Bana sorulsa; ‘Türkiye değişimini göstermeye, bu katılım yetmez mi?’ der geçerdim.

Bana sorulsa; ‘Türkiye değişimini göstermeye, bu katılım yetmez mi?’ der geçerdim.
Lakin; ‘Öyle mi? Değil mi?’ için, bir bilenin konuşmasında elbette büyük fayda var.
Kulak kabarttığım isim de bence bu konuda oldukça bilgili bir değer. Demokrat Parti’ nin Genel Başkan adayıydı kendisi. Prof. Dr. Çınar Özen.
Katıldığı seçim öncesi, Boğaz Medya Stüdyosunda bir özel röportaj yapıtım Çınar hoca’ nın sosyal medyadan sıkı takipçilerindenim. Adalet yürüyüşünün katılımcısı DP için sarf ettiği Okkalı sözlerini okuyunca da, dikkat kesilmeden edemedim.
Diyor ki Çınar hoca; “Her siyasi hareketin bir siyasi kimliği ve çizgisi vardır.
Demokrat Parti'nin siyasi çizgisi hiçbir zaman CHP ile kesişmemiştir”
Tarihi süreci 80’ de kadar hatırlıyorum da, çünkü o yıllarda 9 yaşındaydım. Tek kanallı TV yayınlarını, gece bayrak törenine kadar pür dikkat izlediğimden, Akşam ajansının da ezber yapanlardandım.
Hem ihtilal’ e yol açan kargaşadan haberdardım, hem de öncesinde yaşanmış acı hikayelerden.
Çocuktum doğrudur. Fakat çocukluğum, o yıllarda süren politikayı görmeme engel olamamıştı. Neden mi? Rahmetli babam da, amcalarım da AP derdi de, başka da laf demezdi. Öyle ki, Rahmetli menderesin fotoğrafının yer aldığı ve yaşam mahalim küçük odanın kapı üstündeki duvar süsü tabak halen gözümün önünde.
Thom ve Jerry neydi ise siyah beyazlı TV ekranındaki çizgi filmde, o yıllardaki siyasi partilerin birbirlerine bakışı da benzer di benim çocuk fikrimde.
Benim ne düşündüğümden ziyade, bu günün tespitinde edilen ve uzman isimden gelen sözdeki bir cümle de, benim çocuk aklımın haklı fikir yürüttüğünün bir göstergesi olarak karşıma çıkıyor. Tam 37 yıl sonra.
 Nasıl mı? Aynen de şöyle;
“Adalet istemek başka, CHP' nin siyasi kampanyasının parçası haline gelmek başka”
Çınar hocanın, anlatımıyla olay bu.  Aslında dahası da var. Diyor ki Çınar hoca;
“Demokrat Parti'yi CHP'nin peşine takmak ancak AKP'nin işine yarar”
Bu çıkıştan, ben yine küçük bir yorum aklıma getiriyorum.
Yani diyorum; ‘CHP, İktidarın işine yarayacak hareketin mi içinde?’
Çınar hocanın bu son sözünden, kim başka ne anlar ki?
 
Kendisi DP Genel İdare Kurulu Üyesi ve Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde Mülkiye'de Profesör. Mülkiye Profesörü yanlış mı söyler? Bence, bunu da düşünmek gerek…
X                                 X                                          X
Nerede o eski bayramlar?
Önceki gün biraz biraz yazmaya çalışmıştım. Eskide kalan etkinlikleri ile 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj bayramını. Ne yalan söyleyeyim, eski bayramları aramaktan da vaz etçim. Niye mi? niye olmasın?
Tuhaf ve karmaşık bir cümle kurdum yine… Bazen kendime şaşırıyorum. Eski günleri ararken, eski günleri aradığımı da unutuyorum. Eskiden gerçekleşen etkinliklerin izleyicileri, bu kentin başta Valisi, Belediye Başkanı ve de Boğaz ve Garnizon komutanıydı. Dün, protokol’ u oluşturan isimler de yoktu 1 Temmuz’ da…
Aradığımız etkinlik ve o coşkulu kutlamaları bir yana bıraktım artık. Ruhumuz ararken eskinin coşkusunu, gözlerimiz protokol’ u da göremez oldu.
Ben mi çok abartıyorum böylesine önemli bir günü. Yok sa, kutlama mesajlarını yayımlayanlarda mı?
Bu 1 Temmuz hakikaten önemsiz bir gün ve anlamsız bir bayram ise, tabiat ana dahi 40 derece sıcaklığı neden yaşatır ki?
Ya da diyorum, AK Partili Umurbey Belediye Başkanı Sami yavaş, neden şu sözleri etme gereği duyar ki?
Ne mi demiş başkan Yavaş?
Şöyle bir mesaj vermiş kendisi;
“Üç tarafı denizlerle çevrili ve son derece stratejik iki önemli boğaza sahip olan ülkemizin, Denizcilik ve Kabotaj Bayramımızın 91'inci yılını kutlarken;
 ‘Denizlere hakim olan, cihana hakim olur’ anlayışıyla, denizciliğin dünya çapındaki önemini yüzyıllar önce ortaya koyan başta beldemizin ismini aldığı ilk Türk denizcilerden biri olan Gazi Umurbey, Barbaros Hayrettin Paşa, Piri Reis ve tüm denizcilerimizi, deniz şehitlerimizi minnet ve saygıyla anıyor, denizcilik sektörünün gelişiminde emeği geçenlere ve tüm denizcilerimize en içten selamlarımı iletiyor, başarılarının devamını diliyorum”
Ağzına ve de yüreğine sağlık Başkan. İçimden geçenleri ne de güzel tercüme etmişsin.
Aklıma yine geldi. Ne güzeldi eski 1 Temmuz’ lar. Fotoğraflarda kalan bir anı da paylaşayım da, arşivler unutmasın bari 1 Temmuz’u…