Fark ettiğim bir paylaşım üzerine dile gelen laf, tam tamına bir ton basıyor; 'Sanalda Deli Yürek, Genelde Selanik Yürek..!'

Fark ettiğim bir paylaşım üzerine dile gelen laf, tam tamına bir ton basıyor;
"Sanalda Deli Yürek, Genelde Selanik Yürek..!"
Aslında, 'Yürek' tanımında bir ünlü isim zikrediliyordu ya neyse..
Sevdiğim sanatçı, sesi mükemmel.. Üstelik de kendiyle pekala barışık...  
Şu sosyal medya olmasa, ne yapardık acaba..?
Sinirdoen deliye döndüğmüz anlarda, stres attığımız mecra oluverdi sanal alem.
Aklımıza geleni yazıyor, öfke kusuyor, bir güzel rahatlıyoruz orada..
Kısacası, sevsek de, sevmesek de; Herkesin stres atttığı bir alem şu sosyal medya..
Film senaryosu çıkacak hikayelerin de paylaşılıdğı bu alemde, içini döküp rahatlayanlarımız da yok değil hani..
Kimi zaman açık açık, kimi zaman satır arası sözlerde öfke kusuyor,  bildik bilmeyeni de sinir ediyoruz ayrıca.. Kendimiz rahatlar iken, başkalarını da zan altında bırakan bir sanal oda yani..
Tehlikesi çok.. Kazanımı da... Eski dostlar sosyal medya üzerinden buluşuyor, hasret gideriyor. Güzelliklerden biri bu..
Dahası da var elbet.. Mesela, kapbettiği can dostunun fotoğraflarını paylaşıp, bulunması için can dost severleri seferber edebilen tek mecra..
Öylesi güzel bir birliktelik oluşabiliyor ki o anlarda, kısa süre içinde binlerce kişi aranan can dosttan haberdar olabiliyor.
Ve, mutlu haberler de an atibiariyle paylaşım rekoru kırdırıyor.
Öyle ya, oluşan birliktelik ile can dost kısa sürede tespit ediliyor, yaşam ortağı edildiği aile ile buluşturuluyor.
Kan aranan bir hasta için de,  şifa merkezine de dönüşebiliyor kısa süre içinde sosyal medya..
Sinirlenenin de, yardım isteyenimizin de ortak buluşma noktası yani..
Garip fakat, herkes mutlu..
Sinirlenip, atarlanan da mutlu..İçini döküyor, rahatlıyor adeta..
Vurup kıracağına masayı, sandalyeyi, tası , tabağı, bardağı.. Atarlanıyor, alevleniyor sözleri ve sonrasında kuzu... İçi döküldü ya, o an tarifsiz bir rahatlık..
Kuzuların Sessizliği filmini seyreden bir arkadaşımın sorusu üzerine, verdiğim efsane yanıt geldi 'Kuzu' deyince şimdi aklıma.
Arkadaş sormuştu: "İzledin mi Kuzuların Sessizliğini?"
Ben de an itibari ile ; "Evet, ne de güzel ses çıkarıyorlardı kuzular, meee meee meee meeee"   demiştim..
Kuzuların Sessizilği ne ki ya.. !
Çanakkale'de o vakit, tek sinema var.. Vizyona girmiş bir filmin, şehre gelmesi haftalar sürüyordu adeta..
Sosyal medya, eskiden sık dile gelen bir sözün pabucunu da  adeta  dama attı..
Şimdi, çoçuktan değil de, haberlerin tümünü  sosyalden alır olduk.. Yalan mı..!!!
Özlemini çektiğimiz, lakin çıkamadığmız tatil..(iş gereği.. ya da tamamen duygusal.. Para..)
Bizim aksine; Nedeni biz gibi olmayanlar, tatile çıkmışlar.. 
Ve de, tatil fotoğraflarını ard arda paylaşıp, mazeretinden dolayı tatile çıkamanyanları da,  çat diye, orta yerinden çatlatıyorlar.. Nere de mi? sosyal medyada...
Faydası da çok, oluşturduğu problemi de...
Unutulan anıları, ya da tekrarlanması artık çok zor buluşmaları da hatırlatmaz mı bu sosyal medya..
İşte o vakit ayrı bir hüzün..
Düşünün şimdi: bir kaç yıl önce, en sevdeğinizle bir anınızı paylaşmışsınız.
Aradan iki yıl geçmiş, o sevdiğiniz hakka yürümüş.. Ve paylaşımın yıl dönümünde, sizin sosyal medya harekete geçiyor.. Hatırlatıyor size o günü.. Ve o anda; Yaşanılan üzüntü tarifsiz..
Kimi birine kızıyor, delleniyor, veriyor veriştiriyor..
Bu arada, yaşam bu ya: benzer bir konuda o paylaşımı yapan ile aranızda yaşanmış küçük bir olay aklınıza geliyor ve edilen o sözler san ki sizi hedef alıyor sanıp, bu kez ayrı bir dellenen siz oluyorsunuz..
Yanlış anlaşılmaya da yol açan bir mecra şu sosyal medya.. yalan mı..
Her güzelin, bir de çirkinliği var. Bu güzel mecranın çirkinliklerini saymaya kalktığımzda, maddeler öyle çoğalıyor ki, hadi buyur buradan yak..
İyisi de çok, kötüsü de.. Peki ya ne yapmalı..
Bence, sinir bozanlara göz atmamalı...
Bir de, önemli konular üzerine, kulaktan duyma paylaşımlar yapılıyor ki, o daha da vahim..
Bir cinayet işlenmiş; nedenine ilişkin kimsenin net bilgisi yok, bir fenomen çıkıyor, ortaya bir laf atıyor;(cinayetin aklınca gerekçesini dile getiryor)  an itibari ile tüm Çanakkale'nin dilinde, tahmine dayalı o neden.. Kulaktan kulağa yayılması da, cabası bu arada..
Kılı kırk yaran olmalıyız.. Mesela, bizim meslek..
Kılı kırk yarıp, araştırmadan bir paylaşımda bulunur isek, ortaya çıkacak sorunu tahmin bile edemiyorum..
Suç üstelik, asılsız bilgiyi yaymak..
Sosyal medyanın, bir de bu kiriz yaratma meselesi var..
Yarattın, çöz bakalım hadi.. Sonlandır krizi..
Çaresiz, önce bir ton küfre hedefsin..
Ne yapacağız peki ya..? Paylaşımlar asılsız bilgi içeriyor ise mesela, paylaşmayacağız..
Şu pandemi boyunca, öyle abuk-subuk paylaşımlara rastladım ki bu mecrada, onlara inanıp uygulayanlardan bahsetmeyeceğim hiç.. O da ayrı bir hikaye..
Hadi çok uzattım lafı.. Bana şimdilik bay.. Hoş çakalın, sağlıkla kalın..
 
Sosyal medya gözlemlerimden bahsedeceğim birazcık..
Azıcık da, sinir