İmar Plan Değişikliği için konuşan CHP Kurmayı vekil Öz, Başkentten ses verip; ‘Toplumu Yaralar…’ tespiti ile de bir başka pencereden konuya bakış yapmış.

CHP Kurmayı vekil Öz’ ün bu dikkat çeken değerlendirmesi, sosyal medyada günlerdir çeşitli görüşlerin dile getirildiği konu üzerine geldi.
Mutlak görmüşsünüzdür… Ne de olsa, elimizden bir an olsun düşmeyen akıllı telefonlarımız sayesinde,  gündeme dair doğru ya da yanlış her türlü konuyu ilişkin çıkışları bir tık’ la anında görebiliyoruz.
Anıtkabir’ de yapılaşmanın önünü açılacağı savunulan o çalışmaya dair paylaşımlarda toplumun her kesiminden dikkat çeken değerlendirme yarışına girildiğini, ben de ara ara göz atığım sosyal medyada paylaşımlarından görüyorum.
Önceki gün bu konuya ilişkin, CHP’ li Çanakkale Milletvekili sayın Bülent Öz’ ün bir açıklaması vardı.
Sayın vekilin yazılı açıklaması benim de e-posta adresime geldiğinde, önce dikkatlice okuyup, bir başlık uğraşı verdim.
Ana muhalefetin kurmaylarından sayın vekil Öz; “Cumhuriyetimizin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün huzurla uyuduğu ulus değerimiz anıtkabire dokunulamaz” şeklinde bir başlık altında, hayli sakin bir üslup ile ses veriyordu.
Özetle diyordu ki; Ankara Büyükşehir Belediyesinin Anıtkabirde yapılaşmanın önünü açacak imar plan değişikliği yapması, doru değildir.
Bu konu için referanduma gidilmiş olsa, son sözü Millet nasıl derdi, hakikaten merak ediyorum. 
Anıtkabirin Türk Ulusunun hassasiyeti olduğunun alıntı önemle çizip Başkentten ses veren sayın vekil;
“Anıtkabir Muhafız Bölüğü'nün bulunduğu alanda imar planı değişikliğine izin verilerek Anıtkabirde yapılaşmanın önü açılmak istenmektedir.
Bu değişiklik imar planında esneklik oluşturacağı gibi Anıtkabiri yapılaşma tehlikesiyle karşı karşıya bırakarak toplumumuzu yaralayacaktır” şeklinde tespitini sunuyordu.
Milletvekili Öz, Anıtkabirin, Türk Ulusunun kurtarıcısı Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ’ün ebedi istirahat ettiği başyapıt olduğunu da vurguluyordu sözlerinde.
Ve devam ediyordu; “Milletimizin kırmızıçizgisidir” diye.
Çanakkale sokaklarında, Başkentin bu yeni gündemi için ‘Gerek mi vardı?’ tepkisini veren o kadar çok tanıdığım var ki, insan hakikaten bu soruya da yanıt arar duruma geldi günlerdir.
Bir ağabeyim var. Gündeme dair günlük sohbetlerde söylediği tek söz; “Büyüklerimiz dahi iyi bilir” olur ve de başka söz etmez.
Benim de karşılığında verdiğim tepki; “Yaşa Feridun ağabey yaşa…” oluyor elbet.
Neyse konuyu sulandırmadan, döneyim sayın vekil Bülent Öz’ ün sözlerine.
“Unutulmamalıdır ki; birlikteliğimizin yegane temeli Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK ’ün Türkiye Cumhuriyetine bıraktığı ilkeler ve eserlerdir.
Bizler bu eserleri ve Atamızdan kalan mirasları ebediyete kadar yaşatmak için çabalayacağız.
Her Türk vatandaşı gibi, bende bugün bir kez daha Anıtkabir’e gelerek ilkelerini, eserlerini ve istirahatgahını korumak için ömrüm yettiğince nöbetçisi olacağımın sözünü vererek Atamızın huzurunda dua ettim.
İşte bu güç bizi birbirimize bağlayan mirastır” diyerek, bence okkalı bir laf etmiş.
Konuya kısa sürede hassasiyet gösterenler adına, adeta duyulara tercümanlık etmeye çalışmış sayın vekil.
Zaman zaman yaptığım gibi, yine kendisi ile ikili telefon görüşmesinden edindiğim izlenime gelince;
“Sayın vekilin sözlerinden anladığım bir başka dikkat çeken detay, iddiası toplumun %100’ ü için değil”
Yazı arası yorumlama alışkanlığımdan, akıcı anlatıma sekte vurduğumun farkındayım da, ‘Ne yapayım? Kötü alışkanlık’
Bu yorumlama faslıma (NOKTA) atıp, devam edeyim sayın vekilin sözleri ile.
Diyorlar ki kendileri; “Türkiye Cumhuriyeti’nin manevi değeri olan Mustafa Kemal ATATÜRK ’ün ebedi istirahatgahına yönelik bu imar düzenlemesinin hayata geçirilmesi söz konusu olamaz.
Böyle bir düzenleme ile ortaya konan anlayış Türk Milletini derinden sarsacaktır.
Çünkü Anıtkabir bir ulusun sevgi ve saygı anıtıdır”
Açıklamasına bir ara başlık açıp;
“Anıtkabir, Türk ulusunun hassasiyeti ve ilelebet korumakla yükümlü olduğu mirasıdır” diyen sayın CHP Kurmayı Öz;
“Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi değerlerini ve miraslarını yok etmeye neden olabilecek herhangi bir değişiklik, Cumhuriyetin temelleri ile oynamaktır” şeklinde bir başka dikkat çeken tespitte de bulunuyordu.
Tartışılır ve tartışması belki de onlarca yıl sürecek bir konuya temas etmiş gibi gözükse de bu sözlerinde,  ben döneyim açıklamasının son bölümüne.
“İmar plan değişikliği dahi olsa, herhangi bir sebeple toplumumuzun hassasiyet gösterdiği değerlerine müdahaleyi kimse müsaade etmez.
Tüm yöneticiler bilmelidir ki; Anıtkabir yapılaşmaya açılamaz hatta böyle bir konu tartışma konusu dahi edilemez”