AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, Ezine Çetmi’de aşure ikramı programında ve Cemevi ziyaretinde vatandaşlarla bir araya geldi. Turan ardından Kur’an-ı Kerim eğitimlerini tamamlayan çocuklarla buluştu.
 
Programa AK Parti Çanakkale Milletvekili Jülide İskenderoğlu, Çanakkale İl Genel Meclisi Başkanı Nejat Önder, Ezine Belediye Başkanı Güray Yüksel, İl Genel Meclisi Üyesi Murat Yahya Sezgin, TRT Yönetim Kurulu Üyesi Meryem İlayda Atlas Çetin, Ezine AK Parti İlçe Başkanı Mehmet Ünsal, Ezine Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Türker Demirhan, Ezine Küçük Sanayi Sitesi Başkanı Özer Engin, Ezine Köy İdareleri Muhtarlar Derneği Başkanı Oktay Akay, muhtarlar ve çok sayıda vatandaş katıldı.
 
“Çanakkale’mizin, Ezine’mizin, tüm ilçelerimizin ve köylerimizin yeni yatırımlarla buluşması için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz” diyen Turan burada yaptığı konuşmasında, “Bizler bu ülkede 85 milyon olarak, beraber yaşamayı, kardeşçe yaşamayı dert edinen bir anlayışa sahibiz. Muharrem ayı, çok özel bir zaman bizim için. Bu toprakların bereketini, kardeşliğini en çok hissettiğimiz aylardan biri. Kerbela, ortak acımız. Hz. Hüseyin Efendimizi ve Kerbela şehitlerimizi bir kez daha rahmetle anıyoruz. Cumhurbaşkanımızın davetiyle tüm illerimizdeki, Çanakkale’mizdeki Alevi Dedelerinin, Cemevi yöneticilerinin, belli bir kontenjanda, inşallah bir aksilik olmazsa Kerbela’daki törenlere katılması planlanıyor” dedi.
 
Turan konuşmasını şöyle sürdürdü; “Dünyanın en büyük ortak açıklıklı köprüsünü büyük bir gururla Çanakkale’mizde yaptık. Ama mesele köprüler yapmak değil. Mesele gönülden gönüle köprü yapmak, kalpten kalbe yol yapmak. En kıymetlisi bu. O yüzden bugün 85 milyon anayasal çerçevede eşit bir şekilde, bir ve beraber yol yürüyoruz. Bizim için bu ülkede Türk, Kürt diye, Türkmen, Arap, Laz, Çerkez, Alevi, Sünni diye bir ayrım yok. Bu topraklarda 1000 yıllık bir kardeşlik söz konusu. Bu ülkeyi sevenler ve bu ülkeyi sevmeyenler olarak bakıyoruz meseleye. Bu ülkenin bayrağına, birliğine, devletine bağlı olan kim varsa baş göz üstüne diyoruz. Sonuç olarak bu memlekette derdi olan kim varsa, bizim derdimiz diye bakıyoruz. Çünkü biz bu topraklarda sevginin Yunus’tan, hoşgörünün Mevlana’dan, muhabbetin de Hacı Bektaşi Veli’den olduğunu biliyoruz. Beraber olmayı, bir olmayı çok özel bir görev görüyoruz. Alevi canlarımızın derdi de bizim derdimiz. Siyasi parti farkı, mezhep farkı, dil, din farkı hepsi baş tacı. Ama 85 milyonun kardeşliği, ortak değerleri, dış politikası, milli değerleri, dış politikası bambaşka bir şey. Çok heyecanımız var. İnşallah daha uzun yıllar bu ülkeye hizmet etmeye devam edeceğiz.”