Ailesi, Kale Grubu çalışanları, iş ortakları, dostları ve çok sayıda davetlinin katılım gösterdiği anma gecesi, İbrahim Bodur’un hayatından kesitler sunan "Her Anına Değer" isimli sergi ile başladı. Davetliler iftar yemeğine geçmeden, İbrahim Bodur'un dokunduğu her ana kattığı değerden yola çıkarak, ailesinden iş hayatına memleketi için yaptıklarından müzik tutkusuna varan geniş bir yelpazede "değer verdiği, değerini bildiği, değer kattığı" anlara şahitlik ettiler. Sergide İbrahim Bodur’un elinden çıkan şiirlerinden, güfteleri ve çektiği mini filmlere; çalışma masasında yer alan telefonundan hesap makinasına, kamerasından kolonyasına, gözlüğünden sıklıkla kullandığı siyah şapkasına, defterlerinden pikap ve plaklarını içeren pek çok özel eşyasına; seramikçilik ve çinicilik konusundaki ustalık belgesinden ödül ve nişanlarına kadar hayatına ait pek çok anıya yer verildi.
Anma programı İbrahim Bodur için okunan duaların ardından iftar yemeği ile devam etti. Gecede bir konuşma yapan Kale Grubu Başkanı ve CEO’su Zeynep Bodur Okyay, İbrahim Bodur’suz geçen her gün ona olan özlemlerinin daha da arttığını ifade ederek “Ülkesine adanmış bir hayat yaşayıp, hepimizde derin izler bırakarak bu hayata veda eden rahmetli babam olmadan üç koca yıl geçti. Onsuz geçen her günde ona olan özlemimiz daha da arttı. Ancak Peygamber’imizin buyurduğu gibi, “Ölüm bir köprüdür, dostu dosta yaklaştırır” deyip teselli aramaktan başka şey gelmiyor elimizden.
Bize düşenin, tıpkı bu topraklara attığı tohumlar gibi onun bıraktığı mirasa sahip çıkıp, gelecek kuşaklara aktarmak olduğunun bilincindeyiz. Bu anlayışla bu yıl rahmetli İbrahim Bodur’u, hayatından kesitler sunan bir sergiyle anmanın uygun olacağını düşündük. Bu salona gelirken gördüğünüz gibi serginin adını “Her anına değer” koyduk. Tek başına kendine özgü bir kalkınma modeli anlayışı ve bir değişim öncüsü olan rahmetli babamı değer verdikleriyle, değerini bildikleriyle ama en çok da değer kattıklarıyla anmanın, onu gerçek manada anlamak için şart olduğuna inanıyorum. İbrahim Bodur’un, evladı olduğum halde sonradan öğrendiğim, anladığım öyle çok yanı var ki Eminim siz de bu sergide yaptığınız kısacık yolculukta zamanın koşullarını, onun hedeflerini yeniden değerlendirdiniz. İbrahim Bodur’un daha önce fark etmemiş olabileceğiniz çehreleriyle tanıma fırsatı yakaladınız” dedi.
Her Yönüyle Babasını Anlattı
Kale Grubu CEO’su Zeynep Bodur Okyay konuşmasında Babası hakkında bilinmeyenlere değindi. Okyay “ Yaşadığım her an gurur duyduğum rahmetli babam, Sadece doğduğu toprağın değil, yaşadığı her anın değerini bilen bir girişimciydi. Özgün bir kalkınma modelinin peşinden koşan bir sanayiciydi. Bilime, teknolojiye gönül vermiş yenilikçi bir yatırımcıydı. Yaratıcılığı el üstünde tutan bir sanatseverdi. Bayrağını namusu sayan bir vatanseverdi. İnsanı her şeyin önüne koyan bir hayırseverdi” dedi.
“Ondan Bize Emanet Kalan Çok Değer Var”
Okyay “Ondan hepimize emanet kalan öyle çok değer var ki Toprağına, memleketine duyduğu vefa gibi. Üretime, sanayiye duyduğu tutku gibi. İnsana, topluma gösterdiği saygı gibi. Doğaya, çevreye verdiği kıymet gibi. Bu değerler; Kale Grubu olarak bizi her koşulda ayakta tutan, birbirimize ve hayata bağlayan tutkal gibi. Bizimle birlikte, bizim gibi büyüyorlar. Bizler, yaşadığı her anın kıymetini bilen; sevdiklerine, memleketine, inançlarına, en çok da hayatın kendisine sımsıkı sarılan İbrahim Bodur’un hatırasının yüreğimizde bir sızı, gözümüzde bir damla yaştan fazlası olmasını istiyoruz. Gençlerimizi, geleceği, tıpkı onun yapmış olduğu gibi şekillendirmeye; sahip olmaya değil, sahip çıkmaya davet ediyoruz” dedi.
“Çanakkale Ruhunu Yeniden Tesis Etmek Mecburiyetindeyiz”
Zeynep Bodur Okyay, konuşmasının sonunda ise son dönemdeki zorluklara değinerek “Kolay bir dönemden geçmediğimizi hepimiz biliyoruz. Toplumlar değişiyor, Sistemler değişiyor, İnsanlar değişiyor, Tehditler değişiyor, Fırsatlar değişiyor. Ülkemiz de bu kaygan iklimde yönünü tayin etmeye, parlak bir gelecek hayaline ulaşmaya çalışıyor. Bizi geleceğe bağlayacak temel çıpanın “değerlerimiz” olduğuna hiç şüphe yok. İbrahim Bodur’un da aralarında bulunduğu altın kuşak sanayicilerin baş tacı ettiği memleket sevdası, insan sevgisi, üretim aşkı gibi değerleri, yarınlarımızın kutup yıldızı yapmak zorundayız. Bu topraklarda Çanakkale ruhunu yeniden tesis etmek mecburiyetindeyiz. Ancak bunu sağlayabilirsek yarınlara “anılmaya değer hikayeler” bırakabiliriz” dedi.
Sanayinin Anadolu’ya yayılmasının öncü isimlerinden
Türkiye’nin sanayileşmesine adanmış bir hayat yaşayan İbrahim Bodur, 1957 yılında Çanakkale’nin Çan ilçesinde Çanakkale Seramik’i kurarak, Türkiye’de özel sektör eliyle sanayinin Anadolu’ya yayılmasının öncülerinden biri oldu. Seramikle topraktan başladığı yolculuğu savunma ve havacılıkla gökyüzüne taşıyan Bodur, Çanakkale’den Erzurum’a, Mardin’den İzmir’e, İstanbul’dan İtalya’ya uzanan onlarca fabrikaya, bugün her biri kendi alanında lider 20 şirkete ve 5 bini aşkın çalışana sahip olan Kale Grubu’nu kurdu. On binlerce öğrenci okutan ve binlerce işsize meslek edindiren Dr. (h.c.) İbrahim Bodur Kaleseramik Eğitim, Sağlık ve Sosyal Yardım Vakfı’nın, TÜSİAD’dan İSO’ya kadar bugün ülkenin en önemli STK’ları arasında yer alan çok sayıda kurumun kuruculuğu ve başkanlığı gibi birkaç ömre sığabilecek başarılara imza attı. Çekoslovakya ve İtalya’dan devlet nişanı sahibi olan İbrahim Bodur, 1997 yılında Türkiye Cumhuriyeti Devlet Üstün Hizmet Madalyasına ve 2006 yılında TBMM Üstün Hizmet Ödülüne layık görüldü. Kale Grubu’ndaki Başkanlık görevini 2007 yılında kızı Zeynep Bodur Okyay’a devreden İbrahim Bodur, ömrünün son döneminde grubun onursal başkanı olarak çalışmalarını sürdürdü.
Adem Y. Bağ
