AKP ve MHP’nin 49 maddelik TSK Personel Kanununda değişiklik teklifi belli oldu.AKP’nin TSK üzerindeki tasarrufları devam ediyor.


Siyasetçilerin yani iktidarın, TSK komuta üzerinde ve içerinde etkisi günden güne artıyor.
Türk Ordusunun geleneksel hiyerarşik yapısı içerindeki askeri otorite, TSK komuta heyetinden, generallerden siyasetçilere doğru savruluyor. 
TSK’daki general ve amirallerin Türk Ordusu üzerindeki etkileri günden güne sınırlandırılıyor. Öyle ki general olacak subaylar kendi komutanlarından ziyade, siyasilerin kararı ile generalliğe terfi ettirilmenin huzursuzluğunu yaşayacaklardır.
Tabi ki, bazı subaylarda general olabilmek, bazı generallerde bir üst rütbeye terfi etmek için siyasilere yaklaşacakları da aşikardır.
Demokrasisi yeterince gelişmemiş bizim gibi ülkelerde siyasetçilerin ordu üzerinde bu kadar da etkin olması pek de sağlıklı olduğu ifade edilemez.
Çünkü geçen zaman içerinde hem ordunun hem de siyasiler durması gereken noktanın çok daha ötesine geçerek aşırı müdahaleci oldukları bir çok kere görülmüştür.
Son yıllarda AKP’nin FETÖ’ye sahip çıkması ile birlikte FETÖ’nün Türk ordusu üzerindeki operasyonları yıkıcı hale gelmiş ve Türk ordusu dengesini kaybetmiştir.
2002’den bu yana siyasilerin TSK üzerinde aşırı etki ve kontrol sağlama isteği, kanunlarda yapılan sürekli değişiklerle iyice açığa çıkmış ve siyasi irade TSK’nın mutlak hâkimi haline gelmiştir. Bu şekildeki akla gelen her değişikliğin hayata geçirilmesi TSK’da telafisi mümkün olmayan sonuçların doğmasına sebep olabilir.
Hatta şunu iddia edebilirim ki, bu gidişle subay olmanın cazibesi ortadan kalkabilir. Büyük sorumluluğun yüklendiği makamlarda güçlü yetkilerinde olması gerekir.  Disiplini sağlayıcı mutlak itaati teminde yasal güç odağı olan subaylar, siyasilerin aşırı yetki tırpanlamasına maruz kalmaları sonucunda ordu üzerindeki etki, yetkileri ve otoriteleri sarsılabilir. Yetkileri yüklendikleri ağır sorumluluğun gereklerini karşılamanın çok gerisinde kalabilir.
Hele de yüksek komuta kademelerindeki generaller mahiyetlerindeki subayları özellikle kurmay subayları general olmak için teşvikte yetersiz kalabilir. Çünkü kimin general olması gerektiğine alınan son yasal kararla askerler değil siviller yetkili hale getirmektedir.
Aşağıda ki madde bahsi geçen kırk dokuz maddelik değişikliğin sadece biridir. Bu madde şu şekildedir;
“Yüksek Askeri Şura (YAŞ) kararı ile general ve amirallerin terfi ve görev sürelerinin uzatılmasına yönelik işlemler Milli Savunma Bakanı'nın teklifi ile yürütülecek.
General ve amirallerin bir üst rütbeye yükseltilmesinde aranan karar yeter sayısında "YAŞ üyelerinin üçte ikisinin kabulü" şartı kaldırılacak, "YAŞ'ın kararı" esas alınacak.”
Yüksek Askeri Şura’nın yapısı AKP tarafından değiştirilmiş, sivillerin sayısı general sayısından fazla hale getirilmiştir.  Çoğunluk artık siyasal iradenin elindedir.
Türk ordusunun komuta kademesinin terfi etmesini istemediği bir subay generalliğe, bir general de üst rütbeye sırf siyasiler istedi diye terfi edecektir.
Böyle bir değişiklik önce generaller arasında, sonra da subaylar arasında siyasal kutuplaşmalara, siyasi iktidarın adamı olmaya sebep olabilir.
Kimileri de çıkıp batı ülkelerinde işler böyle yürüyor da diyebilir.
Fakat batıdaki   demokrasi, yargının bağımsızlığı ve kurumsal zihniyet ne yazık ki bizim ülkemizde yoktur.
TSK yıllardır yoğun bir aşınmaya maruz kalmaktadır.
Bu aşınmalar hayra alamet değildir. Bir an önce durdurulmalıdır.