Döviz, kur artışı falan filan denilince ilk zikredilen isim. Tahtakale.. Olmasa ne olur acaba..?



Döviz, kur artışı falan filan denilince ilk zikredilen isim. Tahtakale.. Olmasa ne olur acaba..?
Hep bu konuda söz ettim kendimce. Ekonomiden pek anlamam lakin, Tahtakale ile döviz kur artışı ilişkisini hep işittim yıllarca. Ekonomiye çalışmayan kafamdan gelen asi düşüncem; “Kaldırın şu Tahtakale’yi, kurtulalım.” şeklinde olmuştur hep..
Neyse, ben bu konu ile ilgili başka sözler okudum önceki gün. Aktarayım diye düşündüm denilenleri. Belki bu daha uygun olacak..
 Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Türkiye’yi, faiz, enflasyon, kur sarmalından çıkarmamız şarttır" demiş mega kent İstanbul’da, katıldığı bir etkinlikte..  Bu denilenleri aktarır haberi okuduğumda, Haliyle aklıma hemen Tahtakale düştü benimde..
Abonesi olduğumuz İHA’ nın acar muhabirlerinden Ahmet Faruk Sarıkoç’ un haberinde okudum Reis’ in sözlerini.
Merkez Bankası'nın faiz artırım kararını değerlendiren sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Gerekirse şu aşamada bazı acı ilaçları içmemiz gerektiğinin farkındayız.” diyordu önce, sonra da ekliyordu özetle.
Yapılan faiz artırımı kararını bu çerçevede değerlendirdiğini belirterek, “Türkiye’yi, faiz, enflasyon, kur sarmalından çıkarmamız şarttır" diyordu Reis..
 18. MÜSİAD EXPO Fuarı açılışına katılan Cumhurbaşkanı, düzenlenen törende yaptığı konuşmasında  “Ülke olarak hem milletimizin sağlığını korumaya, hem üretim ve istihdamın aksamadan yürümesin temine çalışıyoruz.
Birlikte bu süreçten güçlenerek çıkabileceğimize inanıyorum.” diyerek, bence umut veren bir çıkışa da imzasını atıyordu.
Reis, “Bugün atacağımız tohumların yarın vereceği meyveleri toplayabilmek için elimizdeki tüm imkanların kullanmamız gereken bir dönemden geçiyoruz. “ diye başlıyordu sözlerine ve ekliyordu net bir şekilde.
Pandemi sürecine dair de sözleri vardı Cumhurbaşkanı’nın. Diyordu ki;
“Şatları en doğru değerlendirerek bu süreci fırsata dönüştürmekte karalıyız. Salgınla mücadelede gereken her şeyi zaten yapıyor, bilim insanlarımızın tavsiyeleri doğrultusunda atılması gereken adımları atıyoruz.
Dünyanın en gelişmiş ülkelerin dahi çaresiz kaldığı salgınla mücadele çalışmalarında Türkiye pozitif yönde ayrışarak altyapısının gücünü ortaya koymuştur.
Salgının ikinci dalgasının tüm dünyayı kasıp kavurduğu dönemde nispeten daha iyi bir görünüme sahibiz”  
Bu kadar net işte yaşanılan.. Güçlü Türkiye’ yiz vesselam… Bu noktada, Maşallah diyorum bendeniz de..
Salgının ekonomiye etkilerini azaltmak için her kesime yönelik destek çalışmalarının devam ettiğinin altını çiziyordu sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan.
 “Devlet olarak tüm imkanları seferber ederek üretimi, ihracatı, ticareti, istihdamı ayakta tutuyoruz.” İfadesi eşliğinde, sözlerini şöyle sürdürüyordu Reis;
“Bu anlayışla iş dünyasında esnaflarımıza kadar her kesime el uzattık, kaynak aktardık. Hem salgının yol açtığı sorunları, hem ekonomimizin karşı kaşıya bulunduğu sıkıntıları hep birlikte dayanışma ile aşarak hedeflerimize ulaşabiliriz. Bununu için hepimize görevler düşüyor.
Hazine ve Maliye Bakanlığımız, Merkez Bankamız ile özel sektörümüz bundan sonra daha güçlü şekilde birlikte çalışacaktır.
Hem ekonomi politikalarımızı tahkim edecek, hem demokrasi ve özgürlüklerimizin çıtasını yükseltecek, hem milletimizin günlük hayatta rahatlamaya yol açacak hazırlıklar içerisindeyiz” şekelindeki sözleri ayrıca dikkat çekiyordu ki,  bence haftaya damga vuran tam da bu sözleri olmalı.
“Bizlerle yeni anayasa hazırlamaktan kaçanların karanlık mahfillerde başka gayretler içerisine girdikleri ortaya çıktı” diyerek, siyaset gündemine dair de önemli ifadeler kullanıyordu Reis.
Millet ittifakının tarafından hazırlanan anayasa taslağı konusundaki tartışmalar değiniyor ve hayli net cümle ile şöyle diyordu Reis.
“Anayasamızı demokrat ve özgürlükçü bir anlayışla defalarca değiştirdik. Tümü ile yeni bir anayasa için kolları sıvadır. Ancak CHP’nin oyun bozanlığı nedeniyle neticeye ulaşamadık. Bizimler birlikte yeni bir anayasa hazırlamaktan kaçanların daha sonra karanlık mahfillerde başka gayretler içerisine girdikleri ortaya çıktı. Böylece bizim başlattığımız yeni anayasa çalışmasının niçin akamete uğradığı da aleniyet kazandı”
 Hukuk alanında gerçekleştirilen reformları da anlattığı konuşmasında, yeni yargı paketlerinin de en kısa sürede meclis gündemine getirileceğini açıklıyordu. Haydi hayırlısı İnşallah…