'BAYRAM GELMİŞ NEYİ ME...?' VE DE, 'KABUS GERİ DÖNDÜ..!'

Bugün BASIN BAYRAMI... Uzun uzun bahsetmeyeceğim, neden bu gün bayram diye..
24 Temmuz Basın Bayramı diye yazın google amcaya, sonuç çıkıverir an itibari ile karşınıza.
Temmuz' un, 24 ve 25'i biz gazeteciler için çok yorucu geçerdi eskiden.. Seramik bayramı da kutlanırdı bu tarihlerde..
Bir dünya devi olan Kale Seramik Fabrikalarının kurucusu, rahmetli Hacı İbrahim Bodur, bu güne özel etkinlikler düzenlerdi.
Dönemin Başbakanları, bakanları ve dahası CUMHURBAŞKANI katılırdı törenlere..
Tam da bu noktada, 9. Cumhurbaşkanımız , 'baba' lakaplı, Süleyman Demirel'i de rahmetle anmak gerek. Nurlar içinde yatsın inşallah..
Düşünün artık, biz gazetecilerdeki stresini..!!! Temmuz geldiğinde..
Çok yorucu geçerdi bu günler.. Başkent Ankara, adeta Çan'a taşınırdı iki günlüğüne..
Ve yine Temmuz ayı.. Yıl 1994 ve Gelibolu cayır cayır.. Aylardan, Temmuz gene..
Tam 4049 hektar alan kül oldu, şehitler coğrafyasında, Gelibolu yarımadasında..
Dönemin Orman Bölge Müdürü Talat ağabeyi şehit verdik bu büyük yangında. Şehit öblge Müdürü, Talat Göktepe, ruhun şad olsun, mekanın cennet.
Çanakkale' de, vatan toprağında kefensiz yatan 253 bin şehidin, yorganı kül olmuştu o yangında..  İçimiz ayrı bir yanmıştı, Gelibolu alevlere teslim olmuş iken..
Ne anılar biriktirdim, şu an aramızda olmayan mesleki büyüklerim ile birlikte.. Rahmetli Turhan Narler, Yaşar Türe ile ..
Gelibolu yangını, tam bir cehennemdi diyebilirim..
Günlerce sürdü, sönmek bilmedi ormana düşen o kavurucu ateş..
24 Temmuz Basın Bayramı  sözde.. Bayram gelmiş neyime der iken, anlayan anlamıştır asıl mesajı ya, neyse..!!!
Kabus geri döndü dedim bir de.. Korona illeti yeniden aramızda..
Günden güne artışta vakalar.. Tatil beldemiz, Kuzey Ege denizindeki cennetten bir köşe adamız;
Bozcaada' da da vakalar hızla yükselir olmuş..
Dahası, Gelibolu’ da öyle diyebilirim.. Peki ya, ne olacak şimdi..?
Maske kullanımına yeniden başlamak durumundayız, NOKTA...
MASKE ŞART…
Bu tespitin altını,  uzmanlar kalın harflerle çiziyor günlerdir.. misal; hepimizin adını ezber ettiği Alper hoca da aynı görüşte.
Enfeksiyon hastalıkları Anabilim dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Alper Şener, yeni görev yerinin bulunduğu adresten, İzmir'den ses verdi geçende.
Pandemi’ nin başından günümüze, hep bilgilendirmeler yapıp, kamuoyunu alınması gerekli tedbirlere karşı bilinçlendirme çabasındaki Alper hoca, bilindik başlıklardan açtı yine.
"Sorular üzerine…" diyerek girdi söze.. Kendisi, ulaşılması en kolay Tıp insanlarındandır, bu nedenle de sık sık sorular gelir ve o da bıkmadan, usanmadan tek tek yanıtlar.
Yine öyle yaptı Alper hoca, vatandaşın sorularına yanıt olacak bilgiler aktardı.
Madde madde sıraladı, önemle altını çizdi gerçeklerin..
Mesela; "1. Mevcut AŞI’lar halen ülkemizde koruyucu…" diye girdi söze..
Ardından, diğer maddeler geldi Alper hocadan, kendisine yönelen sorular üzerine..
Rakamlarla bahsetti konudan.. Tam da şöyle;
"2. AŞI’dan kaçan varyantlar; BA.4, BA.5…vb ülkelerde %5 -30 oranında görülüyor…yani geriye aslında %70’lik diğer bir grup var ve aşıdan kaçamıyor…
3. Primer bağışıklama tamamlanmış ( 2 doz herhangi bir aşı) sonrasında hatırlatma dozu olmuş - ama sonrasında PCR (+) enfeksiyon geçirmişlere ek doza şimdilik gerek yok…
Çünkü; bunların olasılıkla mevcut varyantlar ile “hibrit doğal enfeksiyon” geçirdiklerini varsayıyoruz…"
Dahası da vardı gelen soruların ve elbette ki Alper hocanın yanıtlarının.
Özsetle bilgilendirdi yine herkesi, güne özel bu paylaşımı ile;
" 4. Eğer primer aşılanma +hatırlatma sonrası Covid 19 enfeksiyonu geçirmediniz ve 50 yaş üstünde iseniz hatırlatma dozunu olmanız da fayda var…
Çünkü; sonbahara kadar korunmanız - için gerekli…"
ALTIN DEĞERİNDE VURGU...
Prof. Dr. Alper Şener, lafı çok da uzatmadı aslında..
Altın değerinde üç söz etti. Tam da şöyle;
"*AŞI’lar ağır enfeksiyonu önler !
*Maske bulaşı önler!
İkili korunma önemli…" diyerek..
Naçizane bende şöyle diyeceğim; "Maske Şart Vesselam..!"