KENDİNİ TANITTI: 'BEN HÜMA KUŞU...!' DİYE...

Sonra kapandı telefon.. Kim ki bu dedim kendime kendime.. Bu kuş neyin nesi..
Şaka mı yaptı biri.. yok sa, yalış numarayı mı çevirdi arayan kişi.
Kim ki bu arayan.. Arayandan ziyade, bahsetitği kuş dikkatimi çekti.. Hüma Kuşu..
Meraktan başladı herşey, araştırayım der iken... Karşıma çıkan bilgler bir acayip etkiledi..
Hüma kuşu... Üzerine araştırmalar yapılıp kaleme alınanları okuyunca, sizlerle de paylaşım isetrim.
Kaynak olarak, vikipedi, erzurumpost. turkcenedemek, gibi adresleri göstersem sanırım çok doğru olacak.
Bu arada, bahsi geçen Hüma Kuşu'nu anatır bir kaç görsel de yok değil, yapıtğım araştırma sonucunda karışma çıkanlar arasında.
Mesela, Mysore Krallığı'ndaki Tippu Sultan'ın tahtında yer alan Hüma kuşu figürü bunlardan sadece biri...
Bir arkadaşım var iş yerinde.. mesai arkadaşım.. İsmi zikredildiğinde, sık eder şu sözü: "Buyurun benim, ben Cennetkuşu Birkan.."
Birkan arkadaşım, bu bilgiler sana da glesin o vakit..
Hüma kuşu (Farsça: Homa) kökenli imiş.. Ve senin de hep zikretitğin Cennut kuşu  olarak admlandırılan bir kuş imiş Hüma..
Bence, arada bir, "Buyurun benim.. Hüma kuşu Bikan" da diyebilirsin bundan sonra.
Hüma yani, cennet kuşu olarak da adlandırılan, görünmeyecek şekilde çok yükseklerde dinlenmeksizin sürekli uçan bu türe ilişkin çok bilglier edindim..
İnsanın bu anlamda Hüma olası var.. Düşünsenize,  sürekli uçabilme yetisine sahipsiniz.
Süreklilik önemli.. Yorgunluk da hissetmezsiniz bu arada..  
Hüma, asla yere değmeyen efsanevi bir tür.. Hep havada yaşıyor anlamı da çıkabilir bu durumda.. Uçariken dinlenme, uçar ikien beslenebilme de var yetileri içinde, her halde.
Bazı kaynaklarda, ayakları olmadığı da nakledilse de Hüma için, dile getirilidği gibi,  efsanevi bir kuş sonuçta. Kim istemez ki şimdi, efsane olamyı.. Değilmi..
Hüma çok ilgimi çekti.. Araştırır iken şöylede bir cümle geçti okuduklarım arasında:
"Arapçası Bulah olup bazı kaynaklarda Arapça'daki ruh anlamına gelen Hu ve su anlamındaki (ma) kelimelerinden oluştuğu savunulmuştur."
Ruh önemli.. hani yaşam bitnce, uçar gider ya bir anda.. O vakit, ruhsuz kalır beden.. Et ve kemikten ibarettir.. Anlamı da kalmamıştır belki.. Nefes yok, söz yok.. hareket desen, o da yok.
Bazı kaynaklarda da, Tengricilik inancındaki Tanrı Umay ile benzerliği belirtiliyor Hüma kuşunun. Vurgulanan bir ifade de var; Bazı Türk lehçelerinde Kumay veya  Umay kuşu adı ile de bilinir denirlir iken..
Hüma olasım var şimdi yine..Hüma olunca, bir efsanesin sonucta..
Aslında, talih kuşu gibi de tanımlanıyor  Hüma.. Başına konduğu kimseye mutluluk getirdiğine inanılması sebebi ile talih kuşu veya devlet kuşu olarak da isimlendirilmekte bu yüzden.
Peki ya, böyle düşünülmesiin kaynağı ne.. Bazı kaynaklarda geçen bir hikaye..
Bu hikayede şöyle deniliyor; "Eskiden bir hükümdar ölünce halkın bir meydanda toplandığı ve Hüma'nın başına konduğu ya da gölgesinin üzerine düştüğü kişinin hükümdar olduğuna dair halk inancı"
Birileri halisilasyon görse hani o anda, kişi hükümdar değilse bile, öyle ilan edilecek..Sora da hep hükümdar mış gibi anılacak ileriki zaman içinde.
Hüma üzerine arıştarmam uzun sürdü dün.. Hayli vakti ayırdım bu meseleye.
Bir anlatmda; "Bilinenlerin aksine Oğuz Han Destanında da geçtiği gibi, Çepnilerin kuşu Huma kuşu değil Kuma kuşudur.
Kuma Kuşu halk arasında söylendiği şekli ile ağ kerkenez, ak sunkur Çepni kuşudur. Yırtıcı bir kuş olup, Kaşgarinin eserlerinde büyük yırtıcı kuş olarak yazılıdır.
Tiginlerin simgesidir. savaşçılığı sembolize eder.
Humay ise Çepni kelimesindeki savaşçılık anlamını zaten taşıyan özellikler göstermez." şeklinde uzunca bir cümle kurulmuştu.  
Hüma kuşu devlet şekillenmesini sembolize edermiş bu arada.. Bazı yorumlarda ise, Hüma'nın Feniks gibi birkaç yüzyılda küllerinden yeniden doğmak için kendini yakarak tükettiği de ifade ediliyordu.. Şu güzel yetileri kim istemez ki, değil mi..
Bu arada, biraz da yakın tarihe döneyim.. Osmanlı tarihinde bilinen "Hümayun" teriminin, "Umay (Humay) adıyla İlgili olduğu düşünülmekte imiş.
Hakimiyetin göklerden geldiğine, Tanrı vergisi oluğuna dair eski mitolojik inancın izleri, halk arasında "Hüma" yani devlet kuşuyla ilgili dolaşan söylentilerde hep korunmuş.
Selçuklu kartalı gelmedi değil şimdi aklıma..
Bir ara, Selçuklu kartalı için de vakit ayıracağım kendime.. Belki, Selçuklu kartalı da olmak isterim, kim bilir..
Selçuklu kartalı demiş iken, Türk Polis Teşkilatımızın da simgesidir..
Bu bahane ile, yarın yeni yaş gününü kutlayacak, Kahraman Türk Polisinin, bu önemli gününü kutluyorum.. Rabbim, Polis teşkilatımızın her adim yar ve yardımcısı olsun.. Ayağına taş değmesin kahramanların..