Ne teknoloji çare, ne de teknolojik donanıma sahip darar kuleleri..

Ne teknoloji çare, ne de teknolojik donanıma sahip darar kuleleri..
Sis çöktümüydü boğaza, çaresizsin kaptan... Bekleyeceksin, hava müsade edene dek..
Kasım ayları, boğazın çileli günleri.. Kasım gelir, sis çöker, düşmana geçilmez kılınan Boğaza...
NE DOST DİNLİYOR, NE DE DÜŞMAN...
Dost da olsan, düşman da, Sis engeldir, geçemezsin öyle boğazdan..
Kasım ayı, boğaz için sis ayı.. Yine öyle oldu.. Günlerdir, göz gözü görmüyor denizde.. Deniz gibi, kara ulaşımının da kabusu sis..
An geliyor, sıfıra düşüyor görüş.. Eskiden miş, teknede radar yok, VeHeCeF yok.,
Boğaz geçiş güvenilğnii sağlüyacak VTS istasyonları da yok..  Yani,  Çanakrkale Boğazı Gemi Trafik Hizmetleri Merkezi' de yok..
Sıfır görüşte, sıfır korku ile bir yakadan bir yakaya geçen kaptanlarımız vardı..
Teknolojiden yoksun, ahşap motorların, deli yürekli kaptanları..
Anısmıyorum da, Sahil Sıhıye Botları, Acenteler, Akyele motoru mesela.. Bir de, Gümrük Muhafaza.. Adı geçtiğinde, "Gümrük Muhafaza, Allah Muhafaza.." denilenler.. 34 bordo numalaralı bir saç tekneleri vradı..
Hava kıyamet gibi eser, göz gözü görmez sağanaktan, ya da kırçıma vardır yoğun tipi eşliğinde kar yağışında.. Onlar sefer alırdı Limandan, boğazdan geçen koco koca gemilere hizmet sunarlardı.
Dakikalarca, geminni karnında ylanışık dunrup, hizmet sektörleri ne ise, o nu verirlerdi yük gemilerine.
Sis olduğun da da, benzer hizmet sürerdi yani.. Benim rahmetli babam, Sahil Sıhıye Bot kaptanı idi.. Telsiz dahi yok tu o vakit tekneerinde.. Ne radarı, ne sonarı.. Şaka giibiydi o yılarda, denizden ekmeğini çıkartanların, nöbet tuttukları ahşap tekneler.. Bir güzel, ecel teknesi idi her biri..  
 Şimdi, yok yok teknelerde.. kimin de su altı radarı, sonar dahi var.. Su üstü radarı zaten zorunlu..
Eskiden, yok luk vardı,o yok, bu yok tu, lakin boğazda hizmet nadiren aksardı..
Kıyamet dediğim hava, 9 kuvvet olacak, belki o zaman, Pratika tatil edilirdi..
TDİ' nin araba vapurları da, sis yüzünden aksardı zaman zaman.. Sefer, deneme adı ile yapılır, kaptan okey verir ise, devam ederdoi sonra boğaz hattında seferler..
Gemisini yürüten kaptan dı yani o vakitler...
Teknolojinin harikaları, donalı feribotlarda, araba vapurlarında, Sahil Sıhıye botları gibi,  koca koca gemiler de sis oldu mu, durup kalıyor durduğu yerde.. Çaresizlik diz boyu bir anda..y
Oysa ki, koca koca Okyanusları aşmış, 9-10 kuvvet havada, dev dalgalarla boğuşmuş kaptanlar, Sis'e yenik düşmüş olmuyor elbet te  Çanakkale'de..
Boğaz geçiş güvenliği için alınıyor,Boğazı kapama kararı..
Herkesin güvenliği için yani, sis' de seferlerin ve boğaz geçişlerinin durdurulması..
Hayli çok işitiyorum;"Kaçıncı yüzyıldayız yahu, bu ne rezalet.." diye hayıflanan, iskelede feribot sırasında bekleyen, sis nedeniyle gemilerin çalışmaması yüzünden sıraya geçmiş  kamyon ve tır şoförlerini.
Birisine söylledim hatta, "Bunun kaçıncı yüzyılla alakası yok, bir önüne geçilmez doğa olayı bu.. Sis yahu sis.. Önüne görmediğin an, sen karayolunda yol mu alıyorsun...!!!"
Dank etti veridğim örnek.. Sis vakti, gemilerin de seyir etme sorusnu yaşayabileceği hasıl şouör abinin zihninde..
Teknoloji de çözüm değil yani, söz konusu Boğazın güvenliğı olduğunda..
Eskiden di, deli yürekli kaptanların insiyatifine kalmış yapılan kesintisiz seferler...
Sis gösterdi mi şimdi kendini, önce can, sonra mal güvenliği için, seferler kökten iptal..
Görsel şölene de neden Sis, bir dünya devi 1915 Çanakkale köprüsünü adeta yutuyor son günlerde.,. Şaka maka, ortaya çıkan manzara muhteşem.. Öyle değil mi.. Haber Ajansları, bu anları Drone’lar ile ölümsüzleştiriyor.
Ortaya çıkan manzara, tam bi kartpostal…