Bayramlar, insani değerlerin yaşandığı, toplumsal uyumun ortaya konulduğu, gelenek

Ve göreneklerin kuşaktan kuşağa aktarılarak gerek ırki, gerek dini açıdan sosyal uyum yasası oluşturulan önemli bir kavramdır. Bu kavramları bir kenara atmadan, bozmadan kültürel yapı içinde kuşaktan kuşağa taşıyan toplumlar, geleceğini hem tarihsel hem toplumsal açıdan vebalden kurtarmış olacaklardır.
 
Bayramların milli ve dini yönünün yanında, coğrafi güzelliklerin içinde bahar mevsiminin canlılığı kişileri hareketli kıldığı kadar toprağı da bereketli hale getirir ki bu da kişideki  yaşam sevincinin kalitesini artırır. Bahar bayramlarıdır. Bu bayramlar, her ülkenin milli ve dini inançları içinde farklı şekillerde, farklı isimler altında  kutlanır, bunlardan biri de Ukrayna’da Gagavuz Türkleri arasındadır.
 
Ukrayna / Odessa’ya bağlı Bolgrad ilçesinin karşısındaki 3500 nüfuslu Kurtçu köyünde yaşayan Gagavuz Türklerince 6 Mayıs’ta kutlanan Hıdırellez, Pasha, Provodi prazdnik (bayram) ile Türkiye’de Çanakkale Türkmenlerince kutlanan Hıdırellez ve Nevrûz ile Karadeniz’in iki yakası arasında kültür antropolojisi incelendiğinde birbirine yakın benzerlikler vardır.
Pasha veya Paskalya Bayramı, bütün Hıristiyan mezhepleri tarafından kendi inançları ve geleneklerine göre kutlanır.
Bu bayramlardan bir hafta (7 gün) sonra da Provodi adıyla ikinci Pasha veya küçük Pasha adıyla Mezarlık Bayramı kutlanmaktadır. Bu bayram süresince Ortodokslar, mezarlıkları ziyaret ederler, oraları temizlerler, evlerinde hazırladıkları yemekleri, kendilerine ait mezar başlarında yer, şarap içer, ölen kişiyi anarlar. Bu şekilde, geçmiş hatırlanır, gençlerin geçmişle bütünleşmesi sağlanır.
Aynı kültür içinde yaşayan insanların birbirini daha iyi anlamaları, birbirine sahip çıkıp, aynı soyun mensubu olmanın verdiği heyecanla, dayanışmanın toplumsal bilinci artırmadaki rolünü kuvvetlendirmede, örf ve âdetlerimizin yerini unutmamak gerekir.
 
Yıllardır özlemini çektiğimiz Türk dünyası ile dayanışma ve ortak kültürümüzden hareketle, manevî alandaki bütünleşme unsurlarımızdan biri de Nevrûz Şenliği olup, bu şenlik, bugün hâlâ Anadolu’da Hıdırellez adı altında yaşatılmaktadır.
Hıdırellez Bayramı, Ukrayna’ya bağlı Bolgrad ilçesinin Kurtçu köyünde yaşayan Gagavuz Türkleri arasında da kutlanmaktadır. Bu kutlama, Kurtçu köyünün 1811’de yerleşim yeri olarak kurulmasından sonra her yıl 6 Mayıs’ta kutlanmaktadır.
 
            “Türk dünyasında birliğin, hoşgörünün, barışın, bolluğun, bereketin” simgesi olan, ortak bir gün olarak kutlanan Nevrûz, Türkiye’mizin tarihi ve mitolojik ili olan Çanakkale’deki Türkmenlerce Hıdırellez adı altında kutlanmaktadır. Bu kavram içinde, Nevrûz âdetlerinin yer alması, Karadeniz’in öte yakası diye adlandıracağımız Ukrayna topraklarında yaşayan Gagavuz Türkleriyle Ukrayna’da kutlanan Pasha ve Provodi

bayramları arasındaki benzerlikler, küreselleşen dünyada bizi değişik açıdan bakmaya  yöneltmiştir.
 
Hıdırellez kavramının, her ne kadar bize Bizanslılardan geçtiği söylense de halk arasında İslâmi inançlar çerçevesinde kutlanır. Aslında 6 Mayıs, baharın başlangıcı değil, baharın ortası, hatta yaza yaklaşılan bir gündür. Ancak kültürel anlayış içerisinde Hıdırellez, baharın gelişi, bolluk ve bereketin artması anlayışı çerçevesinde kutlanır. Ancak diğer milletlerde olduğu gibi bu kutlamalar, ülkemizde de azalmıştır.
 
Bu günü, ülkemizde en yaygın ve yoğun etkinliklerle kutlayanlar, Alevi-Türkmenlerdir. Çanakkale yöresindeki Türkmenler, Hıdırellez’i yoğun biçimde kutlarlar ve bu kutlamalar içinde Şamanizm anlayışından gelen âdetler ve Nevrûz unsurları yer alır.
 
“Hıdırellez, her yıl 6 Mayıs’da kutlanır. Bu gün, aynı zamanda Kurtçu köyünün 1811’de kuruluş günüdür. Bu günde kurban kesilir. Kuzu veya koyun etinden yemekler yapılır. Komşulara dağıtmak zor olduğu için kilisenin bahçesinde sofralar kurulur, köy halkı oraya davet edilir, yemekler yenir. Hristiyan din görevlisi Yorgiler için dua eder. Bu kurbanı bilhassa adı Yorgi olanlar keser ve yemekler de onun evinde yapılır, davet de onundur. Gagavuzlar, bu  Hıdırellez için Ay Yorgi adını da kullanırlar.
 
Böylece baharın gelişindeki bolluk ve bereket, Kurtçu köyünün 1811’de kuruluşunda mutluluk yeniden bir diriliş, bir canlanma olarak kutlanır. Gagavuzlar her ne kadar Nevrûz kavramını bilmese de Provodi ve Pasha bayramındaki unsurlarla Hıdırellezi de karşılayarak kutlamış olurlar.
 
Çanakkale’de de Kaz Dağlarının kuzeyinde ve güneyinde yaşayan 10 Türkmen köyünde daha önce yaptığımız ve yayımladığımız bilgilere de (AKM Bilge Dergisi s. 28-Bahar-2001, s.343) bakılınca, kültürler arası benzerlikler kendiliğinden ortaya çıkacaktır.
Bu âdetlerden bazıları;
“ Hıdırellez âdetimizi üç gün yaparız. Mezarlığa gideriz, kabristan kıyafetlerimizi giyeriz, Türkmen kıyafetlerimizi… Herkes oğlağını alır, mezarlığa gider. Orada bütün köy halkı beraber olur. Yeriz, içeriz, oynarız. Bu âdetler dedelerden kaldı bizlere.
Provodi ve Ay Yorgi adı verilen Hıdırellez’deki mezarlıkta içki içme âdeti, Çanakkale Türkmenleriyle benzerlik göstermektedir. Yukarıdaki bilgiler ışığı altında görülüyor ki;
“Çanakkale ve çevresindeki Hıdırellez adı altındaki değişmeyen âdetlerimiz mezarlığa gitmek, orada yemek yemek, içki içmek ve ölenlerin sevdiği yemeklerle orada buluşarak, birbirine ikramda bulunmak gibi âdetleri, Uygurlardaki Tokuz Oğul ananesinde yer alan birinci ve ikinci günde yapılan kutlamalarla eş değer bulmaktayız.
Hıdırellez gelenekleri arasında en yaygın olanı gül ağacı altına dilek dilemektir. Bu gelenek Hıdırellez akşamında gerçekleştirilir. Dilekler bir kâğıda yazılıp asılabileceği gibi şekil olarak da gül ağacının altına çizilebilir. Ev isteyen ev resmi, araba isteyen araba resmi çizebilir. Hıdırellez sabahı da ilk iş gül ağacının dibine gidilir ve o notlar alınıp suya bırakılır.
Hıdırellez akşamında bir diğer dilek dileme biçimi de gül ağacına para asmaktır. Asılan paralar ve dilekler 6 Mayıs sabahı erkenden geri toplanır. Para cüzdana konulur
ve yıl boyunca o para harcanmaz. Hıdırellez parası kişiye o yıl boyunca darlık ve parasızlık yüzü göstermez.
Bazı inançlara göre dileklerin kabul olması için Hıdırellez duasının okunması gerekir. Bu dilekler gül ağacına asıldıktan sonra yapılır. Hıdırellez dilek duası şöyledir;
“Bin bir adım bir adım /Allah bir adım adım / Kerim kerem Allah /Başımda bir duman var yardım eyle ya Allah / La ilaha illallah muhammeden resullullah yetiş imdadıma hızır ile Allah birsin sen kulla mişersin biz gibi kulların yardımcısı sensin hızır deryada erdim murada amin.

Aylardan Mayıs, günlerden Hıdırellez; gününüz hep güneşli talihiniz hep bol olsun. Hızır, ülkemize huzur getirsin…. !