Uluslararası buluş fuarı olma ünvanına sahip ISIF’20 Uluslararası Buluş Fuarına bu yıl 5‘inci kez gerçekleştirildi. Dünyanın en çok ziyaretçi sayısına sahip fuara portföyündeki 10 patent ile katılan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ), uluslararası jüri tarafından yapılan değerlendirmeler sonucu; 1 altın, 2 gümüş ve 5 bronz madalya olmak üzere 8 madalya almaya hak kazandı.  Madalya almaya hak kazanan proje sahipleri akademisyenlerin madalyaları, düzenlenen törenle verildi. 
 
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Türk Patent ve Marka Kurumu, Uluslararası Buluşçular Birliği Federasyonu (IFIA), Dünya Fikri Mülkiyet Teşkilatı (WIPO), Avrupa Patent Ofisi (EPO) ve Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı’nın destekleri ile gerçekleştirilen ve bu yıl 5.’si düzenlenen dünyanın en fazla ziyaretçi sayısına sahip uluslararası buluş fuarı olma ünvanına sahip ISIF’20 Uluslararası Buluş Fuarına portföyündeki 10 patent ile katılan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ), uluslararası jüri tarafından yapılan değerlendirmeler sonucu; 1 altın, 2 gümüş ve 5 bronz madalya olmak üzere 8 madalya almaya hak kazandı.  Buluş sahiplerine ödülleri Troia Kültür Merkezinde yapılan törenle verildi. Törene; Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sedat Murat, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Süha Özden, Prof. Dr. Bünyamin Bacak, Prof. Dr. Suat Uğur ve Senato Üyeleri katıldı.
 
 
Projelere Destek Verildikçe Çok Büyük Alanda Ses Getireceğiz
 
Madalya töreni öncesi Katılan tüm akademisyenler adına konuşma gerçekleştiren Doç. Dr. Nükhet Nilüfer Demirel Zorba, bilim insanlarına destek verilmesi gerektiğini vurguladı. Zorba, “Bu süreçte bize destek olan, bilimsel katkıyı sağlayan herkese teşekkür ediyoruz. Bu buluş yapan diğer arkadaşlarımızla beraber benim bir ricam olacak. Bilim insanlarına ve diğer araştırmacılara şevk vermesi amacıyla bizlere biraz daha destek olunmasını istiyoruz. Ekiplerimiz elimizden kayıp gidebiliyor. Doktora öğrencilerimiz mezun olup, ayrılabiliyorlar. Biz bu tipte araştırma yapan araştırmacılara daha destek olarak üniversitemizde yer verilmesine, kadro konusunda destek olunmasını rica ediyorum. Bilimsel süreç bizim kendi projemiz adına 2015 yılından beri üzerinde uğraştığımız bir çalışmaydı. Dilvin Hanım’ın doktora teziydi çalışmamız. Diğer arkadaşlarımın da çalışmalarının destek olunduğu takdirde çok büyük alanda ses getireceğine inanıyorum. Ayrıca proje koordinasyondaki arkadaşlara çok teşekkür ediyorum çünkü bu süreçte bizi yalnız bırakmadılar. Bizim patent başvurumuzda, diğer yarışmalara katılımımızda bizi desteklediler” dedi.
 
Hedefimiz, Kavganın Olmadığı Gıpta’nın Olduğu Üniversite Olmak
 
Rektör Sedat Murat da gerçekleştirilen törende konuşma yaptı. Başarıları için tüm akademisyenlere teşekkür eden Murat, “Üniversite denilince akla ilk araştırma gelir. Üniversitemiz çok şükür araştırma yolunda önemli adımlar atıyor. Bu yolda katkı sağlayan tüm hocalarımıza teşekkür ediyorum. Sadece bu hocalarımız değil, bütün birimlerimizden aynı heyecanı aynı gayreti görmek istediğimi belirtiyorum. Hedefimiz bir başarmak, çok nizamlı bir üniversite kurmak, kavganın olmadığı, hasetin olmadığı ama gıptanın olduğu bir üniversite olmak. Bu hocalarımızı gıpta edelim. Haset mekanizmasının olduğu yerde düşmanlıklar artar. Biz diyoruz ki üniversitemizde gıptanın zirvede olduğu ama kimsenin kimseyi kıskanmadığı, kötü duygular beklemediği bir kardeşlik kurumu oluşturalım” diye konuştu.
 
Bu Başarı Hepimizin
 
Murat, konuşmasında şunları söyledi: “Son zamanlarda güzel başarılar gösteriyoruz. Geçen hafta Ankara’da akademik açılış yapıldı. Orada en az 10-15 rektör beni tebrik etti. Benim bu çok hoşuma gidiyor fakat bu başarı benim değil, bu başarı hepimizin, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ailesinin. Zoruma giden ise şu; rektörler tebrik ediyor ama bazı haset tipler, bunları basit gördüğümden değil, üniversitenin bir kenarında pet şişe görüyorlar, ‘üniversite çöpten geçilmiyor’ diyorlar. Yemeğin bir yerinde bir şey oluyor, kıyamet kopuyor. Ben istiyorum ki güzellikler de bu şekilde dile getirilsin. Birisinin bir haset duygusuyla bu tür kötülükler sosyal medyada yayılırken neden güzellikler paylaşılmasın. Uzaktan eğitim konusunda en başarılı üniversitelerden biri olduk. Akademisyenlerin memnuniyeti bakımından en önde üniversitelerden birisiyiz. Bunu Türkiye üniversitelerin üst düzeydeki rektörleri gıpta eden tebriklerini ilettiklerinde çok duygulandım. Üniversitemle iftihar ediyorum. İnşallah öğrencilerimiz geldiği zaman, yüz yüze onlarla da ilgili çok güzel bir üniversite olacağız. Uzaktan eğitimdeki başarımızda öğrencilerimizin bizlerle olan dayanışması, teknik bilimlerimizin Bilgi İşlem Daire Başkanlığımızın hakkı var. Çalışanın hakkını vereceksin. Çalışan benim gözümde kutsaldır. ”
 
Şerife Erdem