Muhtemel, ben gibi CEP telefonu faturasını nakit ödemeye kalkışan bir çoğumuzun başına gelen o durum, dün yine tekrarlandı.
Geçen ay da yaşamıştım. Fatura ödemesi için nakit ödeme gerçekleştirilemiyordu. Neden mi…? söylendiğine göre; Sistemdeki arıza gerekçesi ile...
Bu gerekçe karşısında tepkim; ‘Vay be, teknoloji çağında, nasıl bir sistemsel arıza’ şeklindeki sözlerim eşliğinde gelmişti.
Türk lirası fatura öderken işe yaramıyordu. İşe yarayan, kredi kartıydı.
Dün ise, ne para ne de kart geçti. Yine ödeme yapmamı engelleyen, lanet olası sistemsel arıza oldu.
Müşteri hizmetlerini arıyorum, yine bir süre bekliyorum. Şikayetimi sunuyorum. Netice mi…?
Yok tabi. Ne neticesi…?
Öneri, ödeme noktasındaki gibi geliyor. Müşteri hizmetlerinden şöyle diyorlar; ‘ İnternet üzerinden online ödeyin.’ İyi de limit yok. Para peşin halindeyim. Kredi kartı tam tıkır, kara bakır…
Ben Türk’üm. Bununla da acayip öğünüyorum. Onur ve de gurur duyuyorum. Kullandığım GSM hattımı da bu nedenle içinde ‘Türk’ olanla seçtim, ısrarla da kullanıyorum.
Hat kesilinceye kadar da, ısrarla sürecek sanırım bu kullanma halim.
Her seferinde benzer problemi yaşatan sistemsel arıza için ise sözüm yok.
Demek ki, iletişim çağı da bir yere kadar.
Sistemin içindeki irtibatı koparmaya yeten, iletişim ağının hafifliğinden midir nedir, tam bilemiyorum lakin, öyle reklamlarda geçtiği gibi değil demek oluyor bazı şeyler.
‘Durma bağlan hayata…’ Nereye kadar mı?... bir yere kadar elbet. Yaşanılan bu sözü ettiriyor.
Şikayetimi ilettim. Hem de ballandıra ballandıra. Neden, ‘ o cell’ li olduğumu da okkalı sözlerle anlattım. (Tabi kendimce) Katıksızca, Türk usulü…
Bakalım, bekleyip göreceğiz ne olacağını. Dediklerine göre, neticeyi 10 gün içinde vereceklermiş. Hattım kesilir ise, bana ulaşılamamasının nedeni kesinlikle sistemsel hatadır.
Sözüm beni arayıp da ulaşamıyacaklara. Bir türlü faturayı ödeyememiş olacağımdan, bana ulaşamamış olabilirsiniz. Beni arayıp ulaşamayanlar olursa diyorum. Yazdıklarım ve duyurum sizlere.
Demek istiyorum ki, teknoloji de bir yere kadar. ‘Ne ka çok iletişim, o ka çok sorun.’ En iyisi mi eskisi gibi, yazarak anlaşalım. En azından geç de olsa, yine de bir şekilde geliyordu mektuplar.
Bu arada, en yetkili isimi ulaşmak için dün tam iki buçuk saat uğraştım.
Genel müdür özel kalem müdürüne de ulaşamadım, ilgili GSM operatörünün CEO’ sunun sekreterine de.
Sözüm ona iletişim çağındayız. Ne mümkün. O ona bağlıyor. O da bir başkasına. Bekle Allah bekle.
O bir telefon numarası veriyor. O numarayı açan yok. Dakikalarca bekle, sinir stres ol. Şikayet etmiyorum da, başınıza gelirse, denemeyin diye örnek veriyorum.
Daha da ötesi var. En yetkili isimin sekreterine ulaşmak için verilen numara düşmüyor . ‘Dıt… Dıt dıt dıt…’Demiyor bile. Sanırım kullanılmayan bir numara. Çünkü aradıktan sonra, her seferinin sonunda, duyduğum tek ses; Lu lu lu. Lululu.
Adı üzerinde zaten; ‘numara…’
Şimdi gel de inan; ‘sınırsız bağlan hayata’
Sınırsız bağlanmak mı olur…? Ölümsüz yaşam gibi…. Yok yok inanmıyorum…
ŞİMDİ SIKI DURUN…
‘ÇARŞAF’A ALKIŞ GELDİ. HEM DE, CHP’ Lİ BAŞKANDAN…
Bir CHP’ linin, ‘Çarşaf’ için alkış tutacağını hiç aklınız keser mi…?
Pardon. Duyamadım… ‘Hayır mı dediniz…?’
Öyle kestirip atmayınız hemen. ‘Çarşaf için alkış mı tutulur’u…
CHP’ li Doktor başkan, Çarşaf için alkış tuttuğunu, yazılı açıklama ile duyurdu.
Doktor Başkan deyince de; Merkez ilçe Başkanı Op. Dr. Celal Karakaş sanmayınız. Bahsettiğim de bir Doktor. Hem de başkan…
Ve de Türkiye’ nin en büyük beldesi’ nin CHP’ li belediye Başkanı. Yani, Dr. Ömer Faruk Mutan.
Alkışlanana gelince; Ömer ağabey, CHP’ li GÜMÜŞÇAY beldesini alkışlamış.
Çünkü tüm Belde, Çarşaf’ı benimsemiş.
Kafalar karışmasın. Biraz Türk usulü oldu ama anlattıklarım, yani lastik gibi, anlamı uzayan bir anlatımla geldiğinden alkışa neden konu. Yani Çarşaf, kafalar da haklı olarak karışıyor.
Kepez Belediye Başkanı Dr.Ömer Faruk Mutan, dün hayli ilgimi çeken, hayli de göndermeli bir açıklamada bulundu.
Biga Gümüşçay Beldesi’nde gerçekleştirilen delege seçimleri için konuşuyor ve diyordu ki;
“CHP Gümüşçay Beldesi’ni alkışlıyorum, yürekten kutluyorum.
Hep Çarşaf dedim. Çarşaf demeye de devam edeceğim.
Umarım Çanakkale İline ve tüm Türkiye’ye örnek olur. Çarşaf liste kaybedenin olmadığı, Demokrasi’nin kazandığı listedir.
Blok liste ayrışma, çarşaf liste ise birleşmedir.”
Hay ağzınla bin yaşa Başkan. Çarşaf ancak bu kadar net anlatılabilirdi.
