İYİ Parti GİK kararlarının Türk siyasal yaşamındaki etkileri hala devam etmektedir.

Oportünist anlayışlı siyasetçiler de birer ikişer İYİ Partinden ayrılarak kendilerine daha güveli liman arayışına girdiler.

İlkenin ve ideolojinin yerle bir olduğu Türk siyasetindeki laçkalık artık gizlenemeyecek kadar hoyratlaşmıştır.

AKP korkusu üzerinden siyaset arenasında varlık gösteren başta kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere YENİ CHP tepe yönetici kadroları yıllar yılı korku siyasetinin sayesinde yan gelip yatmışlardır. Özellikle YENİ CHP’nin tepe yöneticileri siyasal ikballeri uğruna, kendisini memleket sever, Atatürkçü veya Kemalist olarak tanımlayan halk yığınlarını da senelerdir oyalamışlardır. 

Bu anlayış AKP iktidarını alaşağı edemediği gibi AKP anlayışına destek verecek DEVA , GELECEK Partisi gibi partilerinde kurulmalarına vesile olmuştur.

Ancak İYİ Parti büyük bir risk alarak  adeta mutant bir değişime  uğrayan YENİ CHP’nin anlayışı dur demek için tek başına siyasal harekette bulunmaya karar vermiştir.

Aslında İYİ Parti, Atatürkçü&Kemalist CHP’liler içinde son derece faydalı bir karar almıştır.

İktidar olma gücünü kendinde bulamayan ve bu nedenle de CHP’yi iktidara taşıyacağını düşündüğü her türlü zihniyete ve partilere  kapılarını açan YENİ CHP’nin faydacı anlayışı iflasa sürüklenmek üzeredir.

İYİ Parti tarafından kaderine terk edilen YENİ CHP için yerel seçimlerde başarılı olmasının tek çaresi HEDEP dalına tutunmak kalmıştır.

HEDEP ise tam bir ideolojik partidir.

İYİ Partinin YENİ CHP’yi tamamen terk etmesi üzerine artık bağlantıları ve siyaset anlayışları tescilli HEDEP, YENİ CHP’yi kendisine esir edecek isteklerde bulunmaya başlayacak ve Atatürk’ün CHP’sini aslını inkara götürecek kadar tavizler vermeye de zorlayacağa benzemektedir.

HEDEP için önemli olan siyasal hedeflerine hizmet edecek partilerle birlik olmaktır.

Bunun adı CHP olmuş AKP olmuş hiç de önemli değildir.

Aslında HEDEP için AKP çok daha iyi bir partnerdir.

İYİ Parti’nin CHP’yi kaderiyle baş başa bırakması üzerine Ankara ve İstanbul başta olmak üzere bir çok kentte CHP’nin  belediye başkanlıklarını kazanma şansı tamamen HEDEP’in  tercihlerine bağlı olacaktır.

Daha önce açılım sürecinde ve çadır mahkemelerinde iş birliği içerinde olduğu KAP ile ideolojik bağlamda da aslında bir yakınlık içerindedir. Çünkü AKP’nin yeni Türkiye ve Türkiyeli fikriyatı ve yeni anayasa isteği HEDEP içinde geçerli hedeflerdir.

AKP büyük olasılıkla Ankara ve hele de İstanbul belediyelerini almak için HEDEP’le her türlü şartta iş birliği yapma yolunu da arayacaktır.

Olasılıkla da AKP ve HEDEP anlaşacaktır.

AKP, HEDEP belediyelerine kayyum atmaktan vaz geçerken, anayasal olarak HEDEP isteklerine olanak sağlarken bunun karşılığı olarak da  HEDEP, Ankara ve İstanbul’da AKP’ye yakın duracak veya bizzat AKP ile üzerinde anlaşacağı bir belediye başkanı üzerinden yerelde işbirliğine kalkışabilir.

AKP ile işbirliğine giden bir HEDEP söz konusu olduğunda Dersime selam çakan, HEDEP’e dört elle sarılan CHP tamamen boşlukta kalacaktır.

HEDEP seçmen tabanı ideolojik bir kitledir ve partileri ne derse onun dediğine oy verecektir.

HEDEP’siz kalan CHP’nin yine ve yeniden İYİ Parti ile işbirliği arayışına gireceği de kaçınılmaz olacaktır.

İYİ Parti zaten CHP ile işbirliğine rest çekerek kendi kurumsal kimliğini oluşturduğunu da ispatlamıştır.

Kendine güvene ve içindeki tüm adeta çürük elmalardan kurtulan İYİ Parti çok daha güçlü şekilde siyasetine devam ederken olasılıkla bu sefer de CHP İYİ Parti gemine bağlanabilecektir.

Böyle bir kombinasyon içerinde ülkedeki  AKP ve HEDEP  bir yana Atatürkçü, Kemalist Türk milliyetçileri/ulusalcıları bir yana olmak üzere çok ciddi bir siyasal yarışa başlanmış olacaktır.

CHP yerel seçimlerde en dezavantajlı, her hâlükârda kayıp verecek bir partidir.

İYİ Parti ise geleceğine daha emin adımlarla ilerleyen bir parti görünümüne kavuşmuş olarak çok daha güçlü politikalr üretecektir.

Burada en zorda kalacak diğer parti ise MHP olacaktır.

Ebedi partneri AKP’nin olası HEDEP ile olan işbirliği karşında nasıl tavır alacağını açıkçası ne-bende merak etmiyor değilim.

Ne diyelim?

Bekleyip görelim.