Mahmudiye çevresi RES istilasında. Her dönüşünde çıkardığı sesleri, dayanılmaz boyuta ulaşan pervaneler, özellikle akşamları köylüyü çileden çıkarır oldu.
 “Ne uyku kaldı he huzur” diyerek yaşadıklarını özetleyen köylüler; “ Tarifi imkansız çekilmez gürültü çilesini her gün çekiyoruz ” şeklinde sözler ile adeta isyan etti.
HER GECE GÜRÜLTÜ İŞKENCESİ
Köyü adeta abluka altına alırcasına, bir yandan kurumu tamamlanan bir yandan da yenilerinin kurulumu için çalışmaları süren rüzgar güllerinden çıkan sesin; dayanılmaz olduğunu savunan Mahmudiye’ liler; “Kimsede huzur kalmadı, gel de uyu” diyerek, özellikle akşamları yaşadıkları gürültü işkencesine veryansın etti.
------------------------------------------------
PERVANELERİN GÜRÜLTÜ İŞKENCESİ
-------------------------------------------------
Gürültü kirliliği ile köylünün imtihanı sürüyor. Ezine’ ye bağlı Mahmudiye köylüleri,  bölgede kurulan ve kurulu süren Rüzgar güllerinin, köy meralarını istila ettiğini., ortaya çıkan  gürültü kirliğinin dayanılmaz boyuta ulaştığını savundu.
Her dönüşünde çıkardığı sesleri, dayanılmaz boyuta ulaşan pervanelerin, özellikle akşamları köylüyü çileden çıkarır olduğunu ileri süren Mahmudiye’ liler,  “Ne uyku kaldı he huzur” diyerek yaşadıklarını özetledi.
Köylüler; “Gürültü makinaları geldi,  gürültü çilesi başladı” ifadesi eşliğinde, yaşadıklarının bir tür sesli işkence olduğunu söylediler.
Ezine ilçesine bağlı Mahmudiye köyü verimli tarım alanları ile üne kavuşmuştu. Enerjisa tarafından kurulan ve kurulacak olan rüzgar gülleri ile başlarının dertte olduğunu her fırsatta dile getirmeye başlayan köylüler, “Yeni yatırımlarının önünü, üç beş kişi ile yapılan ÇED açtı” iddiasında bulundu.
Köyü adeta abluka altına alırcasına, kurumu tamamlanan ve kurulumu süren  rüzgar güllerinden çıkan sesin; dayanılmaz olduğunu savunan Mahmudilyeliler; “Kimsede huzur kalmadı, gel de uyu” diyerek, özellikle akşamları yaşadıkları gürültü işkencesine veryansın etti.
Tarım arazilerini de işgal altında..
Mahmudiye’ liler, tarım arazilerinin ‘gürültü makinası’ diye adlandırdıkları rüzgar güllerince işgal edildiğini ileri sürdü.
MEVCUTLARININ DAHA DA BÜYÜKLERİ..
Mevcut rüzgar güllerinin, 1. 5 katı kat daha büyüklükte yenilerinin kurulumu için ilgili şirketin çalıştığını, bunun için de sadece köyden birkaç kişi ile Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) bilgilendirmesi yapıldığını iddia eden köylüler, duruma tepki gösterdi.
Bu ÇED toplantısından, sonradan haber olduklarını belirten köylüler, köyün artık bu sesi kaldıramayacağını yüksek sesle dile getirdi.
Rüzgarı ile meşhur Çanakkale’de, çok sayıda Rüzgar Enerji Santrali (RES) yükseldi.
Bu RES’ lerin büyük bölümü de tarım ve orman arazisi ile  yerleşim merkezlerine  yakın noktalarda konuşlandığı gözlendi..
3-5 KİŞİ İLE ÇED’ İN MAĞDURU ODUK
Mahmudiye köyü, Çanakkale’ nin sebze ve meyve deposu olarak anılan Batak ovasının adı markalaşan ismi. Buradaki verimli tarım arazisi üzerine şimdiye kadar şirket tarafından 13 türbin kurulduğunu, . Köydeki evlerin yanına kadar gelen bu rüzgar güllerinin, pervanelerinin her bir tur dönüşünde, çıkardıkları sesin tarifsiz rahatsız edici boyutta olduğunu tekrarlayan köylüler:
“Kısacası, üç beş kişinin katılımı ile düzenlenen ÇED mağduruyuz. Gürültü makinaları o toplantı sayesinde buralara konuldu” diyerek, çarpıcı bir iddiayı dile getirdi.
Köyde RES kapasitesi artışı projesi ile ilgili kısa süre önce ÇED toplantısı yapıldığını, sonradan öğrendiklerini ileri süren köylüler; “güya duyuru yapılmış, biz tarlalarda idik.  Oldu bittiye geldik, mağduruz” dediler.
Cuma Deren  
 
.