Gündem

ÇOMÜ’de  İlk Kez Uygulandı

65 her 100 vatandaştan birinde görülen Parkinson hastalığı tedavisi artık daha kolay yapılabiliyor. hareketlerde yavaşlamas, titreme, küçük adımlarla yürüme gibi durumlara neden olan Parkinson hastalarına yönelik 7 yıl önce ülkemizde beyin pili uygulaması ile yüzlerce vatandaş sağlığına kavuştu.

65 her 100 vatandaştan birinde görülen Parkinson hastalığı tedavisi artık daha kolay yapılabiliyor. hareketlerde yavaşlamas, titreme, küçük adımlarla yürüme gibi durumlara neden olan Parkinson hastalarına yönelik 7 yıl önce ülkemizde beyin pili uygulaması ile yüzlerce vatandaş sağlığına kavuştu. Bu tedavi 7 yıl sonra Çanakkale’de İlk Kez Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesinde de yapılmaya başlandı. 
Konu ile ilgili yaptığı yazılı açıklama ile bilgi veren Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Çam “ Parkinson hastalığının tedavisinde kullanılan "Levodopa+Kardidopa İntestinal Jel Uygulaması" hakkında; ‘’Parkinson Hastalığı kronik, yavaş ilerleyen bir hastalıktır. Parkinson hastasında dopamin üreten hücrelerde kayıp meydana gelir. Kayıp oranı %70 oranında ulaştığında hareketlerde yavaşlamas, titreme, küçük adımlarla yürüme gibi bulgular belirginleşmeye başlar. Hastalık, genetik yatkınlığı olan bireylerde daha sıktır. Nörodejeneratif hastalıklar içerisinde Alzheimer hastalığından sonra en sık görülen ikinci hastalıktır. 65 yaş üzeri nüfusta her 100 kişiden birinde Parkinson hastalığı gelişme riski vardır. Türkiye’de yaklaşık 110.000 parkinson hastası olduğu tahmin edilmesine karşın, hastane ve ilaç kayıtlarında ancak 60.000 hastanın takip edildiğinin gözlenmektedir. Ülkemizde hastaların yarıya yakın bir bölümü hastalığı tanımadığı için hekime gitmemekte ve tedavi olmamaktadır. Önümüzdeki 20 yılda yaşam süresinin uzaması ve buna bağlı olarak ileri yaş nüfusunun artması sonucunda bu sayı iki kat artacaktır. Bu nedenle hastalık hakkında toplumda bilincin artması önemlidir.
Her 100 Kişiden Birinde Görülüyor
Parkinson hastalığının 65 yaş üzerinde her 100 kişiden 1’inde, 85 yaş üzerinde ise her 100 kişiden 3’ünde görülmektedir. %5-10 hastada kalıtsal olduğunu ve bu olgular sporadik Parkinson hastalarından farklı olarak 40 yaşından genç bireylerde ortaya çıkabilir. Parkinson hastalığı hareketlerin uyumlu biçimde yapılmasını sağlayan beyin bölgelerindeki  hücre kaybıyla ortaya çıkmaktadır. Parkinson hastalığında dopamin üreten beyin hücreleri ile vücut hareketlerini kontrol eden beyin bölgeleri arasında mesaj iletimi bozulur. Dolayısıyla hastalığın temel belirtileri hareketle ilgilidir. Titreme, hareketlerde yavaşlama, kaslarda katılık ve denge bozuklukları tipik Parkinson belirtileridir.  Başlangıçta en sık görülen belirtiler vücudun bir tarafında istirahat halinde ortaya çıkan bir titreme ya da sağ veya solunda hareket yavaşlamasıdır. Hastanın günlük bazı işlerde zorlanma, yürürken bir kolunu sallamadığı ya da bir bacağını sürüdüğü fark edilir. Hastalar günlük yaşamlarında yazı yazma, çatal bıçak kullanma, düğme ilikleme, ayakkabı bağlama, yatakta dönme, kanepeye oturma ve kalkma gibi basit işlerde zorlanmaya başlar. Zamanla bu aktiviteler daha da zorlaşır ve kişi yardıma gereksinim duyar hale gelir. Bunun yanı sıra koku duyusunda azalma, kabızlık, geceleri hareketli rüyalar görme, depresif duygu durum, zihinsel işlerde yavaşlama, unutkanlıklar, davranış değişiklikleri ve unutkanlık gibi motor belirtiler dışında bulgular ile de hastalık ortaya çıkabilmektedir.
   
ÇOMÜ’de İlk Kez Yapılıyor
Hastanemizde şu anda 2 hastaya bu uygulama yapılmıştır. Önceden yürüme güçlüğü, hareketlerde kısıtlanma, kilitlenmeler, titremeleri olan Parkinson hastaları, Gastroenteroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yavuz Beyazıt tarafından  gerçekleştirilen PEG-J işlemi sonrası uygulanan tedaviyle  şikayetlerinde büyük oranda gerileme var. Hastaların takip ve tedavisi tarafımızca devam etmektedir. Bu tür hastalarda kullanılan beyin pili uygulamasından farklı olarak geri dönüşü mümkün olabilmektedir. İstenen sonucun görülememesi durumunda cihazın çıkartılarak oral tedaviye dönülebilmektedir. Tedavinin ülkemizde 7 yıldır yapılmakta olup Onsekiz Mart Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesinde ilk kez uygulanmıştır Bu uygulama deneyimli ekip işi gerektirmektedir. Sosyal güvenlik kurumunca hastalarda bu masrafları karşılanmaktadır'' dedi.

Adem Y. Bağ