.

“Çanakkale’yi platonik aşka mahrum etmiştir…”
Hadi gel de gülme.. O nasıl bir söz öyle..
Mizahta on değil, bin numarayız bence..
 Siyasetçi de olsak aynıyız, vatandaş olsak da..
 Ettiğimiz söz, kullandığımız ifade genelde yüz gülümsetir.  Üstelik şartlar ne olursa olsun.
Koranaymış, moranaymış nafile..  İşte size bir örnek;
“Sayın belediye başkanımız yerel seçimler sürecinde ‘Çanakkale bana artık aşık oldu’ demişti...
Ülgür başkan dediklerinde haklı ise, Çanakkale’ yi platonik aşka mahrum etmiştir...” denilmesi. Bu söz MHP’ li belediye Meclis üyesi Evren Yalçın’ a ati. Bu konudan bahsedeceğim. Lakin, daha da dikkat çekici bir durum var.
Şöyle bir başlık atayım o halde;
“O ÇIKIŞ BUGÜN OLSAYDI, 1 NİSAN ŞAKASI DERDİM…”
Ben gibi, muhtemeldir ki bu serzenişleri sizde işittiniz. Sosyal medyadan bu konuyla ilgili sayısı belirsiz paylaşım oldu günlerdir.
Bahsettiğim şu; “İtalya'da ana muhalefet partisi lideri ve eski başbakan Salvini:
‘AB’den nefret ediyor ve tiksiniyorum. Birlik’ ten ziyade bir yılanlar ve çakallar mağarası.
Önce virüsü yeneceğiz sonra dönüp Birlik’i düşüneceğiz. Ve gerekirse teşekkür etmeden ayrılırız." demiş.
Dahası Vatikan’ da secde edenler.. ABD senatosunda, İspanya’da okunduğu ileri sürülen Ezan -ı Şerif ve Fatihalar. Görüntüler o kadar çok paylaşıldı ki sosyal medyada, gerçek mi, montaj mı, zihinlerde oluşan sorular sorular..!
Tüm bunlar, yani o görüntüler bugün itibariyle gelseydi, vallahi 1 Nisan şakası derdim geçerdim. Sizce de bu durumda bir tuhaflık yok mu? Hele ki, ‘Yılanlar ve Çakallar mağarası’ diye adlandırılan o birlik, AB..?
Üzerime vazife değil elbet bu soruları gündeme getirmek.. Fakat insan merak ediyor..
Ben döneyim Çanakkale’ye ve en başta bahsettiğim o serzenişe. CHP’ li Çanakkale Belediyesi’nin, MHP’ li  Meclis üyesi Evren Yalçın’ ın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımına.
Gülümseten ifadelerine. Hani en başta aktardım ya, kaleme alınmış şu sözlere;
“Sayın belediye başkanımız yerel seçimler sürecinde "Çanakkale bana artık aşık oldu" demişti... Ülgür başkan dediklerinde haklı ise, Çanakkale’ yi platonik aşka mahrum etmiştir...” şeklindeki ifadesine..
MHP’ li belediye Meclis üyesi Yalçın; “Oysa olması gereken, (ister yerel, ister genel, isterse bürokrat olsun) ‘yöneticilerin ÇANAKKALE'YE, insanına, doğasına, şehrine, esnafına, memuruna, zenginine ve garibanına aşık’ olmasıdır. “ vurgusu da yapıyordu.
 Ve ekliyordu; “Maalesef belediyemiz bu süreçte çok yavaş hareket etmekte, 2004 yılında yaşanan kar felaketinde olduğu gibi sosyal belediyecilik anlamında kötü sınav vermektedir.”
Sahi, 2004’ü hatırlayan var mı?. Tam bir afet, sanırsın kıyamet kopuyor.. Neydi o günler be..?
MHP’ li Yalçın, paylaşımın diğer kısmında; “Covid-19 a karşı sosyal izolasyonun önemli olduğu şu günlerde ekonomik sıkışmanın artacağı belli iken zor şartlarda yaşayan, 1 öğün yemeğe muhtaç ailelere ve bu süreçte düşkün vaziyete düşen veya düşecek olan hemşehrilerimize yerel destek büyük önem arz etmektedir.” diyor, dahası madde madde çarpıcı başlıklar da açıyordu.
 Şöyle başlıyordu, maddelere geçmeden evvel MHP’ li Yalçın; “Şüphesiz bu yerel destek özellikle belediyemiz tarafından ivedilikle sağlanmalıdır. Bu sebeple” diyerek.
Ardından maddeler geliyordu, 1, 2, 3, 4, 5 diye..
Buyurun o vakit, birlikte göz atalım maddelere;
“1- Çanakkale Belediyesi, mevcut durumda bulunan sosyal marketini, kıyafet desteğinden uzaklaştırıp kendi öz kaynakları ile tamamen yiyecek ve içecek desteğine aktif olarak çevirmelidir.
2- Bu sosyal markette bebekli aileler için çocuk bezi ve vitamin takviyeli bebek mamaları da ihtiyacı olanlara sunulmalıdır..
3- Valilik makamı ile istişare edilerek, konular ve gerçekten ihtiyaç sahibi aileler tespit etmelidir.
4- Belediye, Çanakkale Valiliği, Çanakkale Ticaret Odası, Esnaf Birlikleri, önemli sivil toplum kuruluşları, siyasi parti yetkilileri ile bir araya gelerek, "yardımsever hareketi" başlatarak Çanakkalede kamuoyu oluşturup, yardımseverlere hızlı ulaşarak sosyal marketi (para yardımı olmaksızın) sadece ihtiyaç gereken ürünler ile donatmalıdır.
5- Yine belediyemiz, şehrin önemli ve kalabalık noktalarında (pazar yeri vb.) eldiven ve maskesiz dolaşan insanlarımıza, öz kaynakları ile karşıladığı eldiven, maske gibi ürünleri kullanması için dağıtmalıdır. “
Meclis üyesi Yalçın, sözlerini noktalıyordu elbet. Nasıl mı? Aynen şöyle;
“3 ay Belediye meclisi toplantısı olmayacak.. Sosyal medya mecrasından inandıklarımızı söylemeye devam edeceğiz. Tüm Çanakkale kamuoyuna saygılarımı sunarım.”