Gündem

TURAN’DAN, GÖKYAN’A, “İADEYİ ZİYARET…” (VİDEO)

Yerel seçimlerin ardından yeniden Çanakkale Belediyesi Başkanı seçilen CHP’li Ülgür Gökhan Önceki hafta Ankara’da AK Parti Grup Başkan Vekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan’ı Mecliste ziyaret etmişti.



CHP’ li Gökhan, İktidar kurmayı Turan’dan, Çanakkale’de yapılan yatırımlar için destek istemişti.
Bu kapsamda Meclisin tatile girmesinin ardından Çanakkale’ye dönen Bülent Turan da İade-i ziyaret yaparak CHP’ li Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’ı Makamında ziyaret etti.
Ziyarette AK Parti Merkez İlçe Başkanı Yıldıray Ölçek ve Belediye Meclis Üyesi Esra Yüksel de Bülent Turan’a Eşlik etti.  Ziyarette gazetecilerin de sorularını yanıtlayan AK Parti Grup Başkan Vekili Bülent Turan, son günlerde Çanakkale’nin gündeminden düşmeyen Maden sahasındaki ağaç kesimleri ile ilgili de önemli açıklamalar yaptı.
Turan Basın Mensuplarının sorusu üzerine,  iki haftadır Çanakkale’de gündem olan Maden sahasındaki kesildiği iddia edilen ağaç sayısı hakkında da bilgiler verdi. Her iki taraf ile konuştuğunu belirten Bülent Turan, İddia edildiği kadar ağacın kesilmediğini söyledi.

Geçtiğimiz Hafta CHP’li iki Genel Başkanının da katılımı ile Balaban Tepesi ve İskele Meydanında yapılan eylemlere de değinerek, eylemlerin Çanakkale’ye zarar verdiğini belirtti.  Ayrıca İki CHP’li Genel Başkan Yardımcısının da eyleme katılmasına ve Mecliste yaşanan katılıma dikkat çekerek “Eyleme Katılacağınıza Oylamaya Katılsaydınız Önerge Kabul Edilseydi” dedi.
 
Belediye Başkanının Termik Santralleri ile ilgili yaptığı konuşma üzerine de bir değerlendirme yapan Bülent Turan, bir sitemde bulunarak. Milletvekilliği döneminde Çanakkale’ye yapılacak olan Termik santrallerin durdurulduğunu bunun için kimsenin kendini arayıp teşekkür bile etmediğini söyledi. 
 
Bülent Turan, Merkez İlçe Başkanı ve Belediye Meclis üyesi ile birlikte gerçekleştirdiği ziyarettenin başında şu konuşmayı yaptı ““Ülkemizin gündeminin yoğunluğuna bağlı olarak Meclis’te son dönemde özellikle hepimizi yakından ilgilendiren önemli kanunlar hayata geçti. Muhalefetiyle, iktidarıyla çok büyük bir mesai harcandı. Topumun yakından takip ettiği birçok konunun çözümü için kanun çalışmaları, yasama faaliyetleri büyük oranda tamamlandı. Perşembe gecesi geç saatte Meclis’i kapattık. 1 Ekim’e kadar olağanüstü bir durum olmazsa Meclis’imiz iç tüzük gereği kapalı. Fakat biz vekiller için tatil değil, Meclis dışındaki faaliyetler için bir imkandır bu dönem. Biz Meclis’i kapar kapamaz, notlarımızı toparladık ve şehrimize geldik. Jülide hanımla beraber iki koldan başlayarak bu dönemi milletimizle geçirelim, dertlerini dinleyelim, çalışmalarımız paylaşalım istedik. Cumartesi Lapseki’de ziyaretlerimize başladık. Pazar günü Biga’da değişik programlara katıldık. İlk mesai gününde de belediye başkanımızı ziyaret ederek hem Çanakkale’mizin sorunlarını konuşalım, hem de sayın başkan birkaç hafta önce bizi Ankara’da ziyaret etmişlerdi, bir iade-i ziyaretimiz olsun istedik. Biz uzatılan hiçbir eli havada bırakmayız demiştik daha önce, aynı şeyi yine söylüyorum. Başkanımız geldikten hemen sonra biz kendisini ziyaret etmeyi bir görev bildik. Önümüzde 4-5 yıl gibi seçimsiz bir dönem var. Hem yerel iktidar bu konuda seçimi bitirdi, hem genel iktidar seçimini bitirdi. Önümüzde çok temiz bir hizmet dönemi var. Bu dönemde polemiklerden uzak, siyasi kavgalardan uzak, ülkenin temel meselelerini iyi değerlendiren bir zamanı kullanalım istiyoruz. Tüm kurumlarıyla belediyesi, valisi, müdür, teşkilatları, siyaseti, hepsini beraber söylemek istiyorum. Daha uyum içerisinde daha iyi iletişim içerisinde, birbirini anlayan, dinleyen, sorunları değil de çözümleri öne çıkaran bir anlayışla beraber bu 5 yılı geçirmek istiyoruz. Biz 5 yıl artık milletvekiliyiz, ben grup başkanvekiliyim. Sayın başkanımız da burada 5 yıl belediye başkanı. Dolayısıyla merkez ilçemizin dertleri başta olmak üzere tüm ilçelerimizin sorunlarını, dertlerini masaya yatırmak hepimizin görevi. Sayın başkan bizi Ankara’da ziyaret ettiğinde 3-4 nemli konu vardı. Bunların bir kısmını kamu yatırımları açısında DSİ başta olmak üzere ilgili birimlerle görüşülmesi gereken konulardı. Bir kısmı belediyemizin yapacağı su artıma tesisi başta olmak üzere bazı temel insani meselelerin olduğu yatırımlardı. Bunlar kredi talepleriydi, kurumlardan izin alınması gibi bazı konulardı. Biz dersimizi çalıştık. Bunlarda yardımcı olacağımız yerlerle ilgili önemli müjdelerimiz var. Çanakkale’miz zaman zaman belki hiç birimizin hak etmediği gündemlerle Türkiye’nin gündeminde yer aldı. Bu tarz turizmi olumsuz etkileyen, siyaseti olumsuz etkileyen gündemleri doğru bulmadığımızı ifade etmiştim. İsteriz ki bundan sonraki 5 yılda yatırımların öne çıktığı, muhabbetin, sohbetin, ilişkinin daha çok öne çıktığı bir dönem olsun. Biz bu konuda hem sayın başkanın ziyaret sonrası iade-i ziyaret ile olsun hem bundan sonraki süreçlerde olsun görüşmeye, konuşmaya, sorunların çözümü için irade ortaya koymaya hazırız. Yeter ki iyi niyet olsun, yeter ki samimiyet olsun, yeter ki Çanakkale’mize katkı sağlayan adımlar olsun.  Yüzden tekrar söylemek istiyorum; bugün sayın başkanı ziyaretten büyük keyif aldık” dedi

Başkan Ülgür Gökhan ise ziyaret ile ilgili yaptığı açıklamasında  “Çok teşekkür ederiz. Sayın milletvekilimiz, Sayın Grup Başkan Vekilimiz. Belediye meclisimizin Ak Parti grubunun Grup Başkan ve İlçe Başkanımızın birlikte ziyaretinden büyük keyif aldığımı söylemek istiyorum. Bize Çanakkale’ye de yakışan budur. Biz hepimiz burada Çanakkale halkının temsilcisiyiz. Seçimle geldik, halkın oylarıyla geldik. Dolayısıyla bize burada oy verenler olduğu gibi başka adaylara da oy verenler var. Ama artık seçildikten sonra hepimiz toplumun tamamına hizmet etmekle görevliyiz. Biz partili partisiz ayrımı yapacak durumda değiliz. Belediye meclisinden başlarsak gerçekten çok güzel bir ay daha yeniyiz üç, dört meclis yaptık ama çok keyifli meclislerimiz geçiyor. Ak parti grubu ve diğer gruplarla beraber bir ortak değerlere iyi kötü bulabiliyoruz. Bu vesile ile bunu da söylemiş olayım. Ama tabi en önemi konu ben geçen ay içerisinde, bu ayın başı idi yanılmıyorsam. Ankara’da Sayın Milletvekilimizi parlamentoda ki odasında ziyaret ettim. Sağ olsun, çok samimi bir ortamda görüşmemiz oldu. Bir buçuk saate yakın bir görüşme oldu. Öncelikle kendisine teşekkür ediyorum. Tabi konularımız; Çanakkale konuları idi. Bütün konuları ortaya döktük. Özellikle içme suyu tesisimizle ilgili, Sarıçay ile ilgili ilave kredi Güzelyalı konusu ile ilgili onun dışında da başka konular hakkında da konuları aktarmış olduk. Hem de destekleri talep etmiş olduk. İlgilendiler ve şuan da çok önemli iki konu çözülmüş oldu. Kendisine geçen gün telefon da ettim, teşekkür ettim. Bundan sonra ki süreçlerle ilgili de mutlaka olumlu sonuçlar olacaktır. Şunu biliyoruz bugün Kamu Kurumlarında da çok büyük bolluk yok. Ama sonuçta bölüşeceğiz bütün Türkiye ile kaynakları bölüşeceğiz. Milletvekillerimizin buna zümremde dahil katkıları çok önemli. Bu bütünlük burada ki sivil toplum kuruluşlarını ve diğer kurumları da elbette ki bir biyolog içine sokacaktır. Burada çatışmalardan beslenenler de var. Bu özellikle de çatışmalar devam etse de buradan nemalansak diye düşünenler oldu. Bu niye oldu? Söylemek istiyorum. Son beş yılda sekiz tane seçim geçirdik. Ve bir tane de o hain darbe teşebbüsü geçirdik Yani oturup da Belediye Başkanları, Milletvekilleri siyasetin dışında kendi temel konuları ile ilgili bir diyalog kurabilme imkanı bulamadılar. Seçim demek bir yerde muhalefet demek, karşılıklı mücadele demek. Demokrasinin gereği. Şu konular var diye görüşme fırsatı olamadı. Daha önce oldu ama Bülent Beyle başka konular hakkında. Daha önce kredi onay konusu vardı onu çözmüştük. Ama daha sonra dediğimiz gibi böyle diyaloglar siyasete kurban gitti. Çünkü hep seçim, referandum, seçim. Neyse o günler geri de kaldı. Biraz önce Sayın Vekilim de söyledi. Bende  söyleyeyim önümüzde en az dört buçuk yıllık bir süre var. Seçimin bahsedilip bahsedilemeyeceği, bahsedilmemesi gerektiği hatta. Çünkü siyaset bu her an her şey olabilir ama. Bence artık ülkenin bir konsensüs içerisinde anlayış birliği içerisinde bir yol alması lazım. Hem kentte hem de ülke de. Onun için bu diyaloglar Çanakkale’ de bu görüntüler çok önemli. Buradan bütün Türkiye’ye yansımalı. Bir muhalefette ki belediye ve onunla beraber bir iktidarın milletvekili hatta belediye meclis grup başkan vekili bir araya gelebiliyor ise kentin geleceği ile ilgili bir araya gelebiliyorsa bu şu demektir; bugün ki sorunlar çözümü değil ileride ki projeler içinde ortak fikirler ortaya çıkacaktır. Ve bu kentte ki bütünlüğü de sağlayacaktır. Hiç kimse bunu niye yaptın, bunu niye eksik yaptın demeyecektir. Herkes bunu kabullendikten sonra da birlikte bu süreci götüreceğiz. Dediğim gibi diğer ekonomi noktasında da kentin çok ciddi dinamikleri var. Ticaret odası, borsası, turizmcileri, Ziraat odası gibi önemli sivil toplum kuruluşları var. Ve onlarla da birlikte üniversite gibi burada bir birliktelik havası yaratmamız lazım. Çanakkale’nin buna ihtiyacı var. Ben bu bağlamda tekrar teşekkür ediyorum, ziyareti için. Başkan vekilimize, Bülent Bey’e, Esra Hanıma hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. İnşallah bu olumlu havanın süreceğine inanıyorum” dedi..
 
 
“İddia Edildiği Kadar Ağaç Kesilmemiş”

Geçtiğimiz hafta Çanakkale gündemine oturan ve 160 bine yakın ağacın katledildiği Maden sahasındaki sorun ile ilgili Muhabirlerin sorularını yanıtlayan Bülent Turan “O öfkenin tabi ki paydaşları, taraftarları var ama tebrik eden daha fazla.  Bir defa Altın bu dünyanın gerçeği. İkincisi, değişik illerde ve Çanakkale’mizin değişik bölgelerinde  Altın çıkarılıyordu. Benden bahsetmiyorum. Benden daha önceki süreçlerde.  Onları görmeyip de sadece lokal birkaç meseleyi  gündem yapmayı  ben doğru bulmuyorum. Aslında altın her yerde var. Bir yerde var görüyoruz. Bir yerde var göremiyoruz. Bunu ben çok samimi bulmuyorum.  Bu ülkenin değerler misali Troya’dan beri buralarda maden var.  Ben madenci değilim. Anlamam bu işten. Ama söylüyorum.  Lidyalılar parayı basmadan önce, bu bölgede paralar basıldı aslında. Resmi olarak orası gözüküyor. Ama  tarih kayıtlarına baktığımızda, normal tarihten daha önce altının basıldığı iddiası var.  Burada önemli olan bu değil. Önemli olan Çanakkale’miz başlı başına bir başlık değil.  Zunguldak’ta kömür var, başka bir şey yok. Çorum’un leblebisi var başka bir şey yok.  Ama Çanakkale’mizde tarımda, orman da kültür de kıymetli. Siz ormanı büyütelim ama temizlemeyelim diyemezsiniz. Ben gündeme gelen konular ile ilgili öyle hemen konuşmam. Önce tarafları ararım ve gönderilen notlara baktım. Kesildiği iddia edilenden az bir ağaç kesilmiş onu bir defa söyleyeyim. O kadar ağaç kesilmemiş. Onu gördüm. Yerinde de görmeye gideceğim ve bakacağım öyle mi değil mi? “ dedi

“Benim de Evladım Var Yanlış Varsa Hep Beraber Karşı Çıkalım”
Turan “İkincisi; ÇED denilen bir alan var. Bir yer çizilmiş ve burada işlem yapılacak denilmiş. İddia şu ki ağaç kesiminin arttığı belirtiliyor. Baktık alan büyümemiş. Ama o işlem yapılıncaya kadar o süreçte ağcın yanında filiz olmuş büyümüş ağaç olmuş ve kesilmiş. Aynı alandakiler kesilmiş. Üçüncüsü, kesen şirket falan değil. Öyle olaylar olmuş. Kesen Orman Müdürlüğümüz. Konuştuğumuzda şu dendi ‘Zaten ağaçların bir ömrü var. Bunlar hep kesilir 20-25 yıl içerisinde yenisini tekrar yerine gelir’ dendi.  Bunun dışında bir tek filiz, bir tek ağaç ekstra kesilmişse, benim de evladım var ve çocuklarım burada yaşıyor. Hep beraber hayır deriz. Ama bundan yola çıkarak bazı konjektörel tavırlar,  törenler, eylemleri doğru bulmuyorum. Taraflar belli, Valisi, Ormanı, Belediyesi  Çevresi, 4-5 birim var gelsinler bir araya beraber incelesinler. Biz hukukumuzu demokratik bir ülkede elbette sokakta arayabiliriz. Ama yetkililerin sokakta değil de bizzat bu işin muhatapları ile iş yapmasını istiyorum” dedi. 
“26 İmza Var 6 Kişi Oylamaya Katılmış”              
Meclisteki süreçle ilgili de konuşan Bülent Turan “İddia olduğu zaman ben, tüm birimleri arıyorum. Raporunu istiyorum, konuşuyorum vs. ama iddia edilen sözlerle yapılanın aynı olmadığını düşünüyorum. AK Parti MHP oyları ile red edildi deniyor. Ben bunu doğru bulmuyorum. Şu anda  Cumhuriyet Halk Partisinin 138 Milletvekili var. Konuşmayı yapanla beraber 6 vekil önerge verdi. CHP eğer ‘Bu önerge önemliydi ve oradaki tüm partilerin ittifakları ile beraber  araştıralım’ deseydi zaten sayısı yetiyordu. Ama 6 vekil geldiler. Her gün 3 veya 4  önerge veriliyor meclise, Bunlar söz hakkı içindir. Önerge meclise verilsin de sonuçlansın diye değildir. Şu anda Down sendromu gibi, töler hastalığı gibi değişik ve önemli konularda  tüm partiler bir araya geldi, önerge verdi ve bu önergelere bağlı komisyon kuruldu. Dolayısı ile Meclis aritmetiğine bağlı olarak bunlar eklenir veya çıkarılır. Bu komisyon bitecek ki yenisi kurulsun. Şunu demek istiyorum, Önergeyi veren de önergenin kabul edilmeyeceğini biliyor aslında. Onun için AK Parti MHP denmesini kabul etmiyorum.  Bu önerge tüm partilerin ortaklığı ile kurulur mecliste. Bu yıllardan beri böyledir.  Şu anda 5 komisyon var ve beşi de ortak kuruldu. Ne AK Partinin dayatması ne de başkasının  oylaması ile kurulmadı.  O önerge de ortak verilseydi oylanabilirdi.  Ama son dakikada verilen bir önergeye 26 kişi imza atmış ama sadece 6 kişi katılmış oylamaya.  Neden suçlu ben oluyorum. O yüzden meseleye biraz tepeden bakmak lazım.  Yine söylüyorum yanlış varsa beraber dur diyelim. Ama gürültü yapalım dostlar duysun diyorsa  o başka” dedi.
 
“Eyleme Katılacağınıza Oylamaya Katılsaydınız Önerge Kabul Edilseydi”
Bülent Turan konuşmasının devamında yapılan eylemlere de değinerek, çevrecilerin ilk başta ve sonrasında yaptığı açıklamalarını incelediğini belirterek  “Çanakkale’de başka çevre sorunları da var ama  gündeme gelmiyor.  Bundan bir yıl öncesine kadarki tüm konuşmaları, metinleri inceledim.  Hep Atikhisar öne çıkarılmış. Hep Atikhisar Kirleniyor vs. denmiş. Ama bunun böyle olmadığı anlaşıldı anladığım kadarıyla Şimdi Kazdağları diye eylem başlamış. İlk baştaki söylemle şimdiki farklı. Özet, Altın bu ülkenin gerçeği. Şu ana bizim normal ihracatımızın çok çok üzerinde ithalatımız var altın için. Ülkemizin insanı, devleti büyük paralar ödüyor altın için. Burada da var ve bu çıksın istiyoruz. Ama bunu çıkarırken çevremizi, yeşilimizi korumak istiyoruz. Bunun daha iyi çevreci olabilmesi için, hata yapmadan daha iyi sürecin devam etmesi için  omuz verelim. Yanlış varsa beraber dur diyelim. Ama bunu siyaset, kavga, polemik konusu yapmayalım.  Ne önergede 4 vekil bir araya gelip bunu konuştu,  o yüzden bunlar tek başına sonuç alacak verecek şeyler değil.  Mesele şu, şehrin ekonomik değerleri de ayağa kalksın .  Her türlü Çanakkale Meselesini kürsüye taşımak Çanakkale’ye katkı sağlamıyor. Turizmi etkiliyor, ekonomiyi etkiliyor. Bunları beraber çözebiliriz.  Bize bile davet yok. Dışardan bir sürü kişi geliyor. Gördüm, son eylemde,  oylamada olmayan   vekiller eylemde var. Eyleme geleceğine oylamaya gelseydin de oylama kabul edilseydi. O yüzden ben bu eylemin samimiyetten uzak olduğuna inanıyorum” dedi.
Bülent Turan’ın konuşmasının ardından Belediye Başkanı Ülgür Gökhan’da konu ile ilgili  konuştu. Süreci başından beri takip ettiklerini, tüm mücadelelerinin Atikhisar ve ekosistemi korumak olduğunu belirten Başkan Ülgür Gökhan, Eski usül Galeri Madenciliğini de hatırlattı.

“Tüm Mücadelemiz Atikhisar ve Ekosistem İçin”
Başkan Gökhan konu ile ilgili yaptığu açıklamasında “Tam tepesinde Balaban tepe de yani o vadi de gidince göreceksiniz orada da. Çanakkale’nin gelen kaynakların ta tepesine kurulan bir altın madeni. Bununla ilgili ormanların kesilmesi tamam kesilmeden madencilik olacak hali yok ama fazla orman kesilmesi bir kere ÇED raporunda bunlar başlangıçta bir hata yapmışlardı. ÇED raporunu da Danıştay iptal etti. Eksik bir sürü şey buldu. Ama tamamlamadan ağaç kesimine devam ettiler. Bizde tespit ettik. Bu işin ÇED’te ki gelişme süreci. Ama biz bunu Atikhisar Barajı’nda risk altına almamak için altın madeninin işletmesine eski yıllardan beri mücadelesini veriyoruz, söylüyoruz. Fakat söylediğimiz kurumlardan hiç kimse ‘sen bir şey söylüyorsun, gel buraya işte bu işin yolu budur’ demedi.  Basın yoluyla haberleşiyoruz. Altıncılar bir şey söylüyor, biz bir şey söylüyoruz. Ama olay meydan da. Tam benim su havzamın tepesinde siyanürlü altın işletmesi. Şimdi çıkıyor birisi “aramada siyanür kullanılır” Aramaya bir şey demiyoruz ki. İşletme diyoruz işletirken bu kullanılır. O alanlar da eskiden de altın madeni var. Para için, galeri usulü. Galeri usulü altın madeni araması var. Hiçbir zaman da bunlar ormanları kesmemişler, sistemi mahvetmemişler. Şimdi göreceksiniz zaten oranın durumunu. Tabi altın konusunda da sadece yüzde ikisi devlete kalıyor. Bunların hepsi ÇED süreçlerinde var. Sonuçta bizim mücadelemiz Atikhisar barajının tepesinde bir risk oluşmaması ve ekosistemin bozulmaması için” dedi.
 
 
Belediye Başkanı Ülgür Gökhan Termik Santrali konusunu da gündeme getirerek “ Sadece orası değil hemen o tepeye çıktığınız zaman görüyorsunuz iki tane termik santral dumanları tütüyor. Dumanda tüttürüyorlar sonra gece falan. Mesela geçen hafta İspanya’nın Tarragona şehrine gittik. Limanda bir kömür yığını var. Bu ne dedik, nerede kullanılıyor bu kömür diye sorduk. Yani her taraf doğalgaz. Arkada bir şehirde termik santral var, onun kömürü. Termik santral de son termik santral. Bu da yakında bir seneye kadar kapanacak komple termik santral bitti. Şimdi İspanya’da termik santraller sıfırlanıyor. Türkiye’de özellikle de Çanakkale’nin Karabiga adasında termik santral üstüne termik santral açılıyor. Şimdi bu noktada çıkan çevre konusunda Çanakkale’de insanlar duyarsız kaldı. Devlette duyarsız kaldı. Bizde bunun mücadelesini veriyoruz. Bu ayrı bir konu şuan da ki günümüz konusu değil. Ama hiç kimse bize şuan da söylediğiniz takdir de yani sen bağırıp duruyorsun ama durum budur diye kimseyle muhatap olmadım. Sadece bu vali değil bundan öncekinde de bir şey olmadı. Tabi ondan sonra ne oluyor. İmam bildiğini okuyor, yoluna devam ediyor. Tabi bu çevre konusu en önemli konu buna duyarlılık gösterilmeli” dedi.   

“Kimse Bizi Tebrik Etmedi”
Bununla ilgili Bülent Turanda yaptığı çalışmaları hatırlatarak bir de sitemde bulunarak “Termik Santraller ile ilgili ben Vekil olduktan sonra o zamanki vekil arkadaşlarımız ile birlikte konunun muhatapları ile değerlendirmeleri alıp en üst  muhatapları ile durumu değerlendirdiğimizde oraya Termik santral yapılmasın dendi. Biz de bunu kamuoyuna açıkladık. Ama Başkan Başta olmak üzere, ne bir çevreci, nede bu şehrin bir adamı iyi bir iş yaptınız tebrik ederiz demedi. ‘Gerçekten böyle mi oldu? Demedi.  Oysa Çanakkale’ye termik santrali yapılmama kararı alındı.  Çanakkale’de termik veya altın başta olmak üzere en hat safhada hassas olmak zorundayız.  Çanakkale’de termik konusunda evet konularımız var. Ama bunların aşılması için gayret ediyoruz.  Yine ruhsatın alınmaması için süreci başlattık ama dünyada termik santral ihtiyacı bitmiş değil” dedi. 
 
Cuma Deren – Şerife Erdem