Bu aralar, yarış atı gibiyiz sanki..

Zamanla yarış halindeyiz.. Son dakika gelişmelerini, an itibari ile okuyucuya ulaştırmak için, benzersiz bir efor gösteriyoruz..Bu arada; kadameli kıdemliler kadar, mesleğe yeni başlamış, bir iki yılını da, onca güç koşullarda çalışmalarına  karşın tamamlamış olan gençlerle yürüyen bazı Basın kuruluşları, geleceğin gazetecilerini yetiştirme uğraşını, bence başarıyla sürdürüyor.Gazeteciliği, dijitalleştirdik.. Akıllı telefonların her birinde, yazılı yayın organlarının son dakika baskısı yaparcasına bir haber akışı.

Sosyal medya, yerel, ulusal dahası dünyadan haberler ile yıkılıyor desem, sanırım hiç abartmış olmam.

Biz basın sektörü emekçilerinin, gazeteci ve televizyoncuların, dahası işin mutafağındaki  her bir kahramanımızın, son derece  haklı  gerekçesi var... Bu denli uğraşında..

Bi nevi; yarış halindeyiz, teknoloji ile yarışıyoruz, dijitalleştik çünkü hepimiz.,.

Gazetelerimizin sayfalarında, bir gün sonrasında yayımlanacak ve bayatlamayacak haberler seçip, son dakikaları anlık paylaşıyoruz okuyucularımız ile..

Haberler artık,  İnternet sitelerimizde.. Sınırları da aştk bizler bu sayede..

Çünkü, yurttan ve dünyadan takipçilerimizle, çok büyük bir aileye dönüştük artık biz.

Sorumluluklarımız da arttı. Bin düşünüp, bin dokuyoruz adeta satırları..

"Aman ha, yanlış ifade geçmesin, okuyucumuza rezil olmayalım.." derdindeyiz bir de bu aralar...

Tıklatmak için değil, okutmak için uğraşımız..%100 haber ve gerçek olmalı bahsettiklerimiz.. 

Bi deyişle de; 'Hit' olmak değil amacımız..

Şu sıralar, zorlu sınavdayız bizler... Basın ilan Kurumu' nun internet haber sitelerine resmi ilan hakkı tanıması ve gazetelerin dijitalleşmesine yönelik kanunun 1 Nisan tarihi itibariyle başladığı günden günümüze, (akla şu gelmesin hemen; 1 Nisan der iken) şakalanmadık bizler..

Sektörün sorumluluğu büyük malum.. Ve  daha da bi arttı sorumluluğmuz omuzlarımızda.

1 Nisan  ve 1 Ekim tarihleri arasında,  zor bir süreç yaşadık..

internet haber sitelerinin yükümlülüklerini yerine getimek için; zaten gazeteciler olarak  gecemizi gündüz edendik, şimdi gündüz demiyiz, yok sa gece mi şu an vakit!?!....

Gerçek habercilik hedefimiz oldu daima.. Eğilmedi, bükülmedi hiç kalemlerimiz.

İşittiklerim karşısında, dellenmemek de elde değil bu arada..

Bir veri ile çıktı o vahim durum maalesef ki karşımıza(!)..

Basın ilan kurumu'nun mevzuatında yer alan tıklanma oranlarının yakalanabilmesi için; birileri işin kolay yolunu bulmuş; Google’ye mahkum olmuşlar en başta..

Bu da yetmezmiş gibi; Devlet kaynaklarıyla internet haber sitelerine aktarılan resmi ilanlardan kazandıklarını, tıklanma uğruna Amerikan sermayesine yönlendirenler de olmuş ne yazık ki(!)

Bu durumda, dediğim söz: "Bu kadarına da pes vallahi ..." 

Gazeteciliğin dijitalleşmesi ve Anadolu medyasının dijital mecralarda kendini geliştirebilmesi adına, bir Hükümet politikası olarak Basın İlan Kurumunun öncülüğünde gerçekleştirilen ve hayata geçen düzenlemenin; Google’ın sömürücülüğüne kalmaması için mevzuatta geçen maddelerin bir bütün olarak gözden geçirilmesi gerektiği yönündeki görüşü savunan meslektaşlarım geldi şu an aklıma.. Onlar, ne de haklılar...

Basın ilan Kurumunun internet haber sitelerine vermiş olduğu 1 Nisan -1 Ekim tarihleri arasında ki 6 aylık süre içerisinde internet haber siteleri, yoğunluğunu hit almaya verdi desem, sanırım hiç de yanlış bir ifade kullanmış olmam.

'hit' almak uğruna, yalan dolan, bizim mesleki deyimimizle; asparagas haberler ile tıklanma k adına, tuzak kuranlar da yok değillerdi bu arada.

Gazetecilik mesleğini, bu tutumları sayesinde, okuyucu gözünde, yerle bir etmeye kimsenin hakkı yok diyenlerdenim vesselam.

Haber olmalı kaleme alınan.. Dijital ortamda paylaşılan.. Okuyucu, haberi ayırt edebilendir sonuçta..

Çevresinde. yaşadığı coğrafyada olanı biteni, son dakika gelişmelerini öğrenmek için, okuyucunun önüne kimse de geçemez kısaca..

Haber olunca paylaşılan, tık' lanır sitelerdeki tüm sayfalar..

Mesleğini icraa etmek adına;  gecesini gündüz edenlerimizin hakkı gibi, sanal tıklama gösterip, Devlet kaynaklarını yabancı sermayeye yedirmeye de kimsenin hakkı yok diyenlerdenim NOKTA..

Tam bu NOKTA' da, Basın ilan Kurumu' nun ilan hakkına sahip olacak internet haber portallarını inceler iken, sadece hit' e bakmaması gerektiği yönündeki görüşü savunan meslektaşlarım ile hem fikirim..

Bir üstadın da dedği gibi; "Mevzuat hitten ibaret değil...Olmamalı ..."

Mevzuat; içerisinde iletişim mezunu gençleri istihdam eden, kıdemli gazeteciyi bir fiil çalıştıran dijital yayıncılığı göz ardı da etmemeli kimse..

Var gösterip aslında olmayanların değil, Çalışan gazetecilerle yol yürüyenlerin, ayrıcılağı 'hit' ten fazla olmalı diyenlerdenim..