşu ve İstiklal Marşının ardından başladı.  Programın açılış konuşmasını yapan Çanakkale Tarım ve Orman Müdürü Erdem Karadağ, İl Müdürlüğü olarak Bayramiç başta olmak üzere, Çanakkale genelinde  yapılan projeler ve hayata geçirilen hizmetler hakkında bilgiler verdi.
Bayramiç Tarım Alanında Adından Söz Ettirmeye Başladı
Programda bir konuşma yapan AK Parti Grup Başkan Vekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, Bayramiç İlçesine yapılan yatırımları değerlendirerek, son yıllarda Bayramiç’in her alanda adından söz ettirdiğini belirterek “Tarihiyle, son dönem turizmiyle ama hepsinden öte tarımıyla, meyve sebzeciliğiyle, ormanıyla çok özel ilçemiz Bayramiç. Bazıları Bayramiç’i tarif ederken ‘çıkmaz bir sokakta’ der. Ama son dönemde çıkmaz sokak bir tarafa, aranan, bulunan özel bir ilçe haline gelmeye başladı. Bunan çok büyük bir onur duyuyoruz. Akif’in evinin Türkiye’de tekrar sahneye çıkması, galasının yapılması Meclis’te, filminin yapılması gibi birçok turizm faaliyetiyle beraber hem tarihe olan borcumuzu ödemek için, hem bölgemizin sağlamak için önemli adımlar attık. Geldiğimiz yerde de büyük mesafe aldık. Ama son dönem turizm faaliyetleri değil,  tarımda da Bayramiç’imiz klasik tarımın ötesinde adından söz ettirmeye başladı. Bayramiç Beyazı’nın tescil alması, ama daha ötesi Avrupa Birliği tescili alması, yine çok yakın tarihimizde tahin helvamızın Bayramiç’te tescilinin yapılması marka değeri olan ürünlerin hayata geçmesi için çok kıymetliydi. Kazdağlarının hemen eteğinden temiz havasıyla yemyeşil ortamıyla Bayramiç, bambaşka bir ilçemiz” dedi.
Tarihi Bir Gün Yaşadık
Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılımı ile Biga’da ve Çanakkale 1915 Çanakkale Köprüsünde gerçekleştirilen törenlerini de hatırlatan AK Parti Grup Başkan Vekili Turan, tarihi bir gün yaşadık diyerek “Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanımızla beraber Çanakkale’de tarihi bir gün geçirdik. Köprümüzün son tabiyesinin yerleştirilmesiyle beraber, Cumhuriyetimizin 100’ncü yılına atıfla 2023 metre ayak aralığı, Mart’ın 18’ine atıfla 318 metre ayak yüksekliği, Şehitler Abidemizin dört ayaklı görselinin köprünün altına yerleştirildiği, Seyit Onbaşı’nın toplarının üstlerde olduğu, Türk bayrağı renklerini içinde bulunduran bir köprü hayata geçiyor. Hep söylüyorum, o köprü Lapseki’nin Gelibolu’nun değil sadece. Bayramiç’in tarımının da köprüsü. Burada ihracatı daha da arttıracak olan, peynir, zeytin, süt başta olmak üzer tüm bölgenin üretimlerini çok daha rahat İstanbul pazarlarına, Avrupa pazarlarına götürme imkanı verecek olan özle bir köprü. Ardından Biga’da, Çanakkale genelinde 780 milyon liraya varan büyük rakamla inşa edilen 33 yatırımın açılışını yaptık. Hemen arından da Troya Müzesinde Cumhurbaşkanımızla beraber Yahya Çavuş belgeselini izledik. Cumhurbaşkanımız, ‘beni ağlattınız evlat’ dedi. Harika bir filmdi, güzel bir ortamdı. Tüm Türkiye’ye Yahya Çavuş diye bir kahraman olduğunu gösterme imkanı bulduk” ifadelerini kullandı.
Çanakkale’ye 9 Milyar Tarım Girdisi Var
Bülent Turan Konuşmasının devamında “Çanakkale’miz özel bir kent. Anadolu’da illeri ele alın, bir yada iki ana başlığı vardır. Maden kentidir, kömür çıkar başka bir şey çıkmaz. Sahil kentidir turizm vardır, başka bir şey olmaz. Ama Çanakkale’mizde, Türkiye’nin hangi ilinde ne varsa, az veya çok hamdolsun burada da var. Çanakkale’miz tarım kenti desek eksik kalır. Turizm kenti desek eksik kalır. Sanayi desek eksik kalır. Tarihe desek eksik kalır. Hepsinin olduğu çok özel bir kent. Çanakkale’mizde 115 farklı tarım ürünümüz var. Çok büyük bir rakam bu. Bunların da 47 tanesi ilk 10 üretimde. Yani ezbere üretim değil. Çalışılmış, projelendirilmiş, devlet önünü açmış, destek vermiş. Kapya biber var Yenice’de, Türkiye’nin yüzde 21’ini bu bölge üretiyor. Şeftalinin yüzde 19’unu Çanakkale üretiyor. Aynı şekilde nektarinin yüzde 25’ini Çanakkale üretiyor. Bunlar çok kıymetli rakamlar. Çanakkale’deki gıda üretimlerimiz gelir olarak hesaplandığında 2002 yılında 500 milyonlardayken, şuan 9 milyarı buldu. Yani 9 milyar tarım girdisi var Çanakkale’mize. Bunlar büyük rakamlar. O yüzden tarımla ilgili her türlü çalışmayı desteklemek, hayvancılıkla ilgili her türlü çalışmaya omuz vermek bizim için ayrı bir görev” dedi.  
Suyun Ormanın Olduğu Yer Kıymetli Olacak O yüzde Tarlalarınızı Satmayın
AK Parti Grup Başkan Vekili Bülent Turan, Pandemide yaşanan gıda sorunu ve yaşanan kuraklığa dikkat çekerek , su ve ormanın olduğu yerlerin ilerleyen zamanlarda çok kıymetli olacağını, bu nedenle vatandaşların tarlalarını ısrarla satmamalarını tavsiye ettiğini belirterek “Ezine’de tüm Çanakkale’nin gıda OSB’si inşa ediliyor. Geçen yıllarda köylülerimiz asla tarlasını satmasın, evlerini satmasın demiştim. Şimdi daha somut olarak söylüyorum. Hayvancılığın, gıda üretiminin, tarımın geliştiği bu topraklarda üretim çok kıymetli olacak. Köyler daha kıymetli olacak. Sahilin kıymeti başka. Ama ormanın, tarımın kıymeti bambaşka olacak. Pandemide gördünüz, gelişmiş-gelişmemiş ülke farkı olmaksızın, ne kadar gıda, tarım ihtiyacının olduğunu herkes fark etti. Pandeminin ne zaman biteceği belli değil. Dünyanın konjonktüründe muhtemel kuraklıklar var. O yüzden suyun, ormanın olduğu yer çok kıymetli hale gelecek. Bayramiç’in köylerinde yaşayan vatandaşlarımızın mecbur kalmadıkça tarlasını satmamasını ısrarla tavsiye ediyorum. Şehre göç var, yarın köye göç olacak. Ezine Gıda OSB’sinde 90’a yakın fabrika temeli var. Artık zemin, temel çalışmaları başlıyor. 1-2 yıl içerisinde çok büyük fabrikaların bacalarının tüttüğünü göreceksiniz. Bu bölge işçi bulamayacak. Eğer siz bir yere 90 tane fabrika yaparsanız işçi sorunu olacak. Altyapı sorunu olacak, doğalgaz sorunu olacak, su sorunu olacak. Şimdiden tüm ilgilileri uyarıyorum, hem belediyelerimizi, hem kaymakamlıklarımızı. Fabrika yapmak yetmez, fabrikanın yan hayatı var. İşçi bulmak, diğer alt yapılar gibi. Su bile yetmez yer geldiğinde. O yüzden herkesin şimdiden bu gelişen ve büyüyen, tarımla ilgili iddiası olan şehre hazırlık yapması kendi alanında çalışması gerekir diye ifade etmek istiyorum” dedi.
 
Devlet Üzerine Düşeni Yapıyor
Devlet tarafından hem çiftçilere hem de üreticilere verilen desteklere dikkat çeken AK Parti Grup Başkan Vekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan “221 bin tane büyükbaş hayvanımız var Çanakkale’de. 700 binden fazla küçükbaşımız var. 63 tane süt işletme tesisimiz mevcut. Bunlar güzel rakamlar, daha da artacak. Ezine peyniri bir marka. Bu marka dünyada adını duyurmaya başladı. Ama Ezine peynirinin üretimi için süt başta olmak üzere yan unsurlar bölgemizden karşılanıyor. Bayramiç başta olmak üzere. Burada daha iyi daha çok süt alınsın diye toplantı yapıyoruz. Devlet kendine ait olan tarafı göğüslüyor.  Yüzde 75 hibe, 25’i çiftçimizin, üreticimizin. Ama ben isterim ki sanayicimiz de peynircimiz başta olmak üzere, aradaki diyaloğu arttırarak, üretici-sanayici dengesini iyi kurarak zayıf zamanda güçlü zamanda, zor günde kolay günde bu beraberliği sağlamak lazım. ‘Fiyatlar düştü devlet versin’, peynirci de versin. Tersi de aynı şekilde. Süt sağım makineleri çok pahalı makinalar değil. Devlet versin 100 tanesini, ama 300’ünü de 500 ünü de sanayicimiz versin. Bunları beraber yapalım. Çünkü süt aynı şekilde peynir olarak kıymetlenecek. Tüm köydeki üretim Ezine Gıda OSB’sindeki sanayi ile beraber kıymetli hale gelecek. Hatta bir sonraki adımı söyleyeyim; köprümüzle gıda OSB’mizin paralel gitmesi çok kıymetli. Ürettin ihracın yok.  Ürettin ulaşımın yok. Kıymeti olmaz. Gemi kalktı, kalkmadı. Hava rüzgarı, sisti hep bunlar problem. Ama köprü bittiğinde, Gıda OSB’sinin bir ayağı Ezine’de bir ayağı Avrupa’da olacak kesintisiz. Bunlar kıymetli yatırımlar. O yüzden biz bölgemizin Ezine Gıda OSB’si ile ilgili çalışırken, köprümüze paralel olmasını çok kıymetli bulduk. Yetmez dedik, Bayramiç’te süt ve hayvancılığın arttırılmasını da yine bölgemizin peynirciliğine çok büyük destek olarak değerlendirdik. Bir sonraki adım, Ayvacık’taki termal suyla beraber seracılığın başlaması. Orada da gıdaya ilişkin sıcak suyla beraber seracılık gıda OSB’si kuruyoruz. Çok farklı bir üçleme olacak, Bayramiç, Ayvacık, Ezine ve köprü ile bağlantısı. Bunlar kıymetli yatırımlar 30 sene, 50 sene sonranın karşılık bulacak, evlatlarımıza çok kıymetli topraklar bırakacak özel yatırımlar” dedi.
Devlet Çiftçinin Makinasını Evine Götürüyor
Turan “Bölgemizi tarımla, hayvancılıkla ilgili büyütmeyi çok özel görev biliyoruz. Hayvancılık, sadece bir protein ihtiyacını karşılamak değil, ülkenin gelişmişliğine bakmaksızın kırsal refahın arttırılması için de çok kıymetli bir kalem, değerli bir yatırım. O yüzden bu bölgede hepsinin olmasının hassaten istirham ediyoruz. Mobil süt sağım makineleri de çiftçimizin evine teslim edeceğiz. Yani çiftçimizin evine kadar götürme imkanı olacak. Bu, devletimizin her şey millet içindir anlayışının bir karşılığı. Biz önceden kaymakamlarımız, valilerimiz törenlerde görürdük sadece. El sallar giderlerdi. Şimdi kaymakamlarımız, valilerimiz, tüm il müdürlerimiz köy köy eziyorlar. Makineyi eve götürmek bir anlayışın sonucudur. Adama ‘gel al kardeşim’ dersin. Artık böyle değil. Ahırına götürecek, evine götürecek  devlet. Ama en iyisini yapmaya çalışacak. Bu bir anlayış meselesi. Biz, her zaman Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi, bu millete hizmet etmeye geldik. Bu millete tepeden bakmaya, yanlış yapmaya değil, tam aksine onların yanında omuz vermeye geldik.” Dedi.
Sıkıntı Var Seçime Git Anlayışı Türkiye’ye Çok Bedeller Ödetti
Bülent Turan,  genel gündemi de değerlendirdiği konuşmasında “Ormanlarımızla ilgili bu bölgede zaman zaman hak etmediğimiz tartışmalar oluyor. Kim ne derse desin biz bir orman kentiyiz, ormanımızı kollayacağız. Eğer bölgemizde maden varsa maden de kıymetli, tabi ki çıkacak. Ama Avrupa Birliği  standartlarında, kanuna uyun, çevre hassasiyetine uygun olmak durumunda. İşi bittiği zaman da hemen ağaçlandırılmadı yapılmak kaydıyla. Bölgemizin ne kadar ekonomik değeri varsa onları hayata geçirmeye çalışacağız. Konjönktörel sorunlarımız yok mu, var tabi ki. Şu an dünyada pandemiden kaynaklı ciddi bir ekonomik sorun var. Hemen onun yanında olağanüstü bir iklim değişikliğiyle beraber, hepinizin takip ettiği bir kuraklık var. Savaşlar var, sorunlar var. Bize yansıyanlar da var. Ama hiçbir polemiğe imkan vermeksizin,  temel konularda herkesle bir araya gelip yolumuza devam edeceğiz. Zaman zaman duyuyoruz; ‘seçim olsun, hemen olsun’ falan. Zaten Türkiye, altı ayda bir değişen hükümetlerle, yılda bir yapılan seçimlerle çok büyük zamanlar kaybetti. Biz başkanlık sistemine seçim zamanında olsun diye geçtik. Yoksa ‘sıkıntı var seçime git’ anlayışı Türkiye’ye çok büyük bedeller ödetti. Türkiye’de ortalama hükümet yılları 1,5 yıldır. Seçimler 5 yılda bir olması kuralına bağlanmasına rağmen, 1,5 yılda bir hükümet değişikliği oldu Türkiye’de. Ama başkanlık sistemiyle beraber artık 5 yılda bir seçimi kurala bağladık. Kim ne derse desin, sorun varsa biz aşacağız. Sorun varsa güçlü siyasi iradeyle beraber, milletimizin desteğiyle beraber aşmaya çalışacağız. Seçimlerin tarih 2023 Haziran. Erken merken yok, işimizin başındayız. Hükümet değişikliği yok, koalisyon kavgası yok. Başkan belli, yürütme belli, seçim tarihi belli. O yüzden daha aday bile belirlenemeyen insanların, adayını kim olduklarını bilmediklerimizin ‘hadi seçim’ demesi tam bir komedi” dedi.
Bülent Turan’ın konuşmasının ardından sertifika dağıtım  törenine geçildi.  Tören kapsamında süt üreticilerine 100 adet Süt Sağım Ünitesi dağıtımı, 30 ton İtalyan çimi dağıtımı  yapılırken, Küçükbaş Hayvancılığı Destekleme Projesi  kapsamında eğitim alan üreticilere ise Sertifikaları verildi.
 
Cuma Deren – Şerife Erdem