Gündem

Bayramiç'te Zeytinyağı Toplantısı Gerçekleştirildi

Bayramiç Ziraat Odası tarafından Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ve Zeytindostu Derneği'nin destekleriyle düzenlenen 'Bayramiç'te Zeytinyağı Farkındalık' toplantısı gerçekleştirildi.


Bayramiç Ziraat Odası tarafından Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ve Zeytindostu Derneği'nin destekleriyle düzenlenen "Bayramiç'te Zeytinyağı Farkındalık" toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıda Kazdağları eteklerinde yetiştirilen ve işaretli ürünlerden biri olan Zeytin ve zeytin yağları konuşuldu.
 
Bayramiç Ziraat Odası tarafından Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ve Zeytindostu Derneği'nin destekleriyle Halk Eğitim Merkezi Salonunda gerçekleştirilen toplantıya Bayramiç Kaymakamı Sercan Gökdemir, İl Genel Meclisi Başkanı Sadık Göğüsgeren, Bayramiç Belediye Başkanı Mert Uygun, ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Sedat Murat, Çanakkale Ziraat Odası Başkanı İsmail Kaya, ÇOMÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Yıldırım, Çan Ziraat Odası Başkanı Hasan Şahin, Lâpseki Ziraat Odası Başkanı İsmail Sevim, Biga Ziraat Odası Genel Sekreteri Arif Ödül, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Dekan Yard. Dr. Öğr. Üyesi Arda Akçal, Pıtıreli Koop. Başkanı Tuncay Güngör, Sezida Zeytin, Zeytinyağları sahibi Seçkin Sezer, Saçaklı Koop. Başkanı Natık Civir, Bayramiç Ziraat Odası Meclis Başkanı Yücel Çayıroğlu, Meclis üyeleri, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, oda başkanları, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından protokol üyeleri konuşmalarını  gerçekleştirildi.
Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren Bayramiç Ziraat Odası Başkanı İsmail Pehlivan, “Çanakkale’de dört tane coğrafi işaretli ürün vardır. Bunun iki tanesi de Bayramiç’tedir; Bayramiç elması ve Bayramiç beyazı. Türkiye’de yaklaşık 457 civarında tescil edilmiş ürün var, 600 müracaat var. Fakat Avrupa Birliği’nde de 24 tane coğrafi işaretli ürün var müracaat edilmiş, 3 tane tescil alınmış ürün var. Önümüzdeki yıl Bayramiç beyazının üniversite işbirliği ile Avrupa Birliği coğrafi işaret tescilini hedefliyoruz, son noktadayız.  Bu konuda Çanakkale’nin ilk tescilli AB ürünü olacak. Bununla da kalmayıp, bugünkü amacımız zeytinyağında farkındalık. Zeytinyağı milattan önce 3 bin yılına dayanan bir yetiştiricilikle başlamaktadır. Bizim bölgemizde ticari anlamda zeytinler genellikle Ayvalık ve Edremit çeşitlerinde oluşmaktadır. Buradaki zeytinlerin tamamı yağlık ürün olarak kullanılmakta. Bize düşen görev hükümetimizin 11.Kalkınma Planı’nda coğrafi işaretli ürünlere bir fasıl açıldığı için, bu fasılı değerlendirmek için Bayramiç Kazdağları Zeytinyağı adı altında coğrafi işaret tescilli yapmayı hedefliyoruz. Bu gücü üniversitemizden, üreticilerimizde, üyelerimizden alıyoruz ve bu gücü belediyeden, kaymakamlıklardan, kamu kurum ve kuruluşlardan alıyoruz. Yani amacımız, Bayramiç’teki ve Kazdağları’nın eteğindeki ürünleri marka haline getirmek, pazar payını arttırmak. En büyük hayalimiz budur. Sözlerime şu dua ile son vermek istiyorum; hepinizin zeytin ağacı kadar uzun ömrü, zeytin tanesi kadar bereketli ve zeytinyağı kadar sağlıklı bir yaşam diliyorum” dedi.

Tanıtım Faaliyetlerine önem vermemiz Gerekiyor
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Yıldırım, ise gerçekleştirdiği konuşmasında, Kazdağları eteklerinde bulunan Bayramiç’te yetiştirilen zeytinlerin değerine değinerek  “Bayramiç turizmi, doğal güzelliği, endemik bitkileri, zeytin ev zeytinyağı gibi birçok tarımsal ürünün bir arada yetiştirildiği, Bayramiç’te Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Bayramiç Ziraat Odası Başkanlığı Zeytin Dostu Derneği Başkanı ile birlikte bu etkinliği gerçekleştiriyor olmaktan mutluluk duyduğumu ifade etmek isterim. Zeytin hepimizin bildiği gibi 2 bin yıl ömre sahip. Bu yüzyıllardır insan sağlığına hizmet etmiş ve etmekte ve dünyadan kültürü en eski tarihlere kadar giden bir bitki. En sağlıklı ve en doğal bitki olması sebebiyle de Türk mutfağında önemli bir yere sahiptir. Zeytin yüzyıllardır barışın ve adaletin de simgesi olmuştur. Çanakkale zeytinin yetişmesi için gerek iklim gerekse toprak özellikleri açısından o kadar uygun bir tabiata sahiptir ki, Çanakkale’de yetişen zeytinin büyük bir kısmı zeytinyağı üretiminde çok az bir kısmı da sofralık olarak üretilmedir. Gerek sofralık olsun gerekse zeytinyağı olsun kalitesine etki eden en büyük faktörlerden birisi yörenin coğrafi konumu. İkinci önemli etki kaliteye, nitelikli tarımsal uygulamaların gerçekleştirilmesi. Nedir bunlar; sulama, ilaçlama, gübreleme gibi. Üçüncüsü de çeşit, kalite üzerine son derece etki yapmakta. Bu nedenle zeytin ve zeytinyağının yöresel özelliklerinin belirlenerek coğrafi işaret tescilinin yapılması yöre adıyla markalaşması hem yöreye hem de bölgeye artı değer sağlayacaktır. Meyveciliğin, birçok çeşidinin gerçekleştirildiği,  Çanakkale ve Çanakkale özelinde de Kazdağları’nın zeytin hasadının yapıldığı dönemde serin iklim yapısı ve yüksek oksijen miktarı zeytin ve zeytinyağı kalitesine son derece önemli etki yaptığı birçok çalışma tarafından da gösterilmektedir. Bu kıymetli ürünün üretiminde, muhafazasında, pazarlamasında en üst düzeyde titizliğin gösterilmesi bu kaliteyi sürekli kılacaktır. Bu nedenle siz üreticilerimize çok önemli bir görev düşmektedir.  Özellikle de bu niteliklere dikkat edilerek Bayramiç, Ezine, Ayvacık zeytin ve zeytinyağı tanıtım faaliyetlerinde mutlaka ağırlık verilmesi gerektiğine inanıyorum” ifadelerini kullandı.

Gelişmelere Ayak Uydurmazsak Geride Kalırız
Çanakkale Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Kaya ise gerçekleştirdiği konuşmasında ürünlerin pazardaki değerine değinerek  “Burada zeytinyağının, zeytinin farkındalığı için Bayramiç Ziraat Odası başkanımızın daveti üzerine bulunmaktayız. Kendisine teşekkür ediyoruz. Bölgemiz birçok ürünün bir arada yetiştiği güzel bir kent ve bu kentin içinde üretimde ön planda olan bir ilçedeyiz. Bayramiç elması, Bayramiç Beyazı gibi önemli ürünleri var. Coğrafi işarete sahip bir ilçedeyiz. Bugün de burada zeytin ağaçları bir çalışma yapmış arkadaşlar ve zeytini ön plana çıkartmak için bu çalışmayı gerçekleştirmişler. Bu çok güzel bir çalışma. Bir ürünün marka olabilmesi için birinci aşama pazarlarda sorulması, ismi ile anılması. Bu işin en önemli unsurlardan bir tanesi. Bu tarzda çalışmalar ile de pazarlarda manavlarda ürünlerin ismi ile çağrılmasını kıymetli buluyoruz. Diğer ürünlerimizde de bunun yapılması, ürünlerimizin ön plana çıkarılması önemli ve kıymetli. Dünyada,  ülkemizde ve ilimizde her geçen gün tarım gelişiyor, değişiyor ve bu gelişime ayak uydurmak zorundayız. Ayak uyduramadığımız takdirde il olarak, ilçe olarak, ülke olarak geride kalırız. bu gelişim ve değişimi takip ederken, makineleşme çağımıza uygun yeni ekipmanlar çıkıyor ve bu ekipmanları kullanmak için üreticilerimizi bilinçlendirmemiz gerekiyor. Bu konuda da kurumlarımızın, Tarım İl Müdürlüğümüzün, TKDK gibi kurumların çalışmaları var. Ortak makine parklarının kurulması noktasında çalışmalar var ve bu çalışmaların artarak, kolaylaştırarak artmasını diliyoruz. Üreticilerimizin makine satın almadan kullanabilmesini çok kıymetli görüyoruz. İlimizde de bu değişimlere ayak uydurmak için elimizden gelen çabayı göstermemiz gerekiyor” diye konuştu.

En Sağlıklı Gıda Zeytin ve Zeytinyağı
ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Sedat Murat,  ise yaptığı konuşmasında üniversitenin tarım ve bilim alanında yapılan çalışmalarına değinerek “Bayramiç belli ürünler bakımdan önemli bir yer ama şu anda dünyada çok önemli bir coğrafyadayız.  Kazdağları çevresi, Ege, Marmara yani şu içerisinde bulunduğumuz coğrafya binlerce yıldır medeniyetin gelip geçtiği, yerleştiği bir mekan. Filozoflar gelmiş, değişik medeniyetler gelmiş, büyük savaşlar olmuş. Doğu Batı hesaplaşması burada başlamış. Asırlar sonra Çanakkale’de tekrar hesaplaşma olmuş. Bu savaş devam ediyor. Çanakkale tarih, kültür, sanat, turizm bakımından önemli bir yer. Ama en önemli özelliklerinden birisi de en önemli oksijen kaynaklarından birisi. İstanbul’da belli yerlerde sağlık sorunları yaşayan insanlar var. Bunlara ben de şahit oldum. ‘Buraya geldim hocam, sağlığıma kavuştum’ diyor. Kıyasıya rekabetin yaşandığı bir dünyadayız. Bilimsel çalışmaların ayağı üniversitededir, araştırma kuruluşlarıdır. Biz de bunun için buradayız. Başta ziraat fakültemiz, meslek yüksekokullarımızdaki bölümlerin mutlaka katkısı olacaktır. Biz Çanakkale halkı il ve ilçeleri ile üniversitemizi devreye sokmak topluma katkı sağlamak konusunda seferber etmiş durumundayız. Öğretim üyesi sahaya çıkmak zorundadır. Sizlere ışık tutması gerekir. Bilim en önemli değerdir. Burada büyük bir heyecanla marka haline gelmesi, tescillenmesi konusunda adımlar atılıyor. Biz ürün geliştirmesini, zenginleştirmesini çok iyi bilmiyoruz. Bu ürünleri geliştirip katma değeri yüksek, dünya genelinde pazarda pay kapma konusunda çalışmalıyız.  En sağlıklı gıda zeytin, zeytinyağı. Havası bile ayrı şifa dağıtıyor. Böyle bir ürüne sahip olduğumuz için çok mutlu hissetmeliyiz. Eğer bir katkı sağlayabilirsek üniversite olarak kendimizi bahtiyar hissedeceğiz” dedi.
 
Cuma Deren