İFADE AÇIK, VURGU NET;
“ÖNLEM VAR, ENDİŞE YOK..!”
 DOÇ. DR. ŞENER, YANITI EN MERAK EDİLEN SORU İÇİN KONUŞTU.
‘Salgın ne zaman biter?’ den ziyade, Ne yapmalıyız’ ı anlattı;
“2 METRE mesafe+ Maske+ el hijyeni ”
ÇOMÜ Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alper Şener, kamuoyunu bilgilendirme adına yaptığı paylaşımlara bir yenisini ekledi.
ÇOMÜ’ lü öğretim üyesi Doç. Dr. Şener; “Salgınların bitmesi için aslında toplumun çoğunun enfekte olarak veya bir aşı bağışıklık kazanması gerekiyor.
Basit bir hesap ile bu 2.5-5 milyar insan demektir. Aşı için ise adaylar arasında rüştünü ispatlamış bir aday hala yok...” şeklindeki sözleri ile dikkat çekti.
ÇOMÜ’ lü öğretim üyesi Doç. Dr. Şener’ in, en umut veren ve gönülleri rahatlatan bir diğer ifadesi ise şöyle geldi;
“Çocukluk yaş grubunun bu enfeksiyonu hafif atlatması bir avantaj.
Okullar açıldığında enfeksiyon zincirini kıracak kadar çok kişinin bağışıklık kazanması çok olası.”
 
YANIT ARAYAN SORU;
“Bu salgın nasıl ve ne zaman biter?”

 Türkiye’de olduğu gibi, dünyanın tamamının yanıtını merak ettiği soruya, yapıtğ ıpaylaşımla yanıt veren isim, Doç. Dr. Alper Şener odu.
“Önlem var ise, endişe yok..” dercesine ifadeleriyle, gönüllere su serpen bir paylaşıma imza atan ÇOMÜ Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alper Şener, herkesin aklındaki soruya cevap olacak ifadeler kullandı.
 Salgının nasıl ve ne zaman biteceği sorusundan ziyade, salgın sürecini geçmişten örneklerle anlatan Doç. Dr. Şener; “Meşhur İspanyol gribi ( H1 N1); 2 yıl sürdü ve 3 dalga halinde görüldü.
Toplam 500milyon kişi enfekte oldu, 50-100milyon ölüm görüldü ve 100 yıldır hala aramızda.
Aslında gözden kaçan bir şey belki ama etkisinin kaybolmasında ve uzun süre sessiz kalmasında (2000’li yıllara kadar) 1957 H2N2’nin ortaya çıkmasının büyük etkisi olabilir...”  dedi.
Ardından da, Salgınların bitmesi için aslında toplumun çoğunun enfekte olarak veya bir aşı bağışıklık kazanması gerektiğinin altını çizdi.

AŞI İÇİN RÜŞTÜNÜ ISPATLAMIŞ BİR ADAY HALA YOK..
Doç. Dr. Şener; “Basit bir hesap ile b6u 2.5-5 milyar insan demektir. Aşı için ise adaylar arasında rüştünü ispatlamış bir aday hala yok...”  şeklinde çarpıcı bir ifade de kullandı.
 
 
Kamuoyunun cevabını beklediği; “Bu salgın nasıl ve ne zaman biter?” şeklindeki soruya ilişkin adeta,  ‘hem iyi, hem de kötü…’ haber geldi.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alper Şener, kamuoyunu bilgilendirmek adına sosyal medya hesabından sürdürdüğü paylaşımlarının bir yenisine imza at
Vatandaşların ezber yaptığı başlığı atan; “COVİD 19 GÜNLÜKLERİ” diyerek, sözlerine başlayan Doç. Dr. Alper Şener;
“Bu salgın nasıl ve ne zaman biter?  Meşhur İspanyol gribi ( H1 N1); 2 yıl sürdü ve 3 dalga halinde görüldü. Toplam 500milyon kişi enfekte oldu, 50-100milyon ölüm görüldü ve 100 yıldır hala aramızda. Aslında gözden kaçan bir şey belki ama etkisinin kaybolmasında ve uzun süre sessiz kalmasında (2000’li yıllara kadar) 1957 H2N2’nin ortaya çıkmasının büyük etkisi olabilir...

Salgınların bitmesi için aslında toplumun çoğunun enfekte olarak veya bir aşı bağışıklık kazanması gerekiyor. Basit bir hesap ile bu 2.5-5 milyar insan demektir. Aşı için ise adaylar arasında rüştünü ispatlamış bir aday hala yok...

Salgını ilk dalgasında enfekte birey sayısı fazla olanların İtalya ve İspanya gibi sonraki dalgaları daha az hasta sayısı ile atlatmaları çok olasıdır...
Bunları ABD ve Rusya izleyecektir... Virüs tarafı ise çok daha karışıktır.

Hala enfektif dozunu bilmediğimiz, doğal şartlar dışında nasıl davrandığını tartıştığımız bir virüs bu... Korona ailesinin aslında 7 tipi insanda enfeksiyon yapıyor; bunlardan 4’ü çok yaygın görülür ve nerdeyse kışın gördüğünüz soğuk algınlıklarının %30’undan sorumludur...”  ifadelerini kullandı.

KULAĞA HOŞ GELİYOR..!
Paylaşımında, ‘Anahtar cevap’  vurgusu yaptığı sözlerini sürdüren Doç. Dr. Şeher şöyle devam etti;
“Kulağa hoş geliyor...ama o zaman en azından bazılarımız buna bağışık olmamalı mı? İşte anahtar cevap orda...
Gibi ülkelerde ölüm sayısının az olması ve daha hafif olgular ( entübe hasta sayısı azlığı) çapraz bağışık korunmadan kaynaklanıyor olabilir...
Virüsün  mutasyon ( değişim) potansiyeli çok yüksek gibi duruyor. Bu her zaman kötüye yorumlanmamalı...
SARS’ın( diğer bir korona virüsü) birden ortadan kaybolmasını bu mutasyonlar sağladı...
Diğer taraftan da bu mutasyon kapasitesi aşı geliştirmeyi zorlaştırıyor... Bir diğer zorluk ise tekrarlayan Covid 19 enfeksiyonları( pozitif) sebebi bu olabilir...”

GÜZEL HABER…
ÇOCUKLUK YAŞ GRUBU…
Doç. Dr. Şener, Çocukluk yaş grubunun bu enfeksiyonu hafif atlatmasının bir avantaj olduğuna vurgu yapıp; “Okullar açıldığında enfeksiyon zincirini kıracak kadar çok kişinin bağışıklık kazanması çok olası görünüyor... Ani bir kısır döngü var aslında salgının bitmesi de çok kişinin hastalığı geçirerek bağışıklık kazanmasına bağlı ya da virüsün mutasyon ile zayıflamasına.
Tüm dünyada bu pandeminin kontrol altına almanın  yolu aranıyor...şimdilik % 50 bilimsel % 50 sosyal ve politik etkenler bunun doğru şekilde bitiş yolunu belirleyecek gibi duruyor...”  diyen Doç. Dr. Şener, salgına karşı en etkili formülü tekrarladı; “2 metre mesafe+ Maske+ el hijyeni..”

Erdem Sürek