Referandum Süreci çalışmalarını sahada propaganda da bırakmayıp, gazete reklamları ile renklendiren MHP Kurmayları, bu

“Ülkücüler Boş Durmuyor…!”
Partilerinde geçmişte çeşitli görevlerde yer almış isimler de, halen Yönetim kadrosunda yer alanlar da, 16 Nisan Referandumu için ellerini taşın altına koyup bir başka farkındalığa imza attı.
Peki ya iktidar kanadı? Oradan da ses var elbet. Hem de oldukça dikkat çeken türünden. Nasıl mı?
“Sn. Bülent Turan Çanakkale İçin Önemli Bir Değer ve Şanstır…!” vurgusu şekliyle…
Aksini iddia eden durum mu hasıl oldu da, Amerika’ yı keşif eden ismi Kristof Colomp ‘un adını tekrar ediyorsunuz demeden de geçemeyeceğim.
Öyle ya, Amerika’ yı o keşfetmiştir… Gerçi, kimin keşfettiği konusunda da çeşitli fikir ayrılıkları da vardır günümüzde. Tabi ki konu bu değil….
İktidar partinin Çanakkale teşkilatlarında da, 16 Nisan referandumuna ilişkin elbet bir kıpırdanma var. Sahada yürütülen çeşitli çalışmalara ilişkin açıklamalar, bendenizin de e-posta adresine düşmüyor değil.
Ne var ki, Ülkücü hareketin kurmayları çağın gereksinimi manevraları ile bir başka dikkat çekiyor.
Sosyal medya çıkışları ile de farklı bir sürece giren bu dikkat çeken isimler, “MHP propaganda da İktidarın önüne geçti” sözünü ettirmeye başladı. Bunu nereden mi çıkarıyorum? Saha dan gelen seçmen  değerlendirmesinden elbet.
Mesleğimi idame ettirdiğim Boğaz Medya çatısı altında, yazı işleri müdürlüğü başta olmak üzere, elden geldiğince gündeme dair yazılar da yazmaya çalıştığım guruptaki gazetelerin sür manşetlerinde yer alan reklamlar, “Bizim rengimiz bu. Nedeni de bu…” dercesine seçmene sunulmaya başladı.
Denilebilir ki; Faklı bir strateji ve farklı bir propaganda… 
---------------------------------------
 İktidar partide ise, Amerika’yı yeniden keşfetmiş bir hal…
Neden mi böyle söylüyorum? O toprakları kimin keşfettiğini söylemek, tarih bilgisi olduğu anlamına gelmez bence de ondan.
MHP, 16 Nisan’a kilitlenmiş iken, İktidar kanadından gelen bir açıklamaya dikkat kesilmemek bu noktada elde değil. Ayrıntılara acayip takılan biri olduğumdan, meslekte de 25 yılı devirdiğimden, habire bir soru hali. Yine öyle bir haldeyim. Neden mi?  geçen haftada kalmış bir konuyu gündeme taşıyarak, yapılan açıklamayı okudum da ondan.
Farklı bir propaganda çalışmasına girişen MHP’ den bahsederek, bu güne özel yazalıkm önce.
Sonrasında, şu Colomp hikayesine de döneriz.
19 Mart’ ta Çanakkale’ nin ilk haftanın 7 günü okuyucularıyla buluşan gazetesi, yani sorumluluğunu üstlendiğim ‘Vitamin’ in sür manşetindeki o reklam konusu.
Milliyetçi harekete gönül vermiş ve bir dönem de Merkez ilçe Başkanlığı görevini üstlenmiş MHP kurmayı İbrahim Tayfun Uğur ile partili yönetici Erkan Arık’ ın mesajı.
“Bizde varız…” çıkışları…
‘Millet için ‘evet’  Devlet için ’evet, Cumhuriyet için ‘evet’ vurgusu yanında, ‘Yolu yolumuzdur. Sözü sözümüzdür’ çıkışı ile de, Genel Başkanları sayın Bahçeli’ nin yanında olduklarını anlatır o ilan…
Öğrendim ki, Ülkücü İşçiler Derneği Çanakkale il başkanı Erdoğan Ustaoğlu’ da, ‘Ben de varım’ diyerek, Uğur ve Arık’ ın geliştirdiği propaganda sisteminde yer almış.
Sahada da, teknolojinin geldiği son nokta sosyal medyada da, harbi medyada da ülkücü hareketin kurmayları bir değişik referandum çalışmasına girişmiş oldu.
İktidar kanadında ise, ilk saha hareketini Referandum takvimi daha açıklanmadan, Türkiye’ inn en büyük beldesi de olan Kepez’ in belde başkanı Alper Altınok başlatmıştı. 
Sonrasında çalışmalarına pek takipçi olamadığım başkan, halen harıl harılmış da, o konuya gelmeyeceğim.
Benim dikkatimi çeken, geçen hafta yaşanan ve sonrasında soğuma evresine giren konu üzerine gelen açıklama.
Tarih 19 Mart 2017 Pazar. Açıklamada yer alan ve acayip dikkat kesildiğim ilk cümle;
“Grup Başkanvekilimiz Sn. Bülent Turan Çanakkale İçin Önemli Bir Değer ve Şanstır”
Tarafsızca, sayın vekilin bulunduğu makam ve mevkii ye baktığımda, aynen de öyledir.
Bu dikkatimi çeken anlatım ardından gelen sözlerde, “AK Parti Çanakkale İl Başkanı Yeşim Karadağ Son Günlerde Basında Yer Alan Haberler İle İlgili Olarak Yazılı Bir Basın Açıklaması Yaptı” deniliyordu.
Hani o soğuma evresine girdiğinden bahsettiğim konu, tak diye haftasında gündemde…
Açıklamada aktarılanlarla oynamadan paylaşacağım bölüme gelince;
“Karadağ Açıklamasında Şu İfadelere Yer Verdi;” deniliyor ve denilenler yer buluyordu. Tam da şöyle;
“AK Parti Grup Başkanvekilimiz, Çanakkale Milletvekilimiz Bülent Turan ile İlgili olarak son günlerde özellikle bazı medya kuruluşlarında bilinçli olarak yaratılmaya çalışılan algının kim ve kimler tarafındam  (Bu sondaki harf hatası benden kaynaklı değil) yaratılmaya çalışıldığını gayet iyi biliyoruz, Grup Başkanvekilimiz Sn. Bülent Turan Ankara' nın değil Çanakkale'nin milletvekili olduğunu her platformda dile getiriyor ve bunu anlatmakla kalmıyor yaptığı icraatler (Buradaki harf hatası da benden kaynaklı değil) ile de uygulamaya döküyor, Çanakkale'den aday gösterildiği günden bugune (Bu harf hatası da) kadar her nefesinde Çanakkale'yi  ve Çanakkale'liyi temsil etmek adına yaptığı işlere altında imzası olan projelere tüm Çanakkale halkı şahittir. Biz teşkilatlar olarak Milletvekilimiz Sn. Bülent Turan'ın Çanakkale için yaptıklarına birebir şahidiz, Bizler kendisinden razıyız, Allah'ta ondan razı olsun. Son günlerde dile getirildiği gibi Sn. Turan'ın Çanakkale'nin asli unsuru olan Roman vatandaşlarımız ile herhangi bir sorunu yoktur ve olmazda.
Kendisi Çanakkale'ye her geldiğinde Roman vatandaşlarımızın yaşadığı mahallemizi ziyaret etmeden Ankara'ya dönmemekte ve en az Kurucu Genel Başkanımız kadar Roman vatandaşlarımıza değer ve önem vermektedir” şeklindeydi.
Açıklamanın sonrasındaki bölüme geçmeden, 18 Mart tarihinde çekilen ve sosyal medyadan paylaşılan bir fotoğraf karesi aklıma geldi.
Geçen Pazar ve ertesi gün haftanın ilk günü yani, gazete manşetlerinde yer alan haberde bahsi geçen bir isim, Fevzipaşa mahallesi muhtarı Ramazan Işıldak’ ın, 18 Mart günü stadyum A protokol girişinde, sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yan yana çekilmiş fotoğraf karesinden bahsediyorum.
Sonrasındaki gün, yani 19 Mart’ ta gelen açıklama, o nedenle hayli ilgimi çekti.
Döneyim açıklamaya;   
Sayın İl Başkanının anlatımı ile e-posta adresime gelen açıklamanın devamı aynen söyle idi;
“Geçmişten günümüze AK Parti Çanakkale teşkilatlarında olduğu gibi Sn. Grup Başkanvekilimiz için de Roman vatandaşlarımız önemli ve değerlidir.
Sn. Grup başkanvekilimiz bülent Turan (isim başlangıcındaki hata benden kaynaklı değil) Çanakkale'yi bir bütün olarak değerlendirmekte ve tüm Çanakkale halkının çıkarlarını gözetmektedir. Dün temeli atılan Çanakkale 1915 Köprüsü dahil Çanakkale'nin mega projelerde Sn. Grup Başkanvekilimiz bülent Turan un (Buradaki harf hataları da ben den kaynaklı değil) katkısı su götürmez bir gerçektir. Çanakkale halkının ve Parti gözetmeksizin tüm belediyelerin taleplerini ivedilikle çözmek için elinden geleni yapmaktadır, Son olarak Çanakkale'de tüm kesimlerin talebi olan 2018 yılının troia yılı ilan edilmesi hususunda çabaları takdire şayandır, Bu bağlamda ortaya atılan iddialar ile ilgili olarak, Sn.Turan'ın Roman vatandaşlarımız ile ilgili böyle bir tutum içerisinde olduğu asla gerçeği yansıtmamaktadır. Bu iddialar Roman vatandaşlarımız ile aramıza asla mesafe koyamaz , koymamaktadır, Bu mesele artık şahsileştirilmiş ve temsil noktasındaki bir kişinin şahsi meselesi haline gelmiştir. Vekillerimizi şikayet etmek kimsenin haddi değildir, Çanakkale'mizin altın çağını yaşadığı şu dönemde herkes sorumluluğunı da bilmelidir. Bizler hep birlikte Çanakkale'yiz hep birlikte önemliyiz ve değerliyiz. Çanakkale için gecesini gündüzüne katan iki değerli milletvekiline sahibiz. Sn Bülent Turan'da Sn. Ayhan Gider'de Var gücü ile Çanakkale'mizin önünü açmak ve geliştirmek için çaba sarfetmektedir.
Kamuyoyuna saygı ile duyurulur...”
Hayli tarafsız olmaya çalıştığım meslek hayatım boyunca, ne tuttum partiyi, ne futbol takımını, ne de gönül verdiğim hobilerimden kaynaklı, Türkiye Radyo Amatörleri Cemiyeti (TRAC) gibi, Avcılık ve atıcılığa olan sevdamdan kaynaklı üyesi bulunduğum,  mesela; Cevatpaşa Avcılık ve Atıcılık Derneği’ ni öven haberleri kaleme almadım.
Neyse o… Doğru şekliyle haber yazmaya gayret ettim. Bilenlerde bu anlamda bilir ve hat ta, tarafsızlığım konusunda takdir edildiğim de ‘zaman zaman) doğrudur.
 
 Reklam arası ardından, hafta sonundan başlayıp, bu güne gelen gelişmelerle bu günlük bu kadar diyeyim vesselam…