ADLİYE KÖYÜ’NDE, ADLİYELİK GİRİŞİM;

“ÇARŞAFA DOLANDILAR…!”
 
BASMADAN ÖNLEM, BASKINA DAVET ÇIKARDI.
 
 
“ÇARŞAFLI KAZIYA SUÇÜSTÜ…!”
 
Şeytanın aklına gelmeyecek düşünceye kapılan iki kardeş,  Yatak Çarşafı ile kendilerini görünmez kılmak istedi. Jandarma’yı kandıramadı.
 
Çanakkale Jandarması, Tarih talanı için kolları sıvayan iki kardeşi, annelerine ait evin bahçesini köstebek gibi kazarken kıskıvrak yakaladı.
 
‘Yatak Çarşaflı Kaçak Kazıda’ suçüstü yakalanan kardeşler, Biga’da günün konusu oldu.
 
3 metre karelik alanda gömü bulma hevesine kapılan,  S.E. ve N.E. isimli kardeşlerin define avcılığı için geliştirdikleri kamuflaj yöntemi, Adliye köylülerinden yüz gülümseten şu yorumu aldı.
 
“Define avcısı kardeşler, gece üzerine yatıp, sabah da görülmez olmak için kullandıkları çarşafa dolanmışlar.”
 
-------------------------------------
 
KÖŞEYİ DÖNME PLANI,
ÇARŞAFA DOLANDI..!
----------------------------------
 
Çanakkale’ de kısa yoldan köşeyi dönme planı kuran iki kardeş, çarşaf gerip kaçak kazı alanında görünmezlik önlemi aldı.  Şeytanın aklına gelmeyecek planları, resmen çarşafa dolandı.
 
İl Jandarma Komutanlığı’na bağlı ekipler, Biga ilçesine bağlı Adliye köyünde fıkra gibi girişime, suçüstü yaparak dur dedi.
 
Adliye köyünde S.E. ve N.E. isimli kardeşlerin, annelerine ait evin bahçesinde define olduğunu varsayıp başlattıkları kaçak kazıyı görülmez kılmak için aldıkları önlem, duyanı kahkahaya boğdu. Kaçak kazı alanının etrafına Yatak çarşafı gerip, görülmez olacaklarını düşünen kardeşlerin, kazma kürek sesinin etraftan duyulmayacağını da varsaymaları, yakalanmalarına yetti de arttı.
 
Annelerine ait evin bahçesini köstebek gibi eşeleyip, 1 metre 20 santim derinliğe inen kardeşler, 1 metre 40 santime, 2 metre 20 santim genişliğindeki çukurda eşelenirken, Jandarma’ ya yakalandı.
 
Kazı alanının çevreden gözükmemesi için aldıkları çarşaflı önlemin fark edilmesi bir yana, kazma kürek sesinden de huylana köylüler, durumu önceki gün Jandarma’ ya bildirdi.
 
18 Ekim 2019 günü bölgede araştırma yapan Jandarma ekibi, izinsiz kazı yapıldığını belirleyip,  şüphelilerin suçüstü yakalanabilmesi için operasyon planladı.
 
DEFİNE BULMA PLANI, ÇARŞAFA DOLANDI…
Jandarma, kaçak kazı emaresi bulunan adreste, suç üstü operasyonu için bekledi.
Annelerine ait evin bahçesinde, iki kardeşin gömü bulmak amacıyla yeniden kazıya başlamaları, suç üstüye yetti.
2 kazma, 1 kürek, 1 ‘ de bel kürek ile define bulacakları ümidiyle uğraş veren kardeşlerin yanında,   1 balta 2‘  de şerit metre ele geçti. Ölçüm için şerit metre kullanıp, kazıyı da buna göre yürüttükleri gözlenen iki kardeşin, Biga İlçe Jandarma Komutanlığı ekiplerince suçüstü yakalanması ardından, haklarında izinsiz kazı yaptıkları gerekçesiyle yasal işlemler başlatıldı.
 
KAZI ALANINDA İNCELEME YAPILACAK…
Alınan bilgiye göre, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile koordineli olarak kazı alanının inceleneceği, bölgede Antik döneme ait kalıntı olup olmadığının da araştırılacağı öğrenildi.
 
Bu arada, Biga Cumhuriyet Savcısının talimatıyla ele geçen malzemelerin muhafaza altına alındığı, suçüstü edilen kardeşlerin, çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı da edinilen bilgilerden.
 
ADLİYE KÖY’DE ANTİK YERLEŞİM VAR MI..?
Adliye Köyü
 

Muhtar: Servet Erkuş
Adliye Köyü, D200/E90 Karayolu'ndan, Biga ilçe sınırından çıkışta sağa sapılan, Karabiga beldesine giden karayolunun 10. kilometresinde sağda yer alır. Kocabaş Çayı kıyısında kurulu Adliye Köyü yörenin genç köylerinden biridir. İlk kuruluşu Kafkas göçmenlerinin yerleşmesiyle başlar. 93 Harbi (1877 - 1878 Osmanlı Rus Savaşı) nedeniyle Balkanlar'dan göçlerle 60 haneye kadar ulaşmış ve muhacir köyü kimliği kazanmış bir ova köyüdür. Köylüler nine ve dedelerinin Pazar, Lofça, Hasköy ve Filibe'den geldiklerini belirtiyorlar.
Köyün yaşlı insanları, eski adı Darılık olan köyün, 1. Dünya Savaşı sürecinde Osmanlı kadılarının ve yerel çetelerin köyde çeşitli yargılamalar yapması nedeniyle Adliye Köy'e dönüştüğünü anlatıyorlar. Anlatılanlar içinde şu bilgi de kayda değerdir:
Çanakkale Savaşları sırasında Gelibolu Yarımadası'ndan deniz yoluyla Karabiga'ya getirilen yaralılar, ilk müdahale ardından Biga'daki Hilal-ı Ahmer Hastanesi'ne taşınırken, mola verdikleri yerdir. Bir yarbay, köylünün yokluk içindeyken yaralılar ve refakatçisi askerlerle nafakalarını paylaşmaları nedeniyle "Köyünüzün adı Adalet olsun" demiş. Biga'da ise kayıtlara, Adalet yerine Adliye olarak geçirilmiş.
Biga Salnameleri başta olmak üzere Sancak dönemi resmi arşiv belgeleri hala ortaya çıkarılıp incelenemediği için, bu bilgi ne kadar doğru, araştırmalarımız sırasında netleştiremedik.
Günümüzde 40 hanenin altına inen köyde genç nüfus yok denecek düzeye inmiştir.
Kurutulan Ece Gölü'nün kıyısında yer alan Adliye Köyü 2 bin dekar ekilebilir araziye sahip bulunuyor. Ekonomisi; çeltik, buğday, mısır, domates ve ayçiçeği tarımı ile süt inekçiliği ve arıcılık olarak özetlenebilir.
Adliye Köyü'nün bir kooperatifi, bir camii, akşamları açılan bir kahvehanesi var.
Adliye Köyü
 
Muhtar: Servet Erkuş
Adliye Köyü, D200/E90 Karayolu'ndan, Biga ilçe sınırından çıkışta sağa sapılan, Karabiga beldesine giden karayolunun 10. kilometresinde sağda yer alır. Kocabaş Çayı kıyısında kurulu Adliye Köyü yörenin genç köylerinden biridir. İlk kuruluşu Kafkas göçmenlerinin yerleşmesiyle başlar. 93 Harbi (1877 - 1878 Osmanlı Rus Savaşı) nedeniyle Balkanlar'dan göçlerle 60 haneye kadar ulaşmış ve muhacir köyü kimliği kazanmış bir ova köyüdür. Köylüler nine ve dedelerinin Pazar, Lofça, Hasköy ve Filibe'den geldiklerini belirtiyorlar.
Köyün yaşlı insanları, eski adı Darılık olan köyün, 1. Dünya Savaşı sürecinde Osmanlı kadılarının ve yerel çetelerin köyde çeşitli yargılamalar yapması nedeniyle Adliye Köy'e dönüştüğünü anlatıyorlar. Anlatılanlar içinde şu bilgi de kayda değerdir:
Çanakkale Savaşları sırasında Gelibolu Yarımadası'ndan deniz yoluyla Karabiga'ya getirilen yaralılar, ilk müdahale ardından Biga'daki Hilal-ı Ahmer Hastanesi'ne taşınırken, mola verdikleri yerdir. Bir yarbay, köylünün yokluk içindeyken yaralılar ve refakatçisi askerlerle nafakalarını paylaşmaları nedeniyle "Köyünüzün adı Adalet olsun" demiş. Biga'da ise kayıtlara, Adalet yerine Adliye olarak geçirilmiş.
Biga Salnameleri başta olmak üzere Sancak dönemi resmi arşiv belgeleri hala ortaya çıkarılıp incelenemediği için, bu bilgi ne kadar doğru, araştırmalarımız sırasında netleştiremedik.
Günümüzde 40 hanenin altına inen köyde genç nüfus yok denecek düzeye inmiştir.
Kurutulan Ece Gölü'nün kıyısında yer alan Adliye Köyü 2 bin dekar ekilebilir araziye sahip bulunuyor. Ekonomisi; çeltik, buğday, mısır, domates ve ayçiçeği tarımı ile süt inekçiliği ve arıcılık olarak özetlenebilir.
Adliye Köyü'nün bir kooperatifi, bir camii, akşamları açılan bir kahvehanesi var.
 
B U SORUNUN YANITINI İSE, KÖY TARİHÇESİ VERİYOR.
 Adliye Köyü, D200/E90 Karayolu'ndan, Biga ilçe sınırından çıkışta sağa sapılan, Karabiga beldesine giden karayolunun 10. kilometresinde sağda yer alıyor.
 Kocabaş Çayı kıyısında kurulu Adliye Köyü,  yörenin genç köylerinden biri.  İlk kuruluşu Kafkas göçmenlerinin yerleşmesiyle başladı.  93 Harbi (1877 - 1878 Osmanlı Rus Savaşı) nedeniyle Balkanlar'dan göçlerle 60 haneye kadar ulaşmış ve muhacir köyü kimliği kazanmış bir ova köyü. Köylüler nine ve dedelerinin Pazar, Lofça, Hasköy ve Filibe'den geldiklerini biliyor.
Köyün yaşlı insanları, eski adı Darılık olan köyün, 1. Dünya Savaşı sürecinde Osmanlı kadılarının ve yerel çetelerin köyde çeşitli yargılamalar yapması nedeniyle Adliye Köy'e dönüştüğünü anlatıyorlar. Anlatılanlar içinde  en doikkat çekici şu bilgi;
Çanakkale Savaşları sırasında Gelibolu Yarımadası'ndan deniz yoluyla Karabiga'ya getirilen yaralılar, ilk müdahale ardından Biga'daki Hilal-ı Ahmer Hastanesi'ne taşınırken, mola verdikleri yerdir. Bir yarbay, köylünün yokluk içindeyken yaralılar ve refakatçisi askerlerle nafakalarını paylaşmaları nedeniyle "Köyünüzün adı Adalet olsun" demiş. Biga'da ise kayıtlara, Adalet yerine Adliye olarak geçirilmiş.
Biga Salnameleri başta olmak üzere Sancak dönemi resmi arşiv belgeleri hala ortaya çıkarılıp incelenemediği için, bu bilgi teyide muhtaçlığını koruyor.
ARANAN ÇETE PARASI MI..?
Köylülere göre, 1. Dünya Savaşı sürecinde Osmanlı kadılarının ve yerel çetelerin köyde çeşitli yargılamalar yaptığı söylentisi, bir takım rivayetlere göre de çetelerin ganimeti, Adliye köyünde gizlendi. Yıllar içinde dilden dile dolaşan söylentiler, ganimet olarak isimlendirilen ve çetelere ait gömülerin bu gün halen izinin sürülmesine neden oldu.

 Cuma Deren