“ÇÖP DEPONİ ALANINDAN GÖLETE, ORADAN DA TARLA BAHÇEYE..!”
Geçimini sebze meyvecilikten sağlayan köylülerden şok iddia; “Gölet Oluştu, Coğrafya Değişti, İnsan Sağlığı Tehdit Altına Girdi..!”
AB Destekli kurulan, Katı Atık Düzenli Depolama Tesisi’nin, Çanakkale sağlığına tehdit oluşturduğunu savunan yöre halkı, Koronavirüs tedbirlerinin alındığı günlerde, Arıtma tesisini kuran işletmenin, yıllar sonra önlem aldığını vurgulayıp; “ Tabelası pek cafcaflı tesisten, Sofraya uzanan Atık su zinciri.” diyerek, çarpıcı çıkışa imza attı.
Arıtmanın bulunmadığı yıllarda insan sağlığının tehlikeye atıldığını, şimdi ise yer altına halen dahi sızan atık sularının oluşturduğu tehlikeye dikkat çekti.
Yıllar önce, Çanakkale’nin katı atıklarını depolama ve alanı sağlıklı şekle getirme maksadıyla, Avrupa Birliği (AB)’ nin sağladığı maddi kaynak ile Musaköy yakınlarına kurulması planlanan tesise, o yıllarda karşı çıkan Musaköy’ lüler, şimdilerde adeta haklı çıktı
Onlarca yıl önce, Çanakkale Katı Atık Düzenli Depolama Tesisi’ni çevreleyen su kaynaklarından, çalışmalar kapsamında faydalanıp, bölgenin geçim kaynağı meyve sebzecilik için gerekli suyun yetersiz kalacağını savunan köylüler;
”Bölgeye bir gölet yapıldı. Tesiste kullanılan su dönüp dolaşıp gölete, oradan da sulama kanalları ile tarla bahçeye” diyerek, yaşanılanı özetledi.
--------------------------------------
ÇÖP DEPONİ ALANINDAN GÖLETE, ORADAN DA TARLA BAHÇEYE..!
------------------------------------
Avrupa Birliği (AB) Destekli kurulan ‘Katı Atık Düzenli Depolama Tesisi’nden, kelimenin tam anlamıyla kötü kokular çıkıyor.
Korona önlemleri sayesinde, kullanımına alışıldığını söyledikleri maske sayesinde bölgeden geçişin mümkün olduğunu, çünkü etrafı saran kötü kokunun, önceleri zor anlar yaşattığından söze girip, çarpıcı bir başlık açan Musaköy’ lüler,”Dahası sorun, tesiste kullanılan su, atık su olup, oluşturulan gölete, oradan da tarla bahçelerimize ulaşıyor” diyerek çarpıcı bir iddiada bulundu. AB’ den hibe kaynakla kurulan, Katı Atık Düzenli Depolama Tesisi’nin, Çanakkale sağlığına tehdit oluşturduğunu savunan tesise komşu köylerin yaşayanları, Koronavirüs tedbirlerinin alındığı günlerde, Arıtma tesisini kuran işletmenin, yıllar sonra önlem aldığını vurgulayıp;
“ Meyve ve sebzecilik üretimi açısından en önemli olan sudur. Sulama kanallarını besleyen dere ve çayların yönü, bu tesisin yakınında oluşturulan gölete çevrildi. Tesiste kullanılan su atık şekliyle gölete, oradan da dere ve çaylara, haliyle de sulama kanallarına ulaşıyor. Arıtma daha yeni kuruldu. Peki ya, yıllarca o atık sular nereyi besledi. Varın gerisi siz düşünün?” ifadeleriyle, hayli düşündüren bir çıkışa imza attı.
“Tabelası pek cafcaflı tesisten, Sofraya uzanan Atık su zinciri.” diyerek, olanı biteni özetleyen çok sayıda üretici; “Kamuoyu hatırlar. Yıllar önce, Çanakkale’nin katı atıklarını depolama ve alanı sağlıklı şekle getirme maksadıyla, Avrupa Birliği (AB)’ nin sağladığı maddi kaynak ile Musaköy yakınlarına bu tesisin kurulması planlanmıştı. O yıllarda Musaköy’ lüler olarak başta biz bu tesise karşı çıkmıştık. Tesisi çevreleyen su kaynaklarından, çalışmalar kapsamında faydalanılacağından, bölgenin geçim kaynağı meyve sebzecilik için gerekli suyun yetersiz kalacağına dikkat çekmiştik. Bölgeye bir gölet yapıldı. Tesiste kullanılan su dönüp dolaşıp gölete, oradan da sulama kanalları ile tarla bahçeye. İnsan sağlığı bu noktada zarar görmez mi?” diye sordu. Köylüler; Arıtmanın bulunmadığı yıllarda insan sağlığının tehlikeye atıldığını, şimdi ise yer altına halen dahi sızan atık sularının oluşturduğu tehlikeye dikkat çekti.
Erdem Sürek