49 METRE DERİNLİKTE YATIYOR,
GÜNDEMDEN DÜŞMÜYOR!..
1999 Temmuz’unda, aynı armatöre ait bir başka gemi ile çarpışıp batan Pelmariner, iki yıl önce Çanakkale Çevre ve Doğa Dernekleri Federasyonu Başkanlığı’nca, CİMER’ e yapılan şikayet konusu olmuştu.
“SORUMLU BU GEMİ Mİ?!” ŞÜPHESİ
GEYİKLİ KUMSALI HANTEPEDE,  RADYOAKTİF DEĞERLER BİR ARA ÇOK YÜKSELMİŞTİ
Bozcaada açıklarında, 49 metre derinlikte,  23 yıldır sessizce yatan o gemi ve sır perdesi bir türlü aydınlanamayan yükü, yeniden Çanakkale gündemine oturdu.
1999 yılında aynı armatöre bağlı iki gemi çarpışmış, biri sulara gömülmüştü.
Pelmariner, battığı günden bugüne, taşıdığı yükü üzerine dile gelen iddialar ile hep gündemdeki yerini koruyor.
39 bin 820 Grostonluk Pelmariner isimli konteyner gemisi, çarpışma ardından 49 metre derinlikte batmış, kaza sonrasında fuel oil ve mazot denize yayılarak Bozcaada Sahil' inde ciddi bir deniz kirliliğine neden olmuştu.
SİGORTA ŞİRKETİ, GEMİYİ ÇIKARMAKLA YÜKÜMLÜ
Bozcaada Batı burnu fenerinin yaklaşık 4.5 deniz mili uzağında, ambarlarında taşıdığı 122 konteyner yüküne hiç ulaşılamamış, güvertesindeki yer alan bazı konteynerler bulunmuş, bazıları deniz yüzeyine dağılıp, sonradan sulara gömülüştü.
Konteyner gemisinin, battığı noktadan çıkarılıp, deniz kirliliğine son vermekle yükümlü olanın, Geminin uluslararası geçerli, sigorta şirketinin asli görevi olduğu görüşü son günlerde savunulmaya başlandı. Bu konuda, İlgili Bakanlık talimat verdi, Liman başkanlığı girişimlerini sürdürüyor.
----------------------------------------------    
NE GEMİYMİŞ?!
BATTI GİTTİ, GÜNDEMDEN DÜŞMEDİ GİTTİ
-----------------------------------------------
Taşıdığı yükün, radyoaktif atık olduğu iddiaları ile Çanakkale’nin gündemindeki yerine tam 23 yıldır koruyan o gemi, yeniden gündeme geldi.
Son günlerde savunulan bir görüşe göre, Geminin uluslararası geçerli sigortasını yapan şirketin, enkazı bulunduğu yerden çıkarıp, deniz kirliliğine son vermekle yükümlü.
AYNI ARMATÖRE BAĞLI, BİR AŞKA GEMİYLE ÇARPIŞMIŞTI.
PELMARİNER isimli konteyner gemisi, aynı armatöre bağlı bir başka gemi ile çarpışı, taşdığı yükü 122 konteyner ile birlikte 49 metre derilikte batmıştı.
Kaza sonrası, bir dönem Geyikli sahillerinde bir anda radyoaktif değerler yükselişe geçmiş, kumsaldaki bu ani yükselişin sorumlusu olarak, taşıdığı yük üzerine türlü iddialar ile gündeme gelen gemi adeta sorumlu ilan edilmişti.
Geyikli’ nin Hantepe plajında yüksek radyasyona rastlanmış, çevre halkı yüksek radyasyonun batan gemideki konteynerlerin neden olduğunu savunmuştu.
Bir dizi çevre kirliliğine önlem olacak tedbirler kapsamında, geminin taşıdığı yükü konteynerler su altında oksijen kaynağı ile adeta sabit bir mühürleme işlemine tabi tutulduğu bilgisi edinilen bilgilerden olmuştu.
Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığı tarafından liman başkanlıklarına gönderilen yazı nedeni ile yapılan çalışmalarda, olay gemi radara bir kez daha takıldı.
Edinilen bilgiye göre; Çanakkale Liman başkanlığı geminin Türkiye’deki acentasına “geminizi ve kirlilik yaratan gemi yükünü çıkarın” talimatı gönderdi.
Temmuz 1999’ dan günümüze, Bozcaada açıklarında,  49 metre derinlikte  yatan gemi ve güvertesindeki yükü konteynerler ile ambarındaki yükün, Geminin sigorta şirketince başlatılacak çalışmalar kapsamında çıkarılması beklentisinin günden güne arttığı gözlendi.
Batık gemi ile birlikte, taşıdığı konteynerlerin çıkarılması sayesinde, sır perdesinin aralanıp, iddialara yanıt alınacağı beklentisinin, Bozcaada’ da gündem konusuna dönüştüğü öğrenildi.
TAİMAT NET; BATAN VE ATIL GEMİLERİ TEMİZLEYİN…
iki boğaza ve geniş bir deniz sahasına sahip Türkiye’de, gemi trafiği de oldukça yoğun.
Türkiye’ de deniz sahasının kullanılmasını tüm ülke bayraklı gemilere sağlasa da, bir yandan da bu gemilerin geçişi sırasında kara sularında gerçekleşebilecek olası gemi kazası, kimyasal atık salınması başta, can mal ile çevresel risklere karşı tedbirlerini de üst sevide alıyor.
DENİZ HUKUKU NE DİYOR?
Kara sularında su alarak yarı batan, karaya oturan ve terk edilen ya da tamamen batan gemilerin enkazlarının, can mal çevresel riskler oluşturması ve diğer gemilerin seyri için tehlike yaratması nedeni ile Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığı devreye girdi.
Ulaştırma Bakanlığının bu enkazların kaldırılması için tüm liman başkanlıklarına yazı gönderdi. Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığı Genel Müdürü Ünal Baylan’ın imzası ile tüm liman başkanlıklarına gönderilen yazıda;
“Liman Başkanlıklarının görev sahalarında bulunan can. mal ve çevresel risk taşıyan  ve ya seyir ve seyir selametine engel olabilecek durumda olup 618 sayılı limanlar kanununun değişik 7. Maddesi hükümlerinin öngörüldüğü şekilde bulunduğu yerden kaldırılmasının uygun olacağı değerlendirilen gemilere yönelik işlemler hali hazırda devam etmektedir.
Bu itibarla Dünya da yaşanan küresel ısınma ve iklim değişikliklerine bağlı olarak gelişen sert hava koşulları ve doğal afet riskleri göz önünde bulundurularak liman başkanlıklarının idari sorumluluk sahasında hali hazırda işlemleri devam eden gemiler ile birlikte idari sahanızın tekrar taranarak sahanızda bulunan can, mal ve çevresel risk taşıyan veya seyir ve seferin selametine engel olabilecek suret ve vaziyette karaya oturmuş, yarı batık ve ya batık halde ya da tek edilmiş ve ya atıl halde bulunan gemilerin tespit edilerek yerinden kaldırılmasına ve ya bulunduğu yerde bertaraf edilmesine yönelik olarak yapılacak iş ve işlemlerin gecikmelere mahal vermeden ivedilikle tamamlanması hususunda bilgilerinizi ve gereğini rica ederim” ifadelerine yer verildi.
Çanakkale Liman Başkanlığı sorumluluk sahasında, yarı batık, batık veya karaya oturmuş gemiler ile ilgili tespit ve işlem yapılmasına yönelik çalışmalar başlamıştı.
KONTEYNERLERDE NE VAR?!..
 Yunan Bayraklı PELMARİNER isimli konteyner gemisi,  akıllara geldi.
C/O SARLIS CONTAINER SERVICES S.A donatanı bulunduğu Yunanistan Bayraklı PELMARIER VE PELRANGER isimli gemiler Bozcaada Batı burnu fenerinin yaklaşık 4,5 deniz mili uzağında çarpışmışlar ve çarpılma sonucunda PELMARINER isimli gemi çarpışma mevkiinde batmıştı.
Batan geminin yükü, yıllardır mera konusu. Toplamda güvertesi ve ambarlarında 159 konteyner yükü bulunan gemide,batma esnasında denize düşerek bazı konteynerler deniz yüzeyine dağılmıştı. Kazadan sonra bazı konteynerler Bozcaada sahillerine çıkmış büyük bir bolümü sulara gömülmüştü.
Gemi ambarında bulunan ve içinde ne olduğu bilinmeyen 122 konteynere ise hiç ulaşılamamıştı. Geminin konteynerlerinin içinde ne olduğu sorusu tam ir sır perdesine dönüşmüştü.
Cuma Deren