Antik çağlardan, günümüzeğ Aşk hep yaşanmış.

Savaşlar çıkmış, katliamlar yaşanmış.. Nedeni Aşk olmuş birçok yaşanan felaketin.
Troya savayşlarının nedeni de bu olmamış mı ayrıca...
Aşk savaş çıkarıyor, masumlar ölüyor ise bu yüzden,pek de güzel ibr şey değil o vakit?!..
Leyla ile Meccun, Kerem ile Aslı, Ferhat ile Şirin Aşkları da var mesela. Dillere destan olmuş güzel yaşanılmışlıklar.
Bir de Mitolojiye geçmiş, hatta ders konusu olmuş. Sınav sorularında da çıkan aşk' lar var bahsedilebilecek, Aşk' lardan.
14 Şubat sevgililer günü yaklaşıyor. TV reklamlarında yine o ifade: İçimden geldi..
Bir pırlanta markası ve onun cep yakan fiyatları.. İçimden geldi, ifadesi geçen reklam çekimleri..Paran vrasa cebinde, içinden gelebilir sevdiğine böylesi bir hediye almak.. Yok ise şayet, içindeng else ne, gelmese ne?!..
Eski aşk'larda hediye kavramı varmıy dı, merak etmiyorum değil. Sevdiği prensese at, gerdanlık, dahası ülke armağan edeler olmuş bilidğim kadarı ile. Yine, önemli ayrıntı varlıklı olabilmek. paran varsa, hediye alınır, verilir..
Antinous ve Hadrianus Aşkından söz edilen bir şeyler okudum geçende. Okumaz olsaydım, Bizim yaşam felsefemizde, kültürümüzde yok böyle şeyler..
Konuya ilyişkin anlatımda geçen şu cümle.. Yok artak dedim bir anda.
Cümle şu; "Hadrianus da Trajan ve daha birçok Roma İmparatoru gibi eşcinseldi."
Nasıl yani oldum.. Birçok Roma imparatoru öyle imiş, öyle mi?!..
Antinous’un Türkiye’nin kuzeyindeki Bythinion-Claudiopolis şehrinde doğduğu biliniyormuş.
Bunun, bazı rölyeflerden anlaşıldığından söz ediliyordu.
 Bahsedilen ikili, bir de usta birer aslan avcısı imiş güya..
İlişkilerinin yaklaşık yedi yıl sürdüğünden sööz edilen, okuodğum o anlatımad;
"Antinous’un (Hadrianus’un MS 138 yılındaki Mısır ziyareti sırasında) Nil Nehri’nde boğulmasıyla sona eriyor." şeklinde bir ifade geçiyordu.
İçimden bir söz ettim lakin, onu kaleme alamayacağım şimdi. Ayıp olur.. Kınamamak gerek..
Anlatımda; "Antinous’un ölümüne o dönem şüpheyle bakılmış.
Gençlik yıllarını geride bırakmış olan Antinous’la olan ilişkisinin, politik çevrelerce hoş karşılanmayacağı korkusundan yola çıkan Hadrianus’un, Antinous’u intihara teşvik ettiği bu tür dedikodulardan biri.^" denilmekteydi.. Olur mu olur..Da, bu szü edilen hikaye, binlerce yıl öncesinden.. Kim nereden bilecek edayları..
Aşk için savaşan ülkeler, Aşk için ölüme sürüklenenler.. Geçmişin aşk' ları da bir tuhaf mış yani..
İyisimi; biz günümüz aşklrının keyifne varalım. Sevelim, sevdikçe sevlelim ayrıca..
İçimden geldi sözünü edebilecek kadar da, cebimizde nakitimiz olsun inşalah..
Olsun ki, şu reklamlara konu pırlantadan birer tane alıp, sevdiklerimize hediye edebilelim.
İçimden geldi sözünü bizler de edebilelim, güzel olmaz mı?!..
Aklıma birden Kuşçu’nun, Deli Yürek dizisindeki o ünlü karakteri canlandıran Emin Gürsu’ nun Aşk üzerine sık sık okuduğu şiir geldi,
“Aşk adamı vuru. Vuruldukça dönesin, döndük çe vurulusun?!..”
Hey gidi Kuşçu hey.. Ne güzel bir dizi idi Deli Yürek.. Yürekleri gibi, sevdaları da oldukça deliler vardı o dizide..
Hatırlayalım istedim o şiiri ve pek güzel sözlerini..
“Aşk adamı vurur
Döner döner vurur
Döner döner vurulursun
Vuruldukça dönersin
Döndükçe vurulursun
Aşıklar ölmez
Ölen hayvandır
Aşıklar asla ölmez
Emme sevgiliye değilde kendi kendine
Aşıksan o zaman hapı yuttun işte
İntihar ettin demektir
Aşk seni vurur
Aşk adamı vurur…”