” Burun akıntısı sorunu hemen hemen herkesin başına gelmiş bir soru olmakla beraber daha çok nezle ve grip rahatsızlıklarından ötürü görülür” diyen Vural, “Vatandaşlar soğuk kış günlerinde soğuk algınlığıyla birlikte bu sorununa sık rastlar. Kimi zaman yaz aylarında da nezle ve gripten ötürü de bu rahatsızlık görülebilmektedir” dedi.
Yaz aylarında sıkça görülen burun akıntısının yaz alerjisi olabileceğini anlatan Vural, “Genellikle polenlere karşı oluşan alerjiden kaynaklanmaktadır. Saman nezlesi ya da yaz nezlesi olarak da bilinen durum daha çok mevsimsel alerjinin sonucu olarak görülür. Alerjinin dışında nezle ve gripten ötürü de burun akıntısı sorunu meydana gelebilmektedir. Yaz günlerinde ağaç poleni ve çayır polenlerinden ötürü burun akıntısına, nezle rahatsızlığına sık rastlanır. Mevsimsel bir sebepten oluşan bu dönemdeki burun akıntısı genellikle kısa sürelidir. Polenlerin arttığı zamanlarda burun akıntısı şikâyetleri orantılı olarak artış gösterir. Vücuda giren bakteri, virüs ve parazitler enfeksiyona neden olur. Giren zararlı bakteriler soğuk algınlığı ve nezleye neden olabilmektedir. Soğuk algınlığının sonucu olarak ise burun akıntısı problemi görülür. Yaz aylarında burun akıntısının nedeni enfeksiyondan ötürü görülen hastalıklar olabilir. Uzman bir doktora başvurmakta fayda vardır” dedi.

Burun Akıntısı Nasıl Geçer?
Vural, “Burun akıntısının geçirmek için uygulanan yöntem, akıntıya neden olan etkene göre değişiklik gösterir. Soğuk algınlığı ve virüslerden dolayı oluşan akıntı, ilaç tedavileriyle giderilir. Burun spreyi de akıntının giderilmesinde oldukça etkilidir. Akıntı eğer uzun zamandır devam ediyorsa, doktora başvurmanızı öneriyoruz” şeklinde konuştu.
 
Kulak Burun Boğaz Uzmanı Ali Vural’dan Burun akıntısı için önlemler
Vural, “Soğuk algınlığı veya grip sonucunda oluşan burun akıntısını önlemek için, mikrop ve bakterileri sizden uzak tutabilmek için sık sık ellerinizi yıkayın. Burnunuzu temizledikten zaman bir bez kullanın ve kullandıktan sonra onu uzak bir yere atın. Ayrıca burun temizlenmesi sonrasında ellerinizi yıkamalısınız. Gribe karşı korunmanın etkili bir yolu da her yıl grip aşısı olmaktır. Burun akıntınızın nedeni bir alerji ise belirtiye neden olan madde ya da malzemeden uzak durmalısınız. Neye alerjinizin olduğunu tespit edebilmek için aktivitelerinizin yer aldığı kendinize bir günlük tutabilirsiniz. Sigara dumanından kaçınmak veya sigarayı bırakmak olumlu sonuçlar verecektir. Bu faktör burun yollarınızın tahriş olmasını ve iltihaplı hale gelmesini önleyecektir” bilgisini verdi.
 
Ergenlik dönemi ve erişkinlerde daha sık gözükmektedir
 Kulak Burun Boğaz Uzmanı Ali Vural, “Alerjinin  tipi yaşa bağlı olarak değişkenlik gösterir. Bebeklik ve çocukluk döneminde besin alerjisi ve hassas cilt sıklıkla karşılaşılan alerji tipi iken, ergenlik dönemi ve erişkinlerde alerjik astım daha sık karşılaştığımız alerji tipleridir. Alerji tek sebebe bağlı olarak gelişmez. Alerji gelişiminde birçok faktör  rol oynar. Bu faktörler arasında en önemlileri genetik yatkınlık, alerjen maddeler ile erken dönemde karşılaşma, sigara ve hava kirliliğidir. Alerjik  hastalıkların şiddeti ve gidişi bireyseldir. Kişiden kişiye değişir ve birçok faktör tarafından etkilenir. Duygusal stres ve sigara dumanı alerjik yanıtın ortaya çıkmasını kolaylaştırır. Anne babası alerjik olan çocukların alerjik olması olasılığı diğer çocuklara göre %60 daha fazladır. Burada koruma önlemleri ile çocuğun alerjik olması engellenebilir. Bu koruma önlemleri arasında hamilelik  süresinde annenin sigaradan uzak durması, evdeki nem oranının azaltılması,  ev tozu akarlarını azaltan hava filtreleri ve elektrik süpürgeleri kullanılması, çocuğun ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenmesi, yumurta balık bal gibi alerji potansiyeli yüksek  yiyecekleri yaşamın ilk yılında verilmemesi, aşırı steril ortamdan kaçınılması gibi önlemler sayılabilir. Ailesinde alerji öyküsü olan ve yukarda saydığımız belirtileri tüm yıl boyunca veya yılın belli dönemlerinde yaşayan insanlarda alerjiden şüphelenilir. Tanı doktor tarafından,  iyi bir öykü ve gerektiğinde cilt alerji testleri, kan testi ve solunum testi ile hangi maddeye alerjinin olduğu  kesinleştirilir.  Günümüzde en sık alerjiye neden olan maddeler polenler, ev tozu akarları, kedi tüyleri, nemli ortamda üreyen küfler, yumurta ve acılı baharatlı yiyeceklerdir. Alerjik hastalıların en etkin tedavisi alerjenden uzaklaşmaktır. Bunun mümkün olmadığı durumlarda ilaç tedavisi ve hayatı tehdit eden alerjilerde ise alerjene karşı duyarsızlaştırma tedavileri denenebilir. Bu tedavi yönteminde alerjen vücuda girilerek orta düzeyde verilir bu sayede vücudun bu alerjene karşı verdiği tepki azaltılmaya çalışılır” ifadelerinde bulundu.
 
                                                                                                                                                                                                                   DUYGU DOĞAN
 


Kaynak: Haber Merkezi