Yüzyılın felaketi ardından, Yardım eli olmak için deprem bölgesine gönüllü giden Çanakkale İl Genel Meclis üyesi Sadık Göğüsgeren çarpıcı tespitlerde bulundu.Çanakkale’nin iki küçük ilçesi Bayramiç ve Ayvacık’ın güçlerini birleştirdi. Hatay’ın Defne İlçesinde depremin ikinci gününde adeta hizmet üssü kurdu. 
Gönüllü yardım ekibinde yer alan İl Genel Meclis üyesi Göğüsgeren; “Yetkililerin varlığından bile haberdar olmadığı ilçede aşevi ve yardım çadırları kurduk. İki belediye 35 gün boyunca yaklaşık 300 kişinin oturduğu çadır kentte her gün sıcak yemek servisi sundu.
Beraberimizde götürdüğümüz yardım malzemelerini, bölgedeki vatandaşlara ulaştırıldık. Yetkililer burayı 35 gün sonra fark ettiler.” İfadesini kulandı.
-----------------------------------
CHP’ Lİ MECLİS ÜYESİNDEN ŞOK İDDİA
“DEFNE, 35 GÜN SONRAFARKEDİLDİ”
-----------------------------------
Çanakkale İl Genel Meclisi’nin CHP’ li üyesi deprem bölgesi gözlemlerini canlı yayında değerlendirdi.
CANLI YAYINDA, 35 GÜN YORUMU
Boğaz Medya’ nın Sosyal Medya hesaplarından canlı olarak yayınlanan programa konuk olarak Hatay Defne’ den katılan, gönüllü yardım ekibinde görev alan Bayramiç’ in İl Genel Meclisi üyesi Sadık Göğüsgeren, bölgedeki izlenimlerini dile getirdi. Çok iddialı sözler etti.
Çanakkale’nin iki küçük ilçesi, Bayramiç ve Ayvacık’ ın güçlerini birleştirip felaketin hemen ardından yola revan olduğunu anlatan Göğüsgeren; İki Belediyenin kurduğu çadır kentte açıklamalarda bulundu.
CHP’ li Göğüsgeren, Hatay Defne’ deki insanlardan, yetkili Valinin depremden 35 gün sonra haberdar olduğunu ileri sürdü.
Göğüsgeren; “Yetkililer Defne İlçesine Depremin 35. Gününde Gelebildi” dedi.
11 İlin etkilendiği Kahramanmaraş Depreminde yıkımın en çok olduğu illerden biri de Hatay oldu.  Tüm Türkiye’nin yaraları sarmak için seferber olduğu deprem bölgesinde Çanakkale’nin iki küçük ilçesi Bayramiç ve Ayvacık, güçlerini birleştirerek Hatay’ın Defne İlçesinde depremin ikinci gününde adeta hizmet üssü kurmayı başardı.
Boğaz Medya’nın canlı yayın konuğu olan CHP’ li İl Genel Meclis üyesi Sadık Göğüsgeren,, Yetkililerin Defne ilçesinin içinde bulunduğu durumdan haberdar olmadığını, ilçede çadır kuran iki belediye’ nin  35 gün boyunca  yaklaşık 300 kişinin oturduğu çadır kentte her gün sıcak yemek hizmeti sunup, beraberlerinde götürdükleri yardım malzemelerini bölgedeki ihtiyaç sahibi vatandaşlara ulaştırdığını savundu.
İki belediyenin gönüllüleri ile birlikte sırayla hizmet verdiklerini anlatan Göğüsgeren, yetkililerin yaşanılan mağduriyeti 35 gün sonra fark ettiklerini ileri sürdü.
CHP’ nin Bayramiç İl Genel Meclis Üyesi Sadık Göğüsgeren,  bölgeden son gelişmeleri bir muhabir edası ile aktardığı Boğaz Medya’nın canlı yayınında, . İki Belediyenin kurduğu çadır kentteki son durumdan söz etti.
İl Genel Meclisi Üyesi Sadık Göğüsgeren, Hatay Defne’deki durumdan ösz eder iken, şunları söyledi
 “Depremin ikinci günü, Bayramiç ve Ayvacık belediyeleri Hatay’ın Defne İlçesinde bu yerleşim alanını kurdular. Kurulan Mutfak aşevinde günde 2 bin 500 civarında devremize de yurttaşımıza yemek hizmeti veriyoruz.  
Yaklaşık kırk çadırlık bir alan ama 300 vatandaşımız kaldığı bir çadır kent. Ancak artık bu son günümüz,  Kızılay'a ve AFAD'a bölgeyi teslim edeceğiz.  
Bayramiç ve Ayvacık'tan daha gelmek isteyen gönüllü yurttaşlarımız. Bayramiç'ten buraya özellikle gıda, giyecek yardımı nakliyesinin uzak olmasından dolayı yerel halkla birlikte, yerel gönüllülerle birlikte Kızılay ve AFAD’ a devretme aşamasındayız.”
Hiçbir Şeyin Yetkilisini Bulamıyoruz
Deprem’in 2. Gününden beri Hatay’ın Defne İlçesinde Bayramiç ve Ayvacık Belediyesinin destekleri ile  Depremzedelere yapılan yardımlar  devam eden bölgeden canlı yayında son durum hakkında da bilgiler veren İl Genel Meclisi Üyesi Sadık Göğüsgeren, AFAD ve Kızılay’ın daha bölgeye yeni geldiğini, üstelik her şeyin olduğu bölgede hiçbir şeye ve hiçbir yetkiliye ulaşmadıklarını ileri sürdü.
Göğüsgeren; “Bugüne kadar AFAD ve Kızılay yoktu. Biz bunlardan gıda desteği de alamadık açıkçası. Son aşamada dün  bölgemize gelen bir Vali Bey'e derdimizi anlatabildik.
Müthiş bir koordinasyon eksikliği var. Yani her şey var ama hiçbir şeye ulaşamıyoruz. Hiçbir şeyin yetkilisini bulamıyoruz, vatandaş da bulamıyor. Devlet koordinesinde eksiklikler had safhada. Bölgemizle ilgili bir Vali Bey'le ulaşmak için 3-4 saat  aradım. Kimse kimin nerede olduğunu bilmiyor. Kim nerede ne isteyeceğini bilmiyor.
Yüzlerce vatandaşımız çadır kentimize ve aşevimize su talebinde bulunuyor. Haklı olarak su veremiyoruz Çünkü yemek yapmayı anca suyumuz yetiyor.
Onun dışındaki vatandaş da bunu anlamıyor tabi ‘bize yardım gelmiş. Niye su verilmiyor’ diyor. Özellikle de içme suyunda sıkıntı var. Çünkü şebeke sularından yemek yapılamıyor. Bu sudan dolayı İshal olunabilir, binlerce ceset var çünkü. Ve hastalık riskinden dolayı şebeke sularını kullanamıyoruz. Kanalizasyon sıkıntılarına karşı. Tamamen organize olabilmiş değil” ifadelerini kullandı.
Yöneticilerin Bizim Burada Çalışma Yaptığımızdan Haberi Bile Yok
Depremin 2. Günü Ayvacık ve Bayramiç Belediyesi tarafından yazlık çadırlardan kurulan çadır kente yaşayan 300 kişiden yetkililerin depremin 35’nci gününde haberi olduğunu ve kendilerinin kurduğu yazlık çadırları eleştirdiklerini de dile getiren Bayramiç İl Genel Meclisi Üyesi Sadık Göğüsgeren;
“Buraya geldiğimiz günden beri çeşitli yollardan az da olsa Kızılay'dan gıda yardımı aldık ama Bu  aşevinin ihtiyacının yüzde seksen beşi Bayramiç ve Ayvacık Belediyelerinin kontrolündeki organizesindeki gönüllü vatandaşlarımız sayesinde oldu.
En son Ayvacık Belediye Başkanımız Mesut Bayram ve Ayvacık Deveciler Derneği'nin kamyonu geldi.
Sucuklar, peynirler, zeytinler, Çanakkale' nin  iki küçük ilçesinin iki güzel belediye başkanı ve bu insanların güzel halklarının verdiği yardımlarla bugüne kadar günde 2 bin 500 kişiye yiyecek ve içecek sağladık. Ama şartlarımız buydu. Bizim buraya kurduğumuz çadırlar yaz çadırı ve bir yetkili geliyor bizi eleştiriyor, diyor ki ‘bu çadırlar uygun değil’ diyor.
Deprem geçeli 35 gün oldu sen bize çadır verdiğinde biz kurmadık mı? Yazlık çadır olduğunu söylüyor devlet yetkilileri, bu çadırlar uygun değil. Ama depremin  2. günü burada olan bir ekip var ama 35’nci  günü burada bu işlerin yapıldığından haberi olmayan yöneticiler de var. Bunları hepsini not ediyoruz” dedi.
Vatanını Terk Etmek İstemiyorlar
Kötü şartlarda bile olsalar insanların bölgelerinden, vatanlarından ayrılmak istemediklerini dile getiren İl Genel Meclisi Üyesi Sadık Göğüsgeren “Genel anlamda insanlar gergin burada. Çünkü geleceğe dair ne yapacaklarını bilmiyorlar.
Yarın ne olacaklarını bilmiyorlar ve artçılar  devam ediyor.
Hatay'ın Defne ilçesinde asıl yıkım depremden daha sonra olan 6.8’lik  deprem. Yarım binaların hepsi insanların birçoğu evinde kalıyordu çatlak da olsa.
Şimdi onlar da kalamıyor ve yer sallamaya devam ediyor. İnsanlar bu konuda gelecek sıkıntısı yaşıyorlar. Buradaki  insanlar da vatanını terk etmek istemiyor, burada kalmak istiyorlar” dedi.
Kimse Neyi Nerden Nasıl Alacağını Bilmiyor
 
Depremin 35. Gününe rağmen hala bölgelerde koordinasyon eksikliğinin had safhada olduğunu savunan Göğüsgeren, ayrıca ihtiyaç sahibi depremzedelerin neyi nerden nasıl alacağını bilmediğini, Defne İlçesinde 35. Günde vatandaşların zor şartlarda yaşamını sürdürdüğünü ifade ederek, şunları söyledi;
“Konteyner kentler  kuruluyor. Ama kurulan konteyner kentlerinin de içerisinde daha taşınmış, doğru düzgün bir şey yok.  Antakya merkezde kurulmuş mu bilmiyorum ama Defne'de kurulan hiçbir şey yok.
Konteyner kentlerde de içinin yastığının yorganının, elektrik sisteminin altyapısının tamamlanmadığını biliyoruz. Tam olarak konteyner kentler faaliyete geçmedi.  Konteyner kentler yer yer kuruluyor ama tam olarak oluşmuş değil.
Bir valimizin buradan haberinin olmasıyla buraya AFAD çadır gönderiyor yarın itibariyle. Çadır kentlilerimiz ne yiyecekler burada?  Kızılay gıda takviyesine başlıyor ama işte 35.  gün.   Organizasyon eksikliği var.
Kim, suyu nereden alacak? Mercimeği nereden alacak?   Terliği, Ayakkabıyı nereden alacak? Kimse bilmiyor.
Yani bu konuda tabela bile yok. Sen suyu buradan alacaksın. Ekmeği buradan alacaksın. Tabelası bile yok. Yani. Acayip bir organizasyon eksikliği var. Bunu kabul etmek lazım” dedi.
 
Göğüsgeren konuşmasının devamında; “İnsanlar artık ideolojilerine, siyasi görüşlerine göre değil de iyi insanlar ve kötü insanlar olarak ayrılmış.
STK'lar, belediyeler, gönüllüler olmasaydı, bu insanların birçoğu açlık çekeceklerdi. Benim bölgemde yan yana yüz metre arayla dört tane aşevi var.
Biz daha bu arka sokaklarda Kızılay'ı, AFAD'ı görmedik.
Ama ana güzergahta yani devleti yönetenlerin geçeceği güzergahların hepsinde sağlı sollu AFAD ve Kızılay çadırları var. Ama bir arka sokakta, iki arka sokakta AFAD' a ulaşabilmeniz için uzman olman lazım. Uzman. Yani AFAD' a ulaşma uzmanı olman lazım.
Vatandaş nerede ne alacağını bilmiyor. Gerçekten bilmiyor. Var olan malzeme var. Ama nereden kimin alacağını bilmiyor. Buraya gelen AFAD yetkilisini de ‘neden almıyorsunuz’ diyor. Ama sen nereden alacağımızı bize göstermedin ki. Nereden bilelim biz? Nereden bilelim?” diye sordu.
Cuma Deren