Ataların deyimiyle, Hatırlatmaktan ve Uyarmaktan Tüm Yetkililerin Dilinde Adeta ‘Tüy’ Bitti.
En basit tedbiri uygulamaktan kaçınanlarımız sayesinde, Karantinalı günler yeniden kapıya geldi.
İçişleri bakanlığı dün duyurdu. Bakanlık, 32 ilde, 54 bin 53 kişinin yaşadığı 83 yerleşim yerinde, Karantina tedbirlerinin uygulanmaya alındığını açıkladı. 
Pandemi’ nin başından buyana, Coronavirüs ile mücadele eden adres ÇOMÜ’ den,  günlerdir uyarı niteliğindeki paylaşımlara imza atan, Tıp Fakültesi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alper Şener, özellikle son günlerde kapıya dayanan tehlikeye işaret etmişti.
Doç. Dr. Şener, ” En büyük korku NE?” şeklinde bir başlık açıp, ardından da eklemişti;
“İlginç gelecek ama benim, sosyal medyada görülen bayram ve tatil görüntülerinden sonraki korkum başka...
Eğer günlük vaka sayısı 2 hafta içinde SABİT kalır ise...Bir daha kimseye MASKE- MESAFE diyemeyiz...
KASIM asıl o zaman çok ciddi sorun olur...
Maskeni tak, mesafeni koru, ellerini temiz tut...kapalı-kalabalık alanda temastan kaçın..!”
-----------------------------------------
UYARILAR  GİBİ, MASKE’ Yİ TAKAN DA YOK..!
AFERİN BİZE, OLACAĞI BUYDU.  KARANTİNAYI EL BİRLİĞİ İLE YENİDEN GETİRDİK…
-----------------------------------------
Dünya gibi, Türkiye’ nin de savaş halinde olduğu Covit-19’a karşı uyarılara kulak asmadık, dün 32 il ve 83 yerleşim yerini kapsayan Karantina kararı çıktı.
İçişleri Bakanlığı, 54 bin 53 kişinin yaşadığı, 32 ilin 83 yerleşim yerinde, Karantina tedbirlerinin yeniden uygulanmaya alındığını duyurdu. Bu gelişme, aylardır uyarılarda bulunan Sağlık bakanlığının neferlerinin haklılığını göz önüne serdi.  
ALPER HOCA, AYLARDIR, HEM DE HER GÜN UYARDI..
Pandemi’ nin başından buyana, Coronavirüs ile mücadele eden adres ÇOMÜ’ den,  hemen her gün  uyarı niteliğindeki paylaşımlara imza atan, Tıp Fakültesi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alper Şener, özellikle son günlerde kapıya dayanan tehlikeye işaret etmişti.
Doç. Dr. Şener, ” En büyük korku NE?” şeklinde bir başlık açıp, ardından da eklemişti;
“İlginç gelecek ama benim, sosyal medyada görülen bayram ve tatil görüntülerinden sonraki korkum başka...
Eğer günlük vaka sayısı 2 hafta içinde SABİT kalır ise...Bir daha kimseye MASKE- MESAFE diyemeyiz...
KASIM asıl o zaman çok ciddi sorun olur...
Maskeni tak, mesafeni koru, ellerini temiz tut...kapalı-kalabalık alanda temastan kaçın..!”
Çanakkale kamuoyunu bilgilendirme adına yaptığı paylaşımlarda, sık sık dile getirdiği uyarı niteliğindeki ifadelerini, geçtiğimiz günlerde yineleyen Doç. Dr. Şener,    Virüs ile ilgili gerçekleri ve sosyal mesafe başta maskenin önemini, Bilimsel bir çalışmanın ayrıntılarını aktararak ifade etti.
Önceki gün yaptığı sosyal medya paylaşımında, sosyal mesafenin önemine bir kez daha vurgu yapan Doç. Dr. Şener; “Dilek Zenciroğlu Hocamdan derli toplu...” diyerek, önemsediği bilimsem verilere dikkat çekti ve “güncel...” başlığı altında şöyle dedi;
“ABD ( CDC ) Hastalık Kontrol Merkezi virüs ile ilişkili gerçekleri yeniden yayınladı. Maske ve mesafenin yeterli olmadığını ek tedbirlerin gerektiğini belirtti.
 Buna göre:  1-Virüsün yüzeylerden bulaşma riski çok düşük. 2-Açık havada yapılan faaliyetlerden bulaşma riski çok düşük.  3-Ofis, dini mekanlar, sinema veya tiyatro salonları gibi kapalı alanlarda bir araya gelinmesi halinde bulaşma riski çok yüksek.
 4-Virüsün hasta edecek şekilde bulaşması için yaklaşık olarak 1000 adet virüs içeren zerrecik alınması gerekiyor.
 Nefes alıp verme: ~20 vz/dakika Konuşma: ~200 vz/dakika
Öksürme: ~200 milyon vz (iyi havalandırılmayan ortamlarda bunların sizi hasta etmeye yetecek kadarı saatlerce havada kalabilir)  Hapşurma: ~200 milyon vz
5- Virüs taşıyan kişinin yaklaşık 2 metre yakınında bulunulması halinde: Bu süre 45 dakikadan azsa düşük risk
 Böyle bir kişiyle yüz yüze sohbet edilmesi (maskeli olarak): Bu süre 4 dakikadan azsa düşük risk
 Böyle bir kişinin yürüyerek/koşarak/bisikletle yanınızdan geçmesi: Düşük risk
 Mesafenin korunduğu iyi havalandırılan yerler: Düşük risk (sürenin uzun olmaması halinde)
 Market alışverişi: Orta risk (süre uzamazsa ve hijyen kurallarına uyulursa düşük risk)
 Kapalı alanlar: Yüksek risk
 Herkese açık hamam, sauna vb./Ortak kullanım alanları: Yüksek oranda eşyadan/yüzeyden bulaşma riski
 Restoranlar: Yüksek risk (açık havada mesafenin korunarak oturulması ve yüzeylere çok fazla dokunulmaması halinde orta risk)
 İş yerleri/Okullar (sosyal mesafeye dikkat edilse bile): Çok yüksek risk (eşyalardan bulaşma riski dahil)
 Partiler/Düğünler: Çok yüksek risk
 İş toplantıları/konferanslar: Çok yüksek risk
 Spor salonları/Konserler/Sinemalar: Çok yüksek risk olarak belirtilmiş.”
UYARILAR BİR KULAKTAN GİRİP, DİĞERİNDEN JET HIZIYLA ÇIKMASIN…
Çanakkale kamuoyunu, sosyal medya hesabından sık sık bilgilendiren isimlerden olan ÇOMÜ’lü Doç. Dr. Şener, ‘COVİD 19 GÜNLÜKLERİ’ başlığı altında yaptığı dikkat çeken bir diğer paylaşımınıd;
“Hangisi daha tehlikeli?” sorusu ardından şöyle ses verdi;
“virüs mutasyonu mu? Akıl mutasyonu mu?... Virüs mutasyona uğruyor, bunun iyi yönde olduğuna dair veriler daha çok... Ama daha tehlikesi AKIL mutasyonu... gündemde olmak için okuduklarını yanlış / yuvarlak aktaranlar (PROFOSYONEL AKIL MUTASYONU)... konu ile ilgili hiç eğitimi olmadan bir kaç yazı okuyarak bende böyle düşünüyorum diyen egosantrik tipler( VAHŞİ TİPTE AKIL MUTASYONU)... iş- para -konum kayıp etme korkusu ile herşeye karşı olanlar, bunlar komplo teorilerini çok sevenler ve gözünün önündekini değil- hayal dünyasına konsantre olanlar(PANREZİSTAN AKIL MUTASYONU)...
En kötüsü bunlar AKTARILABİLİYOR...gittiği yerde başka AKIL MUTASYONU yapıyor...
Salgını bitirmeyenler bunlar işte...virüse suç bulmayın...  ASLINDA YAPILACAKLAR BASİT
Maskeni tak, mesafeni koru, ellerini temiz tut...kapalı, kalabalık alanda temastan kaçın.” şeklindeki basit ancak en etkili önlem çağrısını tekrarladı.
Şerife Erdem