Bir söz var aslında söylenmesi gereken fakat, biraz müstehcen kaçacak.

İşini bilmeyen Çavuşlar misali. İş yok güç ok, geyik muhabbeti yerinde vesselam.
Öyle ya, altı yapı sorunsuz, üst yapıya diyecek yok. Vatandaş Twtter’i meşgul etmiyor madem, biz yapalım bir sohbet hali vaziyeti gözlemlenmiş ne güzel…
Twitter sohbeti iki ayrı Kuzey Ege belediyesi arasında geçiyor. Mevzu derin, Yumurta sohbeti. Tavuk mu çıkar yumurtadan, yumurta mı çıkar tavuktan?
Varın gerisine siz karar verin artık….
 Paylaşılan görseller, Klavyedeki ‘PrtScSysRq’ tuşu sayesinde hazırlanmıştır. Yani paylaşıların kopya haline bu tuş neden olmuştur. Ben söyleyeyim de, meraklılara yanıt olsun…. Suç bu ilginç isme sahip tuşundur. Bendenizin değil. Herkesce biline…

Sosyal medyada bu aralar adeta nöbet durumunda olduğumdan olsa gerek, ayrıntıları yakalamam anlık cereyan ediyor. İyi mi kötü mü? Çözemedim lakin, önemli duyuruları da bu sayede atlamamış oluyorum.
Hazır duyuru bulmuşken, sizlerle de paylaşayım istedim.
Aralıksız olarak sıkı takipçisi haline geldiğim Recep ağabeyden inciler gelmiş aslında.
MHP kurmayı Recep Cahit Özer’ den bahsettiğimi anlamış oludğunuzu düşünerek devam ediyorum dikkatimi çeken o önemli uyarıyla.
“ÇOK ÖNEMLİ bir duyurum var…’ diyor du Recep ağabey. Ahanda dedim. Yine bir bomba var mutlak patlayacak.
 “Dikkatli okumanızı rica ediyorum” diyor du üstelik. Benlik bir durum yok, zaten dikkatlice okuyorum kendisinin her paylaşısını.
Dikkat ediyorum ve yazılan o soruya iki kez daha dikkat kesiliyorum kısacası.
Soru şu; “İktidarın yaptıklarını tenkit etme hakkına sahip miyim bir vatandaş olarak?”
 Yanıt da gelmiş recep ağabeyden. Kısa ve oldukça öz; “Tabiki evet…” diye.
 
Sonrasında devam ediyor dikkat çekitği uyarıyla ve şöyle diyor Recep ağabey;
“Ben de öyle yapmışım..  1-pkk ile Oslo'da masaya oturdunuz demişim.
 2-PKK'lı teröristleri Habur' dan içeriye aldınız demişim
 3-çadır mahkemeleri kurarak hepsini serbest bıraktınız demişim.
 4-Dolmabahçe'de HDP'li vekillerle anlaşmalar imzaladınız,gülücükler verdiniz demişim.
 5-Fetocu haşhaşileri 12 yıl boyunca korudunuz,kolladınız demişim .
 6-Türkiye'mi kan gölüne çevirdiniz demişim”
Diyerek dediklerini sıralayan  ve 6 maddeyi de alt alta yazan Recep ağabey devam ediyor uyarısına.
“ Bunlar çözüm süreci boyunca tüylerimizi diken diken eden olaylardı ne yazık ki..
ŞİMDİİİ........Gelelim en önemli olaya..
 Bu yazdıklarımdan dolayı "Sayın Cumburbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret ettin sen" denebilir mi?”
Şimdi bu sözleri ile Recep ağabey dikkat çeken bir başka soruyla geliyor uyarısında.
Ve de ekliyor iki kelime ile yanıtı; “Denebilir tabii algı meselesi...” diye.
Sohbet havasında kaleme alınmış bir uyarı olduğundan olsa gerek, pür dikkat tekrarlayarak okuyorum yazılanları. Devamında gelen cümle ise tam da şöyle;
“Bunu kim yaparsa mantıklı olur?”
Cümle dediğime bakmayın. Özetle yep yeni zor bir soru aslında kaleme alınan.
Peki devamında mı ne vardı? Acele etmemek gerek. Dile getirileni paylaşıyorum. Biraz sabır lütfen…
 Recep ağabey ; “Tabi ki beni bu şekilde bir ithamla AKP'lilerin şikayet etmesi çok doğru olur.
İşte püf nokta burada” diyor ve bombayı patlatmak üzereyken, söz bilmeceye dönüşüyor. Pandora’ nın kutusu açılmadan, kapanıyor bir başka deyişle.
“Beni şikayet eden AKP'liler değil” diyerek, söz konusu şikayet edenin ismini vermeden, bir süre sonra ismi vereceğini anlatıyor tek sözle. Nasıl mı? Aynen şöyle;
“ Yani Sayın Cumhurbaşkanını çok sevdikleri için AKP'lilerin şikayet etmiş olmasını ( yazılarımda hakaret olmamasına rağmen ) anlayabilirdim.
 Ama AKP li değil şikayetçi. CHP'li hiç değil.  HDP'li mümkün değil. TKP'li zaten değil..
Geriye ne kalıyor ? MHP'li olabilir mi?Allahım ne günlere kaldık..
 En sonunda bunları da gördük. Kim mi? Hepiniz çok yakında öğreneceksiniz “ diyerek.
Sanırım taş uzaktan değil de oldukça yakından gelmiş bir anlatımda bulunmuş Recep ağabey.
Ne diyelim, zaten hep öyle olmaz mı, meyve veren ağaç da yakından, yakından taşlanmaz mı?
Paylaşısını bitirirken, yine ilgimi çeken bir başka paylaşıya tanık oluyorum Recep ağabeyden.
Tek kelime ile mükemmel bir Dua aslında bu son söz.
Ezberlemekte fayda olacağını düşündüğüm bir dua’ da aynı zamanda.
Hani hep sosyal medyadan tanık olduğumuz bir çağrı var ya, ‘Hepimiz amin der miyiz….?’ Diye.
Gel de bu dua’ ya amin deme…
İşte Recep ağabeyin, o ibretlik çağrı ile karışık dua’sı;
“Sadece şu dua bile yeter insan olana…” diyor kısa ve öz, hayli de gerekli dua’ yı ediyor;
 "Allahım; Beni kullarına yardım eden kullarından eyle…"
Ben bu dua karşısında, şahsen diyorum ‘Amin…’
Sizleri  bilemem…