Gündem maddelerine geçilmeden önce yapılan konuşmada gerek basında gerekse Üyeler arasında dolaşan konuşmalara ÇTSO Başkanı Selçuk Semizoğlu tek tek cevap verdi. Semizoğlu “Üyelerimizin gece gündüz yanında oldum. Sorunlarını en üst perdeden dile getirdim. ÇTSO’ya siyaseti sokmadım ve hiçbir siyasi partinin uydusu haline gelmesine müsaade etmedim. En büyük başarım ve icraatim de budur, çünkü gerçekten çok zor bir iş bunu başarmak” dedi. ÇTSO Kongre ve Fuar Merkezi’nde üyelerin katılımı ile gerçekleştirilen Ağustos ayı olağan Meclis açılış konuşmasını Meclis Başkanı Osman Okyay gerçekleştirdi. Okyay “Geçen hafta açıklanan ihracat rakamlarıyla sözlerime başlamak istiyorum. Temmuz ayında ihracat rakamları yüzde 13,4 oranında artışla 18 milyar 550 milyon dolar oldu. 2022 yılı Ocak-Temmuz ayı döneminde geçen yılın aynı dönemine göre ihracat yüzde 19,1 oranında artışla 144 milyar 417 milyon dolara yükselerek rekor kırmayı sürdürüyor. İhracatın her geçen gün artışı hepimizin dolayısıyla tüm ülkemizin yüzünü güldürüyor. Bununla beraber, ülkemizin en büyük ihracat pazarı olan AB başta olmak üzere küresel ekonomide beklenen yavaşlama ve resesyon tedirginliği, önümüzdeki dönem için önemli bir belirleyici olacak. Türkiye'nin hemen kuzeyindeki Rusya-Ukrayna savaşı sürerken etkilerini hissetmeye devam ediyoruz. Ülkemizin aracılık ettiği tahıl koridoru anlaşması ile küresel gıda güvenliği konusunda ciddi bir adım atıldı. Devletimizin bu diplomatik başarısından dolayı gururluyuz. Ancak savaşa bağlı olarak enerji piyasalarındaki öngörülemezlik ve özellikle AB’ye Rusya’dan gelecek doğalgazın sürekliliği ve miktarı, önümüzdeki kış için ciddi bir sorun olmaya devam ediyor” dedi.
Biz Kendimizi Biliyoruz Bilmeyen de Kendi Gibi Bilir
ÇTSO Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Semizoğlu da bir konuşma yaparak “Ben, 2013 yılından beri de Yönetim Kurulunda görev almaktayım. Değerli büyüğüm Meclis Şeref Üyemiz Sayın Bülend Engin’den sonra Ekim 2017’de devraldığım Yönetim Kurulu Başkanlığını ise 2018 seçimlerinde de sizlerin görev vermesi ile 5 yıldır sürdürüyorum. Yaklaşık 100 yıl geçmişi olan bir Odanın üyeleriyiz. Hepimiz; üyelerimize, Çanakkale’mize ve Ülkemize hizmet etmek için bu görevleri üstlendik. Farklı fikirlerimiz, farklı duruşlarımız olsa da içimizde Çanakkale sevgisi ile yeri geldiğinde işimizden, ailemize ayıracağımız vakitten feragat ederek Odamıza duyduğumuz aidiyet duygusu ile bu çatı altında toplandık ve çalıştık. Yapıyormuş gibi yapmadık. Ayrıca bu hizmeti hiçbir huzur hakkı vs. almadan yaptığımızı da kamuoyuyla paylaşmak isterim. Bu konuda öncelikle her birinizden helallik almak istiyorum. Meclis, Yönetim Kurulu ve Komite üyesi arkadaşlarım her ay oldukça yüksek bir katılımla görevlerini yerine getirdiler. Yönetim Kurulumuzun her çarşambası hacizli, işlerimizi bırakıp gönüllü olarak geldik. Bütün bu emekleri sosyal medyadan iki satır, yalan yanlış yazılarla çürütmeye çalışmak çok kolay. istedikleri her ortamda patronlarıyla ve kendileri ile oturabiliriz. biz kendimizi biliyoruz, bilmeyen de kendi gibi bilir. Odamızın yüz yıllık tarihindeki en kalıcı eserleri bırakmaktan gurur duymalıyız arkadaşlar. Bu başarı Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Meclisinindir, hepimizindir ve her şeye bedeldir” dedi.
Ezine Gıda İhtisas OSB Çanakkale Ticaret Ve Sanayi Odası Projesidir
Ezinde’de Çalışmaları devam eden OSB’ye yönelik eleştiriler ve ÇTSO’ya yönelik eleştirilere de cevap veren Selçuk Semizoğlu “2014 yılı Temmuz ayında Yönetim Kurulumuzca kurulmasına karar verilerek aynı ay Meclisimize sunulan ve oybirliği ile çalışmalarının başlatılmasına karar verilen Ezine Gıda İhtisas OSB bugün itibariyle tahsisleri tamamlanmıştır. Kuruluş çalışmalarından kurumsal kimliğini kazanana kadar tüm çalışmaları Odamızca yürütülen Ezine Gıda OSB, Sayın Valimiz ve Vekillerimizin de sahip çıkması ile İlimize kazandırılmıştır. Bakın arkadaşlar yansıtılan yazı Halkın Katılım Toplantısı gazete ilanıdır. Proje sahibi Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasıdır. Dönemin Ezine Kaymakamı, şimdi ki Denizli Valimiz Ali Fuat Atik bey ve dönemin Ezine Belediye Başkanı Haluk Babaoğlu Bey ve dönemin Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Kansu Bey inanın bu projeyi takip ederken hasta olup, serum takıldılar, Ankara’da kaldılar. Siyasilerimizin de desteğiyle tabii ki bu projeyi kazandırdılar. Siyasilerimizin desteği dedim siyasiler zaten bu desteği vermek için seçiliyorlar. Siyasiler de bizim gibi oy ile seçiliyorlar, onların maaşları, dokunulmazlıkları ve birçok hakları var. Bizim böyle bir hakkımız yok. Bunun altını çizmek istiyorum. Geçenlerde ‘ÇTSO laf üretiyor, başka bir şey yapmıyor’ şeklinde talihsiz bir açıklama izledim. Allah’tan canlı izledim. Canlı izlemeseydim inanmazdım. Gördüğünüz gibi Ezine Gıda İhtisas OSB Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası’nın yani bizlerin projesiydi. 52 parsel, bu parsellerin tamamı doldu. Bizim suskunluğumuz efendiliğimizdendir. Siyasetçi tabii ki kendi reklamını yapacak, halktan oy toplayacak. Ama Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası laf üretiyor, başka bir şey üretmiyor lafına asla katılmıyoruz” dedi.
Bakanı Bekledik Gelmedi
Geçen hafta göz bebeğimiz Çanakkale Kaleseramik Fabrikalarının 65. Kuruluş yıl dönümüne katıldık. Dr. Hacı İbrahim Bodur Beyefendiyi rahmetle anıyorum. Osman Bey ve Zeynep Hanım sağ olsunlar çok güzel ev sahipliği yaptılar. Tabii ki böyle bir organizasyona katılmak bizim için elzem. Sema Hanım ile yola çıktık. Turgay Bey de başka programa katıldığı için kendi aracı ile geldi. Yolda giderden Valilik tarafından bir mesaj geldi. Sizinle bugün dertleşmek istiyorum. Kimseyi de yadırgamıyorum ama bunların olmaması lazım, bunları düzeltmemiz lazım. Sanayi ve Teknoloji Bakanımız da eksik olmasınlar Seramik Bayramına katıldılar. Ezine Gıda İhtisas OSB yani bizim sahibi olduğumuz projeyi gezecekleri konusunda Valilik tarafından bizi bilgilendirdiler. Bu bilgi Sema Hanıma ve bana düştü. Derken biz programı değiştirdik, Sema Hanımı araçla gönderdim. Biz Çanakkale Ticaret Borsası Meclis Başkanı Abdullah Bey ile saat 14:00’de Ezine Gıda İhtisas OSB’ye gittik. Orada bekliyoruz. Kimse gelmedi, program değişmiş. Biz işimizi gücümüzü bırakıp oraya gittik. Bir zahmet bir satır yazıyla nasıl bilgilendirdiyseniz aynı satır yazıyla da program iptal oldu deyin lütfen.
Yapamadıklarımızı Bundan Sonra Yapacağız
Birlik Başkanımız Rifat Hisarcıklıoğlu’nu sosyal medyadan da takip ediyorsunuzdur her gün bir yerde. Önümüzdeki günlerde inşallah Çanakkale’mizde de ağırlayacağız. Arabuluculuk Merkezi salonlarımız hazır. Yarın Tekirdağ’da inşallah bir arada olacağız. Orada da Vergi Ödül töreni hem de Çorlu TSO’nun Arabuluculuk Merkezi açılışına davetliyim. Rifat Başkanımızın bize dediği şu; “Siz İlinizin seçilmiş kanaat önderlerisiniz.” Bizim Odamızın kanun yapma, ceza kesme yetkisi yok. Ancak yaklaşık 9000 üyemizin sorunlarını seçilmişlerimize ve bürokratlarımıza ileteceğim ve çözüm arayacağız. Siz Türkiye’nin ticaretini temsil ediyorsunuz, İlinizde ise İlinizin ticaretini temsil ediyorsunuz. Protokolde dahi yerinize bakınız ve yeriniz iyi değilse toplantıyı bile terk edin diyor. Direk bunu söylüyor. Biz bunların hiçbirini yapmadık. Ama yapmadığımız için artık üzerimize gelindi, bundan sonra herhalde yapmaya başlayacağız.
Bizim Kadar Kimse Köprüyü Desteklemedi
Köprüye gelelim, köprü bitmiş biz bakmışız. Bu kürsüden demedim mi ben, oteli de aynı adam satıyor, domatesi de, ekmeği de, eti de aynı adam satıyor. Bu şirket bizim üyemiz. Ama kimin hemşerisi, kimin yakını olduğu da belli. Herkesin malumu yakınlığı ile meşhur arkadaş ‘köprü bitmiş biz bakmışız’ diyor. Ben bunu kaldıramıyorum arkadaşlar kusura bakmayın bunu kabul etmiyorum. Bizim kadar desteğini belli eden, konuşan var mı ? Başka bir şey daha ön yüzümüze köprünün güzel bir görüntüsü ‘Çanakkale Ancak Böyle Geçilir’ diye yazdık. Şöyle bir söylenti; ‘Bunu nasıl yazarlar?’ Yönetim Kurulu ile biz bu işi yaparken çok iyi yaptığımızı düşündük. Ama bir iki tane arkadaş bunu nasıl yaparlar diyor. Sayın Başkana burada oylarınıza sunulmasını teklif edeceğim. Eğer burada bir sıkıntı varsa ben Oda bütçesinden değil, sizin istediğiniz şeyi kendi şahsi bütçemden karşılayacağım. Çanakkale Geçilmez lafı nereden çıkmıştır? 1915-1916 senesinde Kara Savaşları olduğu zaman İngiliz Harp Akademileri demiş ki; ‘Dardanel ve Gelibolu geçilmez’ Bu laf buradan çıkmış. Hatta ve hatta gemiler jurnallerinde Çanakkale’yi geçtik demezler. Çanakkale çıkıldı derler. Böyle sembolik bir şey. Biz de Avrupa’nın en büyük kamu yatırımını duvarımıza astık. Neden astık? 2018 Troya Yılı görseli vardı. Artık 2022 yılındayız. Bugün gündem değişti ve gündemde köprü var. Onu astık üzerine de ‘Çanakkale Ancak Böyle Geçilir’ dedik. Bilmiyorum hatamız varsa affedin.
Proje İçin Hala Cevap Bekliyoruz
Yine bir projemiz sizlerle paylaşmıştık. Eski Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Hizmet Binası biliyorsunuz orayı lokal yapacaktık. Sonra GMKA’nın güdümlü projesi ile Gastronomi Evi yapalım dedik. Projemizi içeriye sunduk. Şöyle bir cevap geldi ‘Projenin sahibi Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası olmasın Çanakkale Valiliği olsun’ Neden dedim. Ben de GMKA’nın Yönetim Kurulu Üyesiyim, Sayın Valim de Yönetim Kurulu Başkanı, burası da Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası. Halen cevap alamadık. Biz de dedik ki davulu da tokmağı da biz taşımadığımız sürece kimseye vermeyiz. Biz projeden çekildik demiyorum. Hala daha cevap bekliyoruz. Olumsuz bir cevap alırsak biz de projeden çekileceğiz. Kendi imkanlarımızla yapacağız. Tabii ki çok nezih olmasına özen göstereceğiz. Hedeflerimiz her zaman için bu kenti olduğu noktadan daha ileri taşımak oldu ve bu şekilde de devam edeceğiz.
Büyüğün Derdi Dinleniyor Küçüğü Kimse Dinlemiyor
Bir eleştirim de çatı kuruluşumuz TOBB’a. Rifat Hisarcıklıoğlu Bey İSO’dan 2 gün sonra Rifat Başkanın Başkanlığında TOBB’da bir toplantıya katıldı. TOBB’da 65 sektör Meclisi var arkadaşlar. Sektör Meclis Üyelerinin ve her sektör meclisinin 40’ar üyesi var. Bu toplantı bütün sektörlerin temsil edildiği bir toplantı. Ancak Rifat Başkanım açılış konuşmasında aynen şunu dedi ‘Bu sektör meclisleri her sektördeki 40 en büyük firma ve o sektörlerle ilgili kamu kurumlarının temsilcilerinden oluşuyor’ İşte sıkıntı da burada. Büyüğün derdi dinleniyor. Büyükle küçüğün derdi aynı değil zaten. Dolayısıyla küçük temsil edilmiyor burada. Yani şunu unutmamalıyız; “Emeklemeden yürünmez, Yürünmeden koşulmaz.” Bunu ben Rifat Başkana da bir iki defa söyledim.
ÇTSO’nun Siyasi Parti Uydusu Haline Gelmesine Müsaade Etmedim
Başta da söylediğim gibi bugün farklı bir konuşma yapmak istedim. Seçimlere 2 ay var. Bunları konuşmamız lazım. Bana bu görev süresince ne yaptın diye sorarsanız gönül rahatlığı ile şunları söyleyebilirim: Üyelerimizin gece gündüz yanında oldum. Sorunlarını en üst perdeden dile getirdim. ÇTSO’ya siyaseti sokmadım ve hiçbir siyasi partinin uydusu haline gelmesine müsaade etmedim. En büyük başarım ve icraatim de budur, çünkü gerçekten çok zor bir iş bunu başarmak. Odamızın seçkinliğini korumak ve sürdürmek için gerektiğinde tepkimi de koydum ama hiçbir kurum ile de kavga etmedim. Kaynaklarımızı yani yaklaşık 9000 üyemizin emanetini son derece titizlikle koruduk. Huzur hakları, projelerden alınan maaşlar bizim Odamızda Oda’ya bırakılıyor arkadaşlar. Bakın arkadaşlar; hiçbir işi ve esnafı küçümsemem, bunu beni tanıyan herkes bilir. Yeni köprü güzergahında bir benzin istasyonunda bir kahveci açıldı. Bir siyasimiz diyor ki yine bizim Odamız bakıyor kahveci İstanbul’dan gelmiş, açmış. Benim Ticaret ve Sanayi Odası olarak görevim zaten dışarıdan yatırımcı sağlamak. Adam ne güzel gelmiş, açmış. Bizim de üyemiz olmuş. Şu andan itibaren bize aidat ödemeye başlıyor, Çanakkale Vergi Dairesi’ne vergi ödemeye başlıyor. Çanakkaleli bir iki vatandaşımızı almış, iş imkanı sağlıyor. Biz nereden geldiğine bakmıyoruz.
Cuma Deren - Burcu Erdal