Konferansta bir konuşma yapan ve belgenin önemi hakkında bilgiler veren Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren Çanakkale Ticaret Borsası Meclis Başkanı Abdullah Deniz “helal sertifikası üreticiler ve tüketiciler açısından güven temin eden bir kalite sistemidir” dedi.
Çanakkale Ticaret Borsası ev sahipliğinde gerçekleştirilen Ticarette Helal Belgelendirmenin Önemi seminerine Helal Akreditasyon Kurumu Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Soylu,  Çanakkale Belediye Başkan Yardımcısı İrfan Mutluay, TOBB Kobi Müdürlüğü Uzman Yardımcısı Nazlı Akgün, Ticaret İl Müdürü Hakan Tuncerli, Tarım ve Orman İl Müdür Yardımcısı Latif Candan ve Gıda ve Yem Şube Müdürü Ahmet Kılınç, TKDK İl Koordinatörü Hasan İskender, KOSGEB Müdürü Barış Alural, İŞKUR Müdürü Mehmet Uğur Yavuz, GMKA Çanakkale YDO Koordinatörü Recai Başaran ve Uzman Petek Eğerci Coşkun, ÇOMÜ Biga Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekanı Prof.Dr.Selahattin Kanten, Akademisyenler, Damızlık Koyun-Keçi Yetiştiricileri Birliği Müdürü Bekir Sıtkı Ayağ ve Arıcılar Birliği Yetkilileri , Kooperatif Başkanları, Borsa üyeleri katıldı.
Helal Gıda Belgesi Halkın Güvencesidir
Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren Çanakkale Ticaret Borsası Meclis Başkanı Abdullah Deniz,Helal gıda belgesinin vatandaşlar için önem ve güven teşkil ettiğini belirterek “Helal Akreditasyon Kurumu Yönetim Kurulu Başkanımız Sn. Zafer Soylu’nun teşrifleri, Helal Akreditasyon Kurumu ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğimiz işbirliğinde gerçekleştirdiğimiz bilgilendirme seminerine katılım yapan herkese teşekkür ediyoruz. Helal ürün ve hizmetlerin belgelendirmesine ilişkin ilgi ve talebin gün geçtikçe artıyor.  helal sertifikası üreticiler ve tüketiciler açısından güven temin eden bir kalite sistemidir. Helal belgeli ürün ve hizmetlerin, helal olmaların yanı sıra temiz ve sağlıklı olmaları sebebiyle aranılan ve tercih edilen bir tüketim önceliği haline geldiğini hepimiz görüyoruz.” dedi.
Yurt Dışı Pazarlarında Kalıcı Olmanın İlk Şartı Helal Belgesi
Sadece ülke içinde değil, dışında da Pazar bulmada önemli bir role sahip Helal belgesi ile ilgili Abdullah Deniz “Ülke olarak dünyanın en stratejik bölgesinde, en önemli enerji yolları üzerinde ve çok zengin bir kültüre sahibiz. Dış pazarlara bugün kolayca ve rahatça mal satmanın, o pazarlarda kalıcı olmanın ilk şartı Helal gıda belgesini almak. İşyerine hilal ile belirlenen gıda sertifikasını asmak. Bu işin anahtarı ve ilk adımı budur. Helal kavramının günümüzde sadece gıda ürünleri ile sınırlı kalmıyor. Finans, tekstil, sağlık, kozmetik, lojistik ve turizm gibi oldukça geniş bir sektörel yelpazeye hitap ediyor. Bugün dünya genelinde hızla büyüyen helal gıda pazarından Türkiye'nin aldığı payı artırmaya yönelik çalışmalara hız kesmeden devam edilirken, tam da bu noktada, helal ürün sertifikası veren kurumları denetleyen Helal Akreditasyon Kurumu'nun yürüttüğü faaliyetlerin başta gıda sektörü olmak üzere geniş kitlelerce bilinir olması önem taşımaktadır” dedi.
Altyapısı Yetersiz İşletmeleri Reddediyoruz
Helal Akreditasyon Kurumu (HAK) Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Soylu, seminerde ayrıntılı bir sunum gerçekleştirdi.  Seminerde sunum yapan Soylu, katılımcılara kurumlarının faaliyetleri, akreditasyon süreçleri ve çalışmalar hakkında bilgi verdi. Zafer Soylu, "Daha sonra biz eğitim alanında altyapımızı, fiziki altyapımızı, beşeri altyapımızı bitirdik. Mevzuat altyapımızı kurduk ve ondan sonra Ekim ayı itibariyle bütün dünyaya, altyapımızı kurduğumuzu ve helal alanında belgelendirme faaliyetinde bulunan kuruluşlara akreditasyon hizmeti sunmaya hazır olduğumuzu, akreditasyon taleplerini alabileceğimizi bildirdik. İlk başvuran kuruluş, milli belgelendirme kuruluşumuz olan Türk Standardları Enstitüsü oldu. TSE'den ilk başvuruyu aldık. 2019 sonu itibariyle de Türk Standardları Enstitüsü'nü akredite ettik. Bugüne kadar yarısı Türkiye'den yarısı da yurt dışından olmak üzere toplam 80'e yakın başvuruyu biz kurum olarak aldık. 80'e yakın belgelendirme kuruluşu bize akreditasyon talebiyle geldi. Bugün itibariyle 26 akreditasyon kararı aldık. Yani denetimlerini bitirdik. 26'sı olumlu olarak neticelendi ve kendilerine akreditasyon statüsünü verdik. 30'un üzerinde başvuruyu ise reddettik. Çünkü bu kurumların altyapıları yetersiz, laboratuvarları yeterli değil. Personel altyapısında ciddi sıkıntılar var. Kalite yönetim sistemini kuramamışlar. Bundan dolayı bu kuruluşları reddetmek durumunda kaldık. Geri kalan başvuruların ise biz denetimlerini bitirdik. Kendilerine eksikliklerini bildirdik. Bu kuruluşlar da eksikliklerini tamamladıktan sonra akreditasyon başvuruları olumlu olarak sonuçlandırılacaktır." dedi.
Üretici Firmaları Değil Belgelendirme Kuruluşlarını Akredite Ediyoruz
Soylu Belgelendirme ve Akreditasyon çalışmaları hakkında da bilgiler vererek "Biz, üretici firmaları akredite etmiyoruz. Belgelendirme kuruluşlarını akredite ediyoruz. Bu 26 akreditasyon kararıyla şu ana kadar toplamda 800'e yakın üretici firmanın helal belgelendirmesi akreditasyon kapsamına alınmış oldu. Biz 26 olumlu karar verdik ancak verdiğimiz kararlardan çok daha fazlasını reddettik. Neden? Çünkü biz  helal belgelendirme alanında asıl sorunun güvenilirlik olduğunu, helal belgelerine güven sorunu olduğunu düşünerek yola çıktık. Ve bizim ana hedefimiz mümkün olduğu kadar çok kuruluşu akredite etmek değil. Biz sadece güvenilir kuruluşları yani helal belgelerine güvenilir kuruluşları akredite ediyoruz. Eksiklikleri olan, sıkıntıları olan, güvenilmeyecek kuruluşların ise başvurularını reddediyoruz. İslam İşbirliği Teşkilatına bağlı olan, İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü isimli ve kısa adı SMIIC olan uluslararası kuruluşun standartlarını kullandık. Dolayısıyla biz Türkiye'de yerleşik olmakla birlikte, Türkiye'de olduğu kadar, dünyadaki belgelendirme kuruluşlarına, helal belgelendirmesi yapan kuruluşlara hizmet veren bir kurumuz. Dolayısıyla bu konunun dünyadaki gelişimini de yakından takip ediyoruz. Zaten ifade ettiğim gibi bize başvuran kuruluşların yarısı yurt dışında. Bizim akredite ettiğimiz kuruluşların da önemli bir kısmı yurt dışında. Ancak Türkiye'nin almış olduğu bu inisiyatifi takip eden bu yolda ilerleyen diğer ülkeler de var. Kimisi mevcut akreditasyon kurumları üzerinden bu helal belgelerinin, helal belgelendirme kuruluşlarının akreditasyonunu yürütmektedir. Kimisi ise bizim gibi ayrı bir kuruluş kurup onun üzerinden belgelendirme faaliyetlerini akredite etme yolunu seçmişlerdir." değerlendirmesinde bulundu.
İsteyen Helal Belgesi Alır İsteyen Almaz
4 Haziran 2022 tarihi itibariyle 7060 sayılı kanunda önemli bir değişiklik  gerçekleşti.  Bu değişiklikle Türkiye'deki helal belgelendirme faaliyetlerinin ihtiyari olduğu, yani gönüllülük esasına dayalı olduğu hususu kanunla teyit edildi. Yani Türkiye'de helal belgelendirmesi ihtiyaridir. İsteyen kuruluş helal belgesi alır, istemeyen almaz. İsteyen helal standartlarına göre üretir, isteyen üretmez. Bu kuruluşların ve kişilerin tercihine bağlı. Ancak bir belgelendirme kuruluşu derse ki, ben helal belgesi düzenliyorum, işte o zaman düzenlenen helal belgelerini güvenilir olması, tüketiciye yanlış ve yanıltıcı bilgi vermemesi gerekir. Ve Türkiye'de helal belgesi düzenlemek isteyen kuruluşlar bundan sonra kanunun yürürlüğe gireceği tarih olan 4 Haziran 2023 tarihinden sonra mutlaka Helal Akreditasyon Kurumundan yetki almak, devletin denetiminden geçmek mecburiyetinde kalacaklardır. Bu çok önemli bir gelişmedir. Bu yurt içinde belgelendirme faaliyeti yürüten kuruluşlara yönelik olduğu kadar Türkiye'ye ürün gönderen, Türkiye'nin ithalatında da uygulanacak olan bir kuraldır. Eğer bir ürünün üzerinde helal yazıyorsa veyahut bir kuruluş internet sayfasında veya farklı mecralarda ürününün helal olduğu yönünde bir iddiada bulunuyorsa o zaman bu iddiasını ispatlamakla mükelleftir. Güvenilir bir belgelendirme kuruluşundan helal belgesi alması gerekir.  Güvenilir olup olmadığı nereden anlaşılır? Akreditasyonla anlaşılır. Belgelendiren kuruluş Helal Akreditasyon Kurumundan akredite olmak mecburiyetindedir."
HAK Yönetim Kurulu Başkanı Soylu’nun sunumunun ardından, katılımcıların konu ile ilgili soruları cevaplandırıldı. Seminerin sonunda Çanakkale Ticaret Borsası Meclis Başkanı Abdullah Deniz, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Gökhan Uysal, Yönetim Kurulu Üyesi Melih Gündoğdu ve Yönetim Kurulu Üyesi Birol Çetin ile birlikte HAK Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Soylu ve TOBB Yetkilisi Nazlı Akgün’e günün anısına hediye takdiminde bulunuldu. Seminer toplu fotoğraf çekimi ile son buldu.
 
Şerife Erdem