Dünya su kaynaklarının yüzde 70'inin tarımda, yüzde 19'unun sanayide ve yüzde 11'inin içme suyu olarak kullanıldığına dikkati çeken Kirişci, ülkemizde ise tüketilen suyun, yüzde 76'sının tarım, yüzde 24'ünün ise sanayi ve içme suyu şeklinde kullanıldığını ifade etti. Bakan Kirişci, ülkede kişi başına düşen yıllık su miktarının 1323 metreküp olduğunu ve ülkenin su stresi altında bulunduğuna işaret ederek, son 20 yılda gerçekleştirilen yatırımlarla ülkenin, gıda yönünden kendi kendine yetme kapasitesine sahip dünyanın sayılı ülkelerinden biri konumuna geldiğini vurguladı.
Ülkemizde tarım arazilerinin yaklaşık 24 milyon hektar olduğuna değinen Kirişci, bunun 12,5 milyon hektarının sulanabilir nitelikteyken, teknik ve ekonomik olarak sulanabilecek arazi miktarının 8,5 milyon hektar olarak belirlendiğini aktardı. Vahit Kirişci, 2022 itibarıyla teknik ve ekonomik olarak sulanabilir arazinin yüzde 80'ine karşılık gelen yaklaşık 6,9 milyon hektar arazinin sulamaya açıldığını kaydetti.
Kirişci, "Suya Göre Tarım" ilkesinden hareketle Sektörel Su Tahsis Planları'nın hazırlandığına işaret ederek, şunları kaydetti "6 havzada tamamlanan, 11 havzada hazırlık çalışması devam eden planlarla, su kaynaklarının kullanımının doğru planlanmasını, suyu kullanan sektörler arasında adil ve dengeli su paylaşımını sağlamayı ve su kullanımından elde edilecek faydayı en üst seviyeye çıkarmayı hedefliyoruz. Kuraklık Yönetim Planları da hazırlanıyor. Bu kapsamda havzanın özellikleri dikkate alınarak, az su tüketen bitkilerin ekilmesine öncelik verilecek. Kuraklık Yönetim Planları da 15 havzada tamamlanırken, 12 havzada çalışmalar devam etmektedir. Sulama izleme ve değerlendirme sonuçlarına göre işletmeye açılan sulama tesislerimizden fiilen 700 binin üzerinde çiftçimiz yararlanmaktadır"
Borulu Sulama Sistemi Yaygınlaşıyor
Borulu sulama sistemlerini yaygınlaştırdıklarını belirten Prof. Dr. Kirişci, yüzde 32 olan borulu şebeke sisteminin, yeni projeler ve eski sulama sistemlerinin modernizasyonu ile yüzde 50'ye ulaşmasını öngördüklerini söyledi. Kirişci, klasik kanal ve kanalet sisteme sahip alanların borulu şebekeye çevrilmesiyle ortalama su tüketimlerine göre damlama ve yağmurlama sulama yöntemiyle 5,8 milyar metreküp su tasarrufu sağlanacağını vurguladı. Bütünsel su kaynakları ve sulama yönetimi bağlamında sulama projelerini hayata geçirirken bölgesel özellikleri dikkate aldıklarına aktaran Vahit Kirişci, bu çerçevede, terfi merkezlerinin enerji ihtiyacını karşılamak üzere güneş enerjisi santrali yapılması konusunda yürütülen AR-GE ve mevzuat çalışmalarında sona gelindiğini kaydetti.
Sulanan Arazi Son 20 Yılda 69,6 Milyon Dekara Yükseldi
 
Bakan Kirişci, su kaynaklarını tükenme sınırına ulaşmadan korumak, verimli değerlendirmek ve doğru yönetmenin temel politikaları olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti "Yaptığımız yatırımlarla son 20 yılda, sulanan arazimizi 21,7 milyon dekar artırarak 69,6 milyon dekara, yıllık içme suyu miktarını 2 milyar metreküpten 5 milyar metreküpe, toplulaştırdığımız araziyi 4,5 milyon dekardan 68 milyon dekara, baraj ve gölet sayımızı 3,4 katına yani 504'ten 1701'e, HES sayımızı 6 katına, 125'ten 740'a, taşkın koruma tesis sayımızı 2 katına, 5 bin 18'den 10 bin 400'e, ilk kez DSİ tarafından inşa edilen atık su arıtma tesisi sayısını 24'e, yer altı depolaması ve suni besleme tesis sayısını 101'e çıkardık. 2002 yılında 133 milyar metreküp olan su depolama kapasitemiz 183 milyar metreküpe yükselmiştir. 2002 yılında baraj sayımız 276 iken bugün bu sayı 930 adede ulaşmıştır."
 
Suyun verimli kullanılması kapsamında, kapalı sulama sistemlerini yüzde 6'dan yüzde 31'e çıkardıklarını belirten Kirişci, ilk etapta 9 milyon dekar kapalı sulama sistemine ön yüklemeli sayaç takılacağını söyledi. Tarım ve Orman Bakanı Kirişci, çevreyi korumak ve kaynakları etkin kullanmak adına atık suların tarımda yeniden kullanımı için çalışmalara başladıklarını da vurgulayarak, akıllı sulama yatırımları, AR-GE faaliyetleri ve mekanizasyon kullanımını yaygınlaştırarak verimi ve kaliteyi yükselttiklerini anlattı.
Bakanlık tarafından "Sulama Sularının Kalitesi ve Kullanılmış Suların Yeniden Kullanılması Hakkında Yönetmelik" çalışmaları yapıldığına işaret eden Kirişci, söz konusu yönetmeliğin yayımlanmasıyla mevzuat boşluğunun kapatılmış olacağını dile getirdi. Kirişci, bir yılda, yeniden kullanılabilecek 3,2 milyar metreküp su olduğunu belirterek, bu suyun, yüzde 65'inin tarımsal sulamada, yüzde 22'sinin çevresel kullanımda, yüzde 10'unun sanayide, yüzde 2'sinin yer altı suyu beslemesinde, yüzde 1'inin peyzaj sulamasında ve binde 1'inin ise içme suyu kaynaklarının beslenmesinde kullanılabileceğini belirlediklerini aktardı.
Kent merkezlerine yakın bölgelerde özellikle sulama suyu ihtiyacı olan yerlerde atık su arıtma tesislerinde arıtılan suların kalitesinin iyileştirilerek tarımda değerlendirilmesini hedeflediklerine dikkati çeken Kirişci, bu yöntemin, kent tarımı modelinde yaygın olarak kullanılmasını planladıklarını anlattı. Bakan Vahit Kirişci, su kaynaklarını Milli Su Politikası'yla, sürdürülebilirlik ve arz güvenliği esasına dayalı katılımcı bir modelle yönettiklerini belirterek, "Suya göre tarımı ve sulama verimliliğini artıracağız. Tarımsal sulama yatırımlarını hızlandırmak için alternatif finansman modelleri geliştireceğiz. Denizlere dökülen sularımızı, su potansiyelinin yetersiz olduğu iç bölgelere aktaracağız. Yer altı sularımızı disiplin altına alacağız, sel ve taşkın suları ile besleyeceğiz." ifadelerini kullandı.
Bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşları ile akademi dünyasından çok sayıda uzmanın katıldığı çalıştay, 27 Kasım'da sona erecek. Çalıştay kapsamında, sulama mevzuatı, kurumsal yapı ve sorumluluklar, sulamada su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı, sulamada yönetim modelleri, finansmanı ve sorunları, sulama altyapısı sürdürülebilirliği, pompaj sulamalar ve sorunları, sulama sosyolojisi ve eğitim yayım çalışmaları ele alınacak.
Kaynak: Tarım ve Orman Bakanlığı